"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/418 E., 2023/1020 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ordu 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/686 E., 2022/574 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın ve karşı davanın kabulüne ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı-davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı erkek vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde özetle kadının sorun çıkaran tutum ve davranışlarından dolayı erkeğin, kadına Ordu Merkez'de ayrı bir ev tuttuğu, kadının 2016 yılından beri erkekten ayrı yaşadığı, kadının agresif ve hırçın davranışlarının artarak devam ettiği, erkek hakkında adli işlem yaptırmak için çabaladığı, kadının başka bir erkek ile birlikte olduğu, erkeğin unuttuğu eşyasını almak için eve gittiğinde başka bir erkeğin evde olduğu bu kişinin balkondan yarı çıplak atladığı, erkeğin şikayetçi olduğu, yargılamanın sürdüğü, kadının erkeği evden uzak tutmak için uzaklaştırma kararı aldığını, erkeğin kendisine saldırması için kadının tahrik ettiğini, bu olayda kadının rapor aldığını, kadının birlik görevlerini yerine getirmediğini, erkeğe psikolojik şiddet uyguladığını iddia ederek tarafların zina, ayrı yaşama ve şiddetli geçimsizlik nedeniyle evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, erkek yararına yasal faizi ile birlikte 10.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata ve karşı davanın reddine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin kadın hakkında aldatmaya yönelik iftira attığını, davaya konu ceza dosyasında erkeğin sanık kadının müşteki konumunda olduğu, erkeğin kadını evden kovduğu, tutarsız olduğu, şiddet uyguladığını, rızası dışında cinsel ilişkiye zorladığı, kadından porno filmlerdeki kadınlar gibi davranmasını istediği, aşırı kıskanç olduğu, hakaret ettiği, sinkaflı sözler kullandığı, başkalarının yanında rencide ettiği kadının oturduğu muhitten ayrılmak zorunda kaldığı, sonrasında erkeğin kadına karşı aynı kusurlu davranışları devam ettirdiğini iddia ederek erkeğin davasının reddini istemiş, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına 50.000,00TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Ordu 6. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 06.11.2020 tarih, 2020/59 Esas, 2020/281 Karar sayılı ilamı ve tüm dosya kapsamı itibariyle kadının evde başka bir erkekle birlikte bulunarak sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığının sabit görüldüğü, buna karşılık erkeğin, kadına fiziksel şiddet uyguladığının sabit görüldüğü, davalı-karşı davacı kadının, davacı-karşı davalı erkeğe nazaran daha ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl davanın ve karşı davanın kabulü ile evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan erkek eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği gerekçesi ile; tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkraları uyarınca boşanmalarına, erkek yararına 10.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata, davalı-davacı kadının maddî ve manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı-davacı kadın vekili kusur belirlemesi, davacı-davalı erkeğin davası ve fer'îleri, kendi tazminat taleplerinin reddi yönlerinden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi'nin hükme esas aldığı ceza dosyasının eksik incelendiği, davalı-davacı kadının, davacı-davalı erkeği aldattığına dair her hangi bir delilin bulunmadığı, davalı-davacının kusurunun bulunmadığını ve haksız olarak tazminata mahkum edildiği, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkek yararına tazminat takdirinin ve miktarlarının isabetli olup olmadığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı 194 üncü, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un, 4 üncü, 6 ncı, 166 ıncı ve 174 üncü maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, delillerin takdirinde hata görülmemesine göre davalı-davacı kadın vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.4271 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin birinci fıkrası, mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu tarafın, kusurlu taraftan maddî tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Davacı-davalı erkeğin maddî tazminat isteğinin incelenmesinde; davacı-davalı erkeğin evden ayrılırken tüm eşyaları evde bıraktığı, kıyafetler, mobilyalar, beyaz eşyalar, mutfak alet ve edevatlar vs. tüm ev eşyalar için öncelikle aynen iade, iade talebinin kabul edilememesi halinde 10.000,00 TL talep etmiş olduğu anlaşılmakla, bu talep 4271 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen boşanmanın fer'îsi olan maddî tazminat niteliğinde değildir. Davacı-davalı erkeğin alacak talebi nispi harca tabidir. Dava dilekçesinden alınan başvurma harcı bu dilekçe içindeki tüm istekleri kapsar. O halde davacı-davalı erkeğe alacak talebine ilişkin olmak üzere 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 30 uncu ve 32 inci maddesi uyarınca nispi harcı tamamlaması için imkan ve süre tanınması, harcın tamamlanması halinde deliller değerlendirilip sonucu uyarınca bir karar verilmesi, harcın tamamlanmaması halinde ise anılan Kanun'da gösterilen usulde işlem yapılması gerekirken, talebin 4271 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin birinci fıkrası kapsamında kabul edilip yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı-davalı erkek yararına hükmolunan maddî tazminat yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA,
2.İlk Derece Mahkemesi kararının davacı-davalı erkek yararına hükmolunan maddî tazminat yönünden BOZULMASINA,
3.Davalı-davacı kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,22.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.