Logo

2. Hukuk Dairesi2023/9112 E. 2024/6823 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulüne, kusur belirlemesine, tazminatlara, nafakalara, yargılama gideri ve vekâlet ücretine ilişkin kararın temyizi.

Gerekçe ve Sonuç: Erkeğin kusurlu davranışlarının kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığı ve manevi tazminat koşullarının oluşmadığı