Logo

2. Hukuk Dairesi2023/4163 E. 2023/4942 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davası devam ederken davalı eşin ölmesi üzerine, davacı eşin boşanmaya sebebiyet verecek kusurunun olup olmadığı ve buna bağlı olarak mirasçılık haklarının tespiti.

Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 163. maddesinde düzenlenen suç işleme nedeniyle açılan özel boşanma sebebine dayalı davalarda, davalı eşin ölümü halinde mirasçıların davaya devam ederek kusur belirlemesi talep edemeyecekleri, zira bu davalarda sadece davalı eşin kusurunun aranacağı gözetilerek, mahkemenin davacı eşin kusurlu olduğuna dair kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/779 E., 2023/183 K.

KARAR : Karar verilmesine yer olmadığına

Taraflar arasında görülen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; boşanma davası konusuz kalmakla karar verilmesine yer olmadığına, davacının kusurlu olduğunun tespitine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; davalının kendisini yaraladığını ve arkadaşını da öldürdüğü için cezaevinde olduğunu ileri sürerek suç işleme nedeni ile boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ve vasisi davaya cevap vermemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 163 üncü maddesi uyarınca suç işleme sebebine dayalı olarak boşanmalarına karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı mirasçıları vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 12.10.2022 tarih ve 2022/7891 E., 2022/8030 K. sayılı kararı ile; nüfus kaydına göre davalı ...’ın boşanma kararı verilmesinden sonra hüküm henüz kesinleşmeden 02.02.2014 tarihinde öldüğü, evliliğin ölümle sona erdiği, davacı tarafından açılan boşanma davasının konusuz kaldığı, davalı erkek mirasçıları tarafından dosyaya sunulan temyiz dilekçesinde Türk Medeni Kanunu'nun 181 inci maddesinin ikinci fıkrası gereğince kusur belirlemesi yönünden davaya devam edeceklerini beyan ettikleri, bu durumda mahkemece davacı erkeğin mirasçılarının davaya dahil edilerek, konusuz kalan boşanma davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm tesis edilmek ve kusur belirlemesi bakımından davaya devam edilmek suretiyle, sağ kalan eşin boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurunun bulunup bulunmadığı hususunda bir karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davalının dava devam ederken 02.02.2014 tarihinde vefat ettiği anlaşıldığından davacının boşanma istemi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, sağ kalan eş olan davacının sadakatsiz davranışları nedeniyle boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kusurlu olduğunun tespitine, davacı lehine 9.200,00 TL vekâlet ücreti takdirine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı mirasçıları temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; dosyaya 22.03.2023 tarihinde vekâletname sunarak bozma ilamına karşı beyanda bulunmak için süre istedikleri halde bu talebin reddinin hukuki dinlenilme hakkında aykırı olduğunu, davalının müvekkiline ekonomik ve psikolojik şiddet uyguladığını, müvekkilini öldürmeye kalktığını, davalının kusurlu olduğunu ve müvekkiline kusur atfının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın tüm yönlerden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı erkek mirasçıları vekili temyiz dilekçesinde özetle; eldeki davanın boşanma davası olmadığını, lehlerine karar verildiğini, davacı lehine vekâlet ücreti takdirinin hatalı olduğunu, kendi lehlerine vekâlet ücreti gerektiğini belirterek kararın vekâlet ücreti yönünden bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davalı erkeğin boşanma kararı kesinleşmeden ölmesi sebebiyle konusuz kalan davada davacı kadının boşanmaya sebebiyet verecek kusurunun bulunup bulunmadığı ve vekâlet ücreti takdirinin yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 163 üncü maddesi, 181 nci maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 6100 sayılı Kanunu'nun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

