"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/876 E., 2023/1143 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Büyükçekmece 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/897 E., 2021/395 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulüne karşı davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı kadın dava dilekçesinde özetle; tarafların 12.05.2012 tarihinde evlendiklerini, bu evliliklerinden ortak çocuklarının bulunmadığını, erkeğin evlilik birliğinin üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmediğini, erkeğin müvekkilini aldattığını, müvekkilinin iki gün evvel erkeğin cüzdanında bir başka kadının resmini gönderdiğini ve erkeğe kim olduğunu sorduğunda, erkeğin şiddet ve hakaretlere başvurduğunu ve müvekkilini bastırmaya çalıştığını, erkeğin müvekkiline "seni ben aylar önce sildim, git kendisine başkasını bul" diyerek evden kovduğunu, müvekkilinin de çaresizlik içerisinde abisinin yanına sığındığını, erkeğin başka bir kadınla yazışma kayıtlarının olduğunu, erkeğin sevgilisinin olduğunu ortaya koyan el ele, sarılmış vaziyette fotoğraflarının da mevcut olduğunu, erkek eşinin müvekkiline baskı yaparak araba almaya çalıştığını, müvekkilinin bunu kabul etmediğini ve aralarında tartışma yaşanmaya başladığını, müvekkilinin daha sonra öğrendiğine göre erkeğin bu arabayı sevgilisine almak istediğini, erkeğin sürekli olarak hattını değiştirdiğini, müvekkilinin bildiği son hatların konuşma ve sms kayıtlarının istenebileceğini, erkeğin müvekkiline karşı fiziksel şiddet uyguladığını, ağır hakaretlerde bulunduğunu, erkeğin sürekli olarak borçları nedeniyle icra müdürlüklerinden ödeme emirlerinin geldiğini, müvekkilinin eşine destek amacı ile 50.000,00 TL'lik borcunu ödediğini, erkek tarafın boşanmaya sebebiyet veren kusurlu taraf olduğunu, bu nedenlerle davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine 250.000,00 TL maddî, 250.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; iddiaların soyut beyan dışında ispata muhtaç olduğu, kadının müvekkiline ve de arkadaşlarına, hemde ailesine sürekli olarak " Ben ...'i ne zaman istersem o zaman boşarım " gibi söylemler de bulunduğunu, küçük düşürdüğünü, müvekkilinin hiç bir zaman ekonomik durumunu kadından gizlemediğini, ne kadar ücret aldığını ne kadar borcu olduğunu da söylediğini, bu iddialarının da asılsız olduğunu, müvekkilinin evlenmeden önce 2012 yılında arkadaşı için kendi adına çekmiş olduğu ancak ödemelerinin arkadaşları tarafından yapıldığı bir banka kredisinin ödenmediğini ve bu sebeple kredi borcundan dolayı icralık durumuna düştüğünü 2015 yılında öğrendiğini, kredinin kadın adına olsa da müvekkili tarafından düzenli olarak ödendiğini, dolayısıyla kadının müvekkili adına 50.000,00 TL borç ödediği iddialarının da kötü niyetli olduğunu, müvekkilinin aile birliğinin geleceği için çocuk sahibi olduğu, araba almak istediği, kadını aldatmadığı ve evlilik birliğinin devamı için çabaladığının bir göstergesi olduğunu, kadının kusurlu davranışları nedeniyle ortak hayatın artık tahsis edilemeyeceğini, davacının kendi isteği ile evlilik birliğinin sonlandırmak istediğini, kadının kıskançlıkları nedeniyle evliliklerinin huzursuz bir ortam haline gelmeye başladığını, kadının evi kendisini planlı bir şekilde terk ettiğini, 22.09.2019 tarihinde müvekkili ile hafta sonu birlikte zaman geçirmek için kadına Kahve festivaline gidip gitmediğini sorduğunu ve birlikte kahve festivaline gittiklerini, buna ilişkin sundukları fotoğraflardan da anlaşılacağı üzeri kadının halinden memnun olduğunu, boşanma davasından bir hafta önce çekilen bu fotoğraftan da hakaret edilen, fiziksel şiddete uğrayan veya ön önemlisi aldatıldığını düşünen birisi ile hayatın olağan akışı içeresinde etkinliğe katılmasının mümkün olmayacağını, bu yaşanan günden sonra kadının evdeki eşyalarını kolilediğini, evdeki çatal bıçağa kadar kolilendiğini, hangi kolinin nereye gideceğine kadar yazıldığını, planlı bir ayrılık olduğunu, müvekkilinin kadına karşı hiç bir zaman fiziksel şiddet uygulamadığını, her evlilikte olduğu gibi müvekkilinin çocuk sahibi olmak istediğini, ancak kadının çocuk sahibi olmayı reddettiğini, müvekkili çocuk sahibi olmak konusunda sürekli olamadığını, "bilinçaltımdaki olayı çözemeden çocuk sahibi olamam" dediğini, kadına bu konuda doktora dahi gitmediğini, müvekkilinin böbrek rahatsızlığı olmasına rağmen ilgilenmediğini, bu nedenlerle asıl davanın reddi ile karşı davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına, boşanma dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek sureti ile müvekkili lehine 150.000,00 TL maddî ve 250.