"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2826 E., 2023/744 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Karaman 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/41 E., 2022/89 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı olarak açılan boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, boşanmanın fer'îlerine ve zina ve suç işleme haysiyetsiz hayat sürme nedeni ile açılan karşı davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı- davacı erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, davacı-davalı kadın vekilinin istinaf başvurunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümleri kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin ilgisiz, sevgisiz davranıp sevgi ve şefkat göstermediğini, mesafeli davrandığını, sosyal medya bağımlılığı olduğunu, televizyon başından kalkmadığını, evi, eşi ve ortak çocuklarla ilgilenmediğini, müvekkilinin ihtiyacının karşılamadığını, akrabalarının ve annesinin karşıladığını, ekonomik şiddet uyguladığını, bir çok defa da fiziksel şiddet gördüğünü, çocukların yanında ''a...na koyarım senin' diye ağır küfürler ettiğini, otomatik ödeme talimatını iptal ettirdiğini, evin doğal gazının ve elektriğinin kesildiğini iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocukların her biri için aylık 750,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, davacı kadın yararına aylık 1.250,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına nafakalara hüküm tarihinden sonra gelen her yıl için Üfe oranında artış yapılması ile 150.000,00 TL maddî, 150.000,00 TL manevî tazminata hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacı- davalının iddialarının gerçek dışı ve asılsız olduğunu kadının sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, ortak çocuk ... 'nın facebook hesabından geceleri sanal, gündüzleri de gerçekten zina yaptığını, kadının, sürekli rahatsız olduğunu, hasta olduğunu ve horladığını söyleyerek müvekkilinin yanına yatmadığını, evlilik birliği yükümlülüklerini yerine getirmediğini, müvekkiline miras yoluyla kalan evi müvekkilinin rızası ve bilgisi dışında kiraya verdiğini, evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde kadının ağır kusurlu olduğunu iddia ederek kadının davasının reddine karşı davanın zina hukuki nedenine dayalı olarak mümkün olmaz ise suç işleme haysiyetsiz hayat sürme hukuki nedenine dayalı olarak boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine, müvekkili lehine 152.000,00 TL maddî, 152.000,00 TL manevî tazminata hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkek eşin harçlık vermeyerek ve evin giderlerini yeterince karşılamayarak, müşterek konutla ve kadın ile yeterince ilgilenmeyerek ekonomik şiddet uyguladığı ve evlilik birliğinde üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediği, tarafların geçinmine ve müşterek konutun giderlerine kadının ailesinin destekte bulunduğu, erkeğin kendisine harçlık vermediği, taraflar arasında ekonomik nedenlerden dolayı tartışmalar yaşandığı, kadının zina eylemini gerçekleştirdiğine ilişkin iddianın erkek eş tarafından somut delillerle ispatlanamadığı, tanık beyanlarında kadını , kafede yabancı bir erkekle gördüklerini ancak yanlarında başka kişilerin de bulunduğu yönünde beyanda bulundukları, bu durumun zina boşanma hukuksal nedeninine vücut vermeyeceği, kadının zina eylemini gerçekleştirdiğine dair dosyada başkaca bir somut delile de rastlanılmadığı, erkeğin zina nedenine dayalı açmış olduğu boşanma davasını ispatlayamadığı, suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme nedenine dayalı boşanma davasının, mevcut dosyada sübut bulmadığı, kadının küçük düşürücü bir suç işlediği ya da haysiyetsiz hayat sürdüğü yönündeki iddiaların mevcut delillerle ispatlanamadığı, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen kadın eş yararına maddî tazminata hükmedilmesi gerektiği, manevî tazminat şartlarının oluşmadığı, kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği gerekçesi ile; erkek eşin zina ve suç işleme haysiyetsizce hayat sürme hukuki nedenine dayalı boşanma davasının reddine kadının boşanma davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilesine, çocukların her biri yararına aylık 400,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile nafakalara her yıl kesinleşmeyi takip eden yılda Üfe oranında artış uygulanmasına, kadın yararına 20.000,00 TL maddî tazminata, kadının manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesini, iştirak-yoksulluk nafakası, maddî tazminat miktarını, manevî tazminat talebinin reddi yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı-davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur değerlendirmesi, aleyhine hükmedilen nafaka ve tazminat, karşı davanın reddini, asıl davanın kabulü ve velâyet yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, tarafların boşanmaya neden olan olaylardaki kusur dereceleri ile tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, paranın alım gücü yaşları, evliliğin süresi, beklenen menfaatlerin kapsamı, tazminata esas olan fiilin ağırlığı, günün ekonomik koşulları, kadının ve ortak çocukların zorunlu ihtiyaçları ve hakkaniyet kuralları birlikte değerlendirildiğinde kadın yararına hükmedilen maddî tazminat ile yoksulluk nafakasının ve çocuklar yararına hükmedilen iştirak nafakalarının az olduğu ve istinafa konu sair yönlerden kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile; kadının istinaf başvurusunun tazminatlar ile yoksulluk ve iştirak nafakasının miktarı yönlerinden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bentleri kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle ortak çocukların her biri yararına aylık 600,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile hükmedilen nafakaların her yıl ÜFE oranında artırılmasına, kadın yararına 30.000,00 TL maddî tazminata karar verilmiş ve kadının sair, erkeğin ise tüm istinaf talepleri esastan reddedilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı-davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; reddedilen manevî tazminat talebi ve kadın yararına hükmedilen maddî tazminatın miktarı kadın ve çocuklar yararına hükmedilen nafakaların miktarı yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
2.Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kabul edilen kadının boşanma davası ve fer'i talepleri, reddedilen kendi tazminat talepleri yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadının boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakaların kabulü ve miktarı ile velâyet noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 182 inci, 330 uncu, 336 ncı maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,15.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.