Logo

2. Hukuk Dairesi2023/7118 E. 2024/3805 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı erkeğin akıl hastalığı nedeniyle iradi olmayan davranışlarının boşanma sebebi sayılıp sayılamayacağı ve davanın reddine ilişkin kararın doğru olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin akıl hastalığına sahip olduğunun ve eylemlerinin bu hastalığın etkisiyle iradi olmadığının tespit edilmesi, davacı kadının da akıl hastalığına dayalı boşanma davası açmamış olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1736 E., 2023/2085 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Tokat Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/211 E., 2023/376 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde özetle; davalının aile birliğinin üzerine yüklediği yükümlülükleri yerine getirmediğini, bir kaç defa kendisini öldürmek için boğazını sıktığını, bu durumlardan kendisinin ve komşularının yardımı ile kurtulduğunu, davalının iki defa İstanbul Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları hastanesinde tedavi amaçlı yattığını, fakat bu durumdan kurtulamadığını, kendisine ve çocuklarına karşı ilgisiz olduğunu, iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, çocuklar için 500,00 TL nafakanın davalıdan alınarak davacıya verilmesin karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap ve ikinci cevap dilekçelerinde özetle ;açılan davayı kabul etmediklerini, davacının sunmuş olduğu dava dilekçesinin hukuki dayanaktan yoksun ve gerçek dışı beyanlardan ibaret olduğunu, davalının evlilik birliğinin üzerine yüklediği tüm sorumlulukları yerine getirdiğini, davacı tarafın tanık deliline dayanmadığını, buna muvafakat etmediklerini, davacının dinlenen tanıklarının beyanlarının dikkate alınamayacağını, davalı davacıya boşanmak istemediğini beyan ettiğini, ancak davacının boşanma yönündeki ısrarı sebebiyle tarafların evliliklerinin bu raddeye geldiğini, bu durumlar neticesinde davalının psikolojik sorunlar yaşadığını, bir takım ilaçlar kullandığını ve tedavi gördüğünü, davacının evi terk ederek boşanma davası açtığını, açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

1.İlk Derece Mahkemesi tarafından 22.04.2021 tarih 2017/531 Esas, 2021/306 Karar sayılı ilamı ile davanın reddine karar verildiği, kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesinin 25.02.2022 tarih, 2022/588 Esas, 2022/750 Karar sayılı ilamı ile Mahkemece; raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığı, erkeğin tedavisine ilişkin epikriz raporları da dikkate alınmak suretiyle yeniden rapor alınması gerektiği gerekçesi ile kararın kaldırılmasına karar verilmiştir.

2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalının 05.07.2018 tarihinde Tokat Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastahanesine sevkinin sağlandığı, alınan hastahane raporunda davalı hakkında organik olmayan psikoz tanısının olduğu, rahatsızlığının yaklaşık 4 yıldır devam ettiği, atak dönemlerinde çevresine zarar verebileceği, bu haliyle evlilik birliğinin yükümlülüklerini yerine getirmekte zorlanabileceği yönünde teşhisler konulduğu, davalının ayrıca İstanbul Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh ve Sinir Hastalıkları hastahanesinde 17.02.2014-24.02.2014-26.04.2017-02.05.2017 yıllarında da tedavi gördüğü ve tedavilerine devam ettiği, kaldırma ilamı sonrasında davalı erkeğin Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi Adli Tıp Anadilim Başkanlığı'na sevk edildiği, hastahanece davalı erkek hakkında düzenlenen sağlık kurulu raporunda davalı erkeğe atipik psikoz tanısı konduğu, akli dengesinin akıllıca yaşam sürmek için yeterli olmadığı, davranışlarının iradi olmadığı tespitlerinin yapıldığı, Tokat Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2019/1148 Esas sayılı dosyası ile davalı erkeğin 4721 sayılı Kanun'un 405 inci maddesi uyarınca akıl sağlığı nedeniyle kısıtlandığı, 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereği evlilik birliğinin temelden sarsılması nedenine dayalı boşanma kararı verilebilmesi için davalının eylemlerinin iradi olması gerektiği davalı erkeğin davacı eşine karşı şiddet uyguladığı, evlilik birliğinin kendisine yüklediği yükümlülükleri yerine getiremediği tanık anlatımlarıyla sabit olsa da yine dosya kapsamındaki hastahane raporlarından ve tanık ifadelerinden anlaşıldığı üzere davalının akıl hastalığının bulunduğu, yapmış olduğu eylemleri hastalığın etkisiyle yaptığı, dolayısıyla davalı kocanın iradi olmayan eylemlerinin kusurlu davranış olarak kabul edilemeyeceği, dosya kapsamından da davacı kadının akıl hastalığına dayalı bir boşanma davası da açmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına süresinde davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı kadın vekili dilekçesinde özetle; hükmü tamamı bakımından istinaf etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği gerekçesi ile istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı kadın vekili dilekçesinde özetle; hükmü tamamı bakımından temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın reddi kararının doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 6 ncı,166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 405 inci maddesi. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci ve 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,23.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.