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tüm dosya kapsamı deliller birlikte değerlendirildiğinde; dosya kapsamına sunulan 22.09.2019 tarihli fotoğrafta tarafların birlikte kahve festivaline gittikleri, bu nedenle taraflar arasında yaşanan bu tarihten önceki olaylar için tarafların bu tarih itibari ile birbirlerini affettiği, kanaatine Mahkememizce varılarak 22.09.2019 tarihi öncesindeki olaylar kusur değerlendirilmesinde esas alınmadığı, tanık beyanlarına ve dosya kapsamına göre tarafların 22.09.2019 tarihi ile dava tarihi arasında taraflar arasında tartışma çıktığı, tartışmanın sebebinin ise erkeğin cüzdanından başka bir kadına ait fotoğraf çıkması olduğu, erkeğin evlilik birliğine aykırı olacak şekilde güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, kadının ise 22.09.2019 tarihi ile dava tarihi arasında bir kusurunun ispat edilemediği gerekçesi ile erkeğin bu kusurlu davranışları nedeniyle taraflar arasındaki evlilik birliği temelinden sarsılıp çekilmez hale geldiğinden asıl davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'unun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, karşı davanın reddine, kadının maddî ve manevî tazminat talebinin kısmen kabulü ile 10.000,00 TL maddî,10.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir.
V. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı- karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, reddedilen boşanma davası ile kadının kabul edilen davasına yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile tarafların istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı- karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin boşanma davasının reddi, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davacı- karşı davalı kadın 21.09.2023 tarihli dilekçesi ile açmış olduğu boşanma davasından feragat ettiğini bildirmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı davaların kabulü şartları oluşup oluşmadığı ve fer'îleri noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü ve 6 ncı maddeleri. 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 327 nci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Davalı- karşı davacı erkeğin reddedilen karşı davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı- karşı davacı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
2.Davalı- karşı davacı erkeğin kadının boşanma davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece kadının boşanma davasının kabulüne; erkeğin istinaf talebi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş, bu karar erkek tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz aşamasında davacı- karşı davalı kadın tarafından 21.09.2023 tarihli dilekçe ile asıl davadan feragat edilmiştir. 7251 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 29 uncu maddesiyle 6100 sayılı Kanun'un 310 uncu maddesine eklenen üçüncü fıkrasına göre feragatin, dosyanın temyiz süresi içerisinde yapılması hâlinde, Yargıtay temyiz incelemesi yapmaksızın dosyayı feragat hususunda ek karar verilmek üzere hükmü veren mahkemeye gönderir.
3.Buna göre temyiz incelemesi aşamasında ortaya çıkan feragat hususunda Mahkemece ek karar verilmesi gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca erkeğin boşanma davası yönünden ONANMASINA,
2.Kadının boşanma davası yönünden feragat konusunda bir karar verilmek üzere dosyanın hükmü veren Büyükçekmece 1.Aile Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, davalı- karşı davacı erkeğin kadının boşanma ve fer'îlerine yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,24.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.