3.Değerlendirme

1.Davacı kadın 28.05.2007 tarihinde, suç işleme sebebine dayalı boşanma davası (4721 sayılı Kanun md.163) açmış, Mahkemece ilk hükümle davanın kabulüne, tarafların suç işleme sebebine dayalı olarak boşanmalarına karar verilmiş; davalı erkeğin mirasçıları tarafından kararın temyiz edilmesi üzerine, Dairemizin 12.10.2022 tarih ve 2022/7891 E., 8030 K. sayılı ilamı ile "...davacı tarafından açılan boşanma davasının konusuz kaldığı, davalı erkek mirasçıları tarafından dosyaya sunulan temyiz dilekçesinde Türk Medeni Kanunu'nun 181/2. maddesi gereğince kusur belirlemesi yönünden davaya devam edeceklerini beyan ettikleri, bu durumda mahkemece davacı erkeğin mirasçılarının davaya dahil edilerek, konusuz kalan boşanma davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm tesis edilmek ve kusur belirlemesi bakımından davaya devam edilmek suretiyle, sağ kalan eşin boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurunun bulunup bulunmadığı hususunda bir karar verilmek üzere hükmün bozulmasına" şeklindeki gerekçe ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyulmuş, davalının ölümü ile evlilik birliği sona erdiğinden konusuz kalan boşanma davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davacı kadının kusurlu olduğunun tespitine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

2.4721 sayılı Kanunun 181 inci maddesinin ikinci fıkrasına göre, boşanma davası devam ederken, ölen eşin mirasçılarından birisinin davaya devam etmesi ve diğer eşin kusurunun ispatlanması halinde, sağ eş, ölen eşin yasal mirasçısı olamaz ve boşanmadan önce yapılmış olan ölüme bağlı tasarruflarla kendisine sağlanan hakları, aksi tasarruftan anlaşılmadıkça kaybeder. Ölen eşin mirasçılarının, sözü edilen madde de düzenlenen hakları kullanabilmeleri için en önemli koşul, murisin sağlığında açılmış ve ölümünden sonra da devam eden bir boşanma davasının bulunmasıdır. 4721 sayılı Kanunun 181 inci maddesinin ikinci fıkrasına göre ölen eşin mirasçılarının hak ve yetkileri, murislerinin sağlığında davacı veya davalı sıfatıyla kendilerine tanınan hak ve yetkilerle sınırlıdır ve 181 inci maddesi ile mirasçılara tanınan davayı devam ettirme hakkı için devam ettirilen davada sağ kalan eşin kusurunun ispatlanması zorunluluktur. Bu ise ancak "sağ kalan eşin kusurunun ispatlanma olanağı bulunan" davalarda gerçekleştirilebilir.

3.4721 sayılı Kanun'un 163 üncü maddesinde yer alan suç işleme nedeni ile boşanma, Kanunda düzenlenen özel boşanma sebeplerinden biridir. Madde hükmüne göre, boşanma sebebi olarak gösterilen maddî olayın (cürüm) varlığı ve bu olayın ortak yaşamı sürdürmenin beklenemezliğinin gerçekleşmesi durumunda boşanma kararı verilebilecektir. Bu iki koşulun gerçekleşmesi durumunda mahkemece başka bir araştırma yapılmadan özel boşanma sebebine dayalı olarak boşanma kararı verilebilecektir. Dava, özel boşanma sebebine konu eylemi gerçekleştiren kusurlu eşe karşı açılır. Bu davada davacının kusuru araştırılamaz ve kusur kıyaslaması yapılamaz. Somut olayda dava, münhasıran 4721 sayılı Kanun'un 163 üncü maddesine dayalı olarak açıldığına ve yargılama sırasında ölen davalı erkek tarafından da açılmış karşı veya birleşen dava bulunmadığına göre mirasçılar sağ kalan davacı kadın eşin herhangi bir kusurunu kanıtlayamayacaktır. Bu durumda, Mahkemece davalı erkeğin ölümü ile konusuz kalan suç işleme sebebine dayalı boşanma davasında davacı kadın yönünden kusur belirlemesi yapılması mümkün olmadığından, davalı erkek mirasçılarının kusur belirlemesine yönelik talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davacı kadının kusurlu olduğunun tespitine karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan Mahkeme kararının davacı kadın yararına BOZULMASINA,

2.Bozma sebebine göre davalı mirasçılarının vekâlet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,

Peşin yatırılan harcın davacıya iadesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,19.10.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.