"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/861 E., 2023/1030 K.
DAVA TARİHİ : 10.08.2021
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 13. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/794 E., 2023/35 K.
Taraflar arasındaki tenfiz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile yabancı mahkeme kararının tenfizine karar verilmiştir. Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile, basit yargılama usulüne tâbi olan davada duruşma yapılmadan karar verilmiş olmasının ve dosyada yabancı mahkeme kararının usulünce onaylanmış Türkçe tercümesi bulunmadan karar verilmiş olmasının doğru olmadığı gerekçesiyle, hükmün kaldırılarak eksiklikler giderildikten sonra karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile yabancı mahkeme kararının tenfizine karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların Kazakistan'da boşandıklarını, ... isimli ortak çocukları olduğunu, noter sözleşmesi ile çocuğun velâyetinin davalı babaya verildiğini ancak babanın velâyet hakkını kötüye kullanması üzerine mahkeme kararı ile velâyete ilişkin noter sözleşmesinin feshedildiğini ve akabinde davacı annenin açtığı velâyet davası sonucunda ... ... ... İhtisas Bölgelerarası Çocuk Mahkemesinin 7130-21-00-2/176 sayılı kararıyla çocuğun velâyetinin anneye verildiğini iddia ederek; velâyete ilişkin ... ... ... İhtisas Bölgelerarası Çocuk Mahkemesinin 7130-21-00-2/176 sayılı kararının tanınması ve tenfizine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; tanınması ve tenfizi talep edilen kararın Türk kamu düzenine aykırı olduğunu, tarafların davacı annenin ahlâka uygun olmayan davranışları sebebiyle boşanma kararı aldıklarını ve Kazakistan'da anlaşmalı olarak boşandıklarını, akabinde çocuğun velâyetinin babaya verildiğini, annenin çocuk ile kişisel ilişki kurduğu zamanlarda çocuğu farklı evlere götürdüğünü, evlerde erkeklerin olduğunu ve ahlâka uygun olmayan bir yaşantısının olduğunu, çocuğun Kazakistan'da okula başladığını ancak çocuğun Kazakistan vatandaşlığından çıkarıldığını ve davalı babayla beraber Türkiye'ye döndüğünü, davalı 26.08.2020 tarihinde Kazakistan'dan ayrılmış olmasına rağmen mahkeme kararında orada yaşadığı ifadesinin yer aldığını, mahkemedeki adresin yedi yıl önce geçici olarak bildirilen adres olduğunu ve savunma hakkının kısıtlandığını iddia ederek; davanın reddine hükmedilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 13.10.2021 tarih ve 2021/463 Esas, 2021/580 Karar sayılı kararı ile davanın kabulü ile ortak çocuğun velâyetinin davacı anneye verilmesine dair Kazakistan Cumhuriyeti ... ... ... İhtisas Bölgelerarası Çocuk Mahkemesinin 18.06.2021 tarihinde kesinleşmiş, 06.05.2021 tarihli ve 7130-21-00-2/176 sayılı kararının tenfizine karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı
1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
2. Bölge Adliye Mahkemesinin 17.10.2022 tarih ve 2021/2233 Esas, 2022/1674 Karar sayılı kararı ile, basit yargılama usulüne tâbi olan davada duruşma yapılmadan karar verilmiş olmasının ve dosyada yabancı mahkeme kararının usulünce onaylanmış Türkçe tercümesi bulunmadan karar verilmiş olmasının doğru olmadığı gerekçesiyle, hükmün kaldırılarak eksiklikler giderildikten sonra karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davanın konusu, talebin mahiyeti dikkate alınarak davacı annenin geçici velâyet ve kişisel ilişki konusunda karar verilmesi talebi ve davalı babanın tanık dinletme, ortak çocuğun Türk ve Bulgar Vatandaşlığını boşanmadan önce kazandığı, davalının en son 20.09.2020 tarihinde Kazakistan'da bulunduğu ve davalının düzenli işi ve geliri bulunduğu hususlarının araştırması istemlerinin reddine karar verilmesi gerektiği; davanın ... ... ... İhtisas Bölgelerarası Çocuk Mahkemesinin 7130-21-00-2/176 sayılı kesinleşmiş kararının tenfizi istemiyle açıldığı, kararın kesinleşme şerhli ve apostil şerhinin, onaylı tercümesinin dosyaya sunulduğu, buna göre Kazakistan Cumhuriyeti adına ... ... ... İhtisas Bölgelerarası Çocuk Mahkemesinin 18.06.2021 tarihinde kesinleşmiş, 06.05.2021 tarih ve 7130-21-00-2/176 sayılı kararıyla tarafların ortak çocuğu ...'