"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/456 E., 2023/729 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 16. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/477 E., 2019/777 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümlerini kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap ve ıslah dilekçesinde özetle; davacı kadının sağır ve dilsiz olduğu, davalının davacıyı aldattığı, parasını aldattığı kadınlara harcadığı, davacıya fiziksel şiddet uyguladığı, ilgisiz olduğu, birlik görevlerini yerine getirmediği, borçlanması nedeniyle eve icra dairelerinden ödeme emrinin geldiği, davacı kadının özür durumu nedeniyle çocuklarına bakamayacak olması ve davalının tehditleri nedeniyle evini ayıramadığı, davalının sadakatsiz davranışları sonucunda davacının evi terk ettiği, davalının psikolojik baskı, tehdit ve hakaretleri nedeniyle davacı kadının koruma kararı aldığını, davalı erkeğin bağımsız konut tesis etmediğini, davalının lüks harcamaları nedeniyle kadının ilaç ücretlerini ödemediğini, davalının iddialarını kabul etmediğini, sık olmasa da alkole para harcadığını ve sık sık at yarışı ve iddiaya para harcadığını iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuklarla anne arasında kişisel ilişki kurulmasına, kadın yararına aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına ve 125.000,00 TL maddî, 125.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap ve ikinci cevap ve ıslaha cevap dilekçesinde özetle; davalı erkeğin sağır ve dilsiz olduğu, davacı kadının kıskanç ve geçimsiz olduğu, davalı erkeği takip ettiği, onur kırıcı davranışlarının olduğu, saldırgan davrandığı, çocuklara karşı ilgisiz olduğu, sürekli ortak konutu terk ettiği, davacının iddialarını kabul etmediği, borçlanma durumunun olmadığı, davacının evi terk ettiğinden beri çocuklarını arayıp sormadığını, davacının bedensel engeli nedeniyle çocuklara bakamadığını, davalının annesinin yardımcı olduğunu, davalının annesiyle aynı binada farklı evlerde oturduklarını iddia ederek ve ıslah dilekçesindeki iddiaları kabul etmediklerini beyan ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine, anneyle kişisel ilişki kurulmasına kadının maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, davacı kadına aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı erkeğin evlilik birliğinden doğan sadakat yükümlülüğünü ihlal eden, güven sarsıcı davranışlar sergilediği, ailenin ekonomik ihtiyaçlarını karşılamadığı, bireysel ihtiyaç ve zevklerine düşkün olduğu, eşini ihmal ettiği, bu hali ile davalının ağır kusurlu hareketleri nedeniyle tarafların evlilik birliklerinin devamının eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesinin üstün yararlarına olacağı gerekçesi ile; tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya verilmesine, çocuklar ile anne arasında kişisel ilişki kurulmasına, kadın yararına aylık 300,00 TL tedbir ve 450,00 TL yoksulluk nafakasına ve kadın yararına 5.000,00 TL maddî, 5.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası maddî ve manevî tazminat miktarlarının az olduğu gerekçesi ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi (4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanun'un 50 ve 52 inci maddeleri) dikkate alındığında, İlk Derece Mahkemesince kadın yararına 5.000,00 TL maddî tazminata ve 5.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesi az bulunduğundan kadının lehine 35.000,00 TL maddî tazminat ve 35.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmiş, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına ve hakkaniyet ilkesine göre kadın yararına hükmedilen 450,00 TL yoksulluk nafakası az bulunmuş kadın lehine aylık 550,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş davacı kadının bu nedenle istinaf itirazları kısmen haklı bulunarak istinaf başvurusunun Kısmen kabulüne karar verilmiş ve İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası maddî ve manevî tazminat miktarlarının az olduğu gerekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesi'nin kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesinin vermiş olduğu aylık nafaka miktarı ile davacı lehine takdir edilen maddî ve manevî tazminat bedellerinin kanun ve hukuka uygun olduğu, Bölge Adliye Mahkemesince tazminat miktarları ile yoksulluk nafakasının davalı erkek aleyhine artırılmasının kanun ve hukuka aykırı bulunduğunu beyanla miktarlar yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadın yararına hükmedilen nafaka ve tazminat miktarlarının isabetli olup olmadığı, noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü, 174 üncü ve 175 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanun'u 50 ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının davacıya yükletilmesine,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalıya yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,17.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.