ın ikamet adresinin davacı annenin ikametgahı yeri olarak belirlenip çocuğun annesine teslimine ve bu amaçla yapılan yargılama nedeniyle belirlenmiş 459 Tenge ve 100.000 Tenge tutarında temsili harcamaların davalı babadan tahsiline karar verildiği, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un (5718 sayılı Kanun) 50 nci maddesi uyarınca yabancı mahkeme kararlarının Türkiye'de icra olunabilmesi için tenfiz istenebileceği, bu hususta mahkemenin tenfizi istenen kararın mahiyeti icabı yetkili ve görevli olduğu, davacının tenfiz talep etmekte hukuki yararı bulunduğu, aynı Kanun'un 53 üncü maddesi gereğince talep dilekçesi ekinde tenfizi istenilen kesinleşmiş ilam aslı, onanmış tercümesi, kesinleşme ve apostil şerhinin bulunduğu, 5718 sayılı Kanun'un 54 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi gereğince ülkemiz ile Kazakistan arasında hukuki ve ticari konularda adli yardımı kapsayan 13.06.1995 tarihli sözleşme bulunduğu, tenfizi istenilen kararın Türk Mahkemelerinin münhasır yetkisine girmediği gibi hükmün kamu düzenine açıkça aykırı bulunmadığı, davalının Kazakistan kanunları çerçevesinde hükmü veren mahkemeye usulünce çağrıldığı ve hukuki dinlenilme hakkına riayet edildiği ve velâyet düzenlemesine ilişkin önceki hükme aykırı davranarak küçüğün yerleşim yerini değiştirip, anne ile ortak çocuk arasındaki iletişim ve görüşme olanaklarını ortadan kaldıran davalının itirazının yargılama ve yargılama sonunda verilen hükme ait olmayıp boşanma sonrasında ortaya çıkan ve yargılamayı gerektiren velâyet değişikliği istemine ilişkin bulunduğu, bu konuda her zaman ve kesin hüküm engeline takılınmaksızın dava açılıp iddiaların Türkiye ya da Kazakistan mahkemeleri önünde usulünce ileri sürülebileceği ve bunun tenfiz talebinin reddine gerekçe oluşturmayacağı gerekçesi ile; davanın kabulü ile ortak çocuğun velâyetinin davacı anneye verilmesine dair Kazakistan Cumhuriyeti ... ... ... İhtisas Bölgelerarası Çocuk Mahkemesinin 18.06.2021 tarihinde kesinleşmiş, 06.05.2021 tarihli ve 7130-21-00-2/176 sayılı kararının tenfizine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yabancı mahkeme kararının Türk kamu düzenine aykırı olduğunu, velâyetin kamu düzeninden olduğu, davacı annenin bazen Türkiye'de bazen Kazakistan'da yaşayan ve düzenli bir yaşamı olmayan bir kişi olduğunu, yabancı mahkemenin hukuki dinlenilme hakkında riayet etmeyerek davalı babanın savunma hakkını kısıtladığını, tebligatların güncel adresine değil yedi yıl önce geçici olarak bildirdiği adrese yapıldığını ve işbu yargılamada usul ve kanuna aykırı olarak tanık dinletme talebinin reddedildiği belirterek; İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı annenin Kazakistan uyruklu olduğu, tarafların Kazakistan'da 30.11.2017 tarihinde kesinleşen karar ile boşandıkları, boşanma kararında çocuğun velâyetine ilişkin bir hüküm bulunmadığı, Kazakistan yasaları uyarınca tarafların noterde çocuğun velâyeti ve kişisel ilişkiye ilişkin 28.09.2017 tarihinde sözleşme düzenledikleri, bu sözleşmeye göre çocuğun terbiyesi ve görevleri eşit paylaşacakları, çocuğun o sırada Türkiye'de babasının ailesinin yanında yaşadığı, tarafların mutabakata bağlı olarak her an çocuğun adresini tespit edebilecekleri, ihtiyaçlarının eşit karşılanacağı, bir izin alınmasına gerek kalmadan ebeveynlerinden birinin refakatinde yurt dışına çıkmasına izin verdikleri, annenin çocuğun kalıcı ikamet adresinin babasının adresi olmasına karşı olmadığı hususlarında anlaştıkları, ancak annenin babanın noter sözleşmesine aykırı davrandığını, çocuğun nerede olduğu konusunda bilgi vermediğini iddia ederek noter sözleşmesinin feshi için Kazakistan'da dava açtığı, 11.11.2020 tarihinde Kazakistan ...-... ... Saryarka Bölge Mahkemesince davalının sözleşmeyi gönüllü olarak feshetmeyi reddettiği, ancak iddiaları çürüten belgelerin eki ile iddia beyanına bir yanıt sunmadığı, belirtilen iddiaların geçerli olduğu gerekçesiyle 28.09.2017 tarihinde imzalanan noterlik anlaşmasının feshedilmesine karar verildiği, bu kararın da 21.12.2020 tarihinde kesinleştiği, kararın kesinleşmesinden sonra anne tarafından bu kez tenfiz konusu edilen "reşit olmayan bir çocuğun ikamet yerinin belirlenmesi" konulu davanın açıldığı, Kazakistan ...- ... İhtisas Bölgelerarası Çocuk Mahkemesince 06.05.2021 tarihinde davanın kabulüne, çocuğun annesi ile birlikte ikamet ettiği yerin belirlenmesine ve çocuğun annesine teslimine karar verildiği ve bu kararın 18.06.2021 tarihinde kesinleştiği, 5718 sayılı Kanun'un 54 üncü maddesinin birinci dıkrasının (ç) bendinde "o yer kanunları uyarınca, kendisine karşı tenfiz istenen kişinin hükmü veren mahkemeye usulüne uygun olarak çağrılmamış veya o mahkemede temsil edilmemiş yahut bu kanunlara aykırı bir şekilde gıyabında veya yokluğunda hüküm verilmiş olması, bu kişinin bu hususlardan birine dayanarak tenfiz istemine karşı Türk Mahkemesinde itiraz etmiş olması"nın tenfize ve tanımaya engel olacağının düzenlendiği, yabancı mahkemedeki usul hükümlerinin uygulanmasında ve tebligat usulünde o yer kanunlarının geçerli olacağı, diğer bir ifade ile yargılamanın usulü ve tebligatın hakimin hukukuna (Lex Fori) tâbi olduğu, Türk tebligat hukuku kurallarına göre bir değerlendirme yapılamayacağı, yabancı kararda uygulanmış olan usul ve tespitlerin tanıma ve tenfız davasının inceleme konusu dışında olduğu, somut olayda tenfizi istenen yabancı mahkeme kararında "davalının duruşmaya gelmediği, mahkemeye bilinen telefon numarası, e-posta adresi ile uygun şekilde bilgilendirildiği" hususunun yazılı olduğu, buna göre davalının kararı veren mahkemeye o yer kanunlarına uygun bir şekilde çağrıldığı, yabancı mahkeme kararında annenin 11.01.2020 tarihinden itibaren 230.000,00 Tenge maaşla Bektur KZ LLC Ofis yöneticisi olarak çalıştığının ve işyerinden olumlu yanıt alındığının belirtildiği, oradaki yargılama sırasında çocuğun vesayet makamınca temsil edildiği ve vesayet makamı temsilcisinin çocuğun ikamet yerinin annesinin yanı olarak belirlenmesini talep ettiği, böylece annenin ahlâka aykırı ya da düzensiz yaşamına ilişkin bir tespit yapılmadığı anlaşılmakla yabancı mahkemece verilen kararın kamu düzenine aykırı görülmediği; sonuç itibariyle dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine, yabancı mahkeme kararının tenfizine ilişkin koşulların gerçekleşmiş olması nedeniyle mahkemece sonuca etkisi olmayacak davalı tanıkları dinlenmeden davanın kabulü ile yabancı mahkeme kararının tenfizine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesi ile istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek ve kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, yabancı mahkeme kararının tenfizinin usul ve kanuna uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
12.11.1997 tarih ve 23168 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Türkiye ile Kazakistan Arasında Hukuki ve Ticari Konularda Adli Yardım Sözleşmesi. 6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 5718 sayılı Kanun'un 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56 ve 57 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
16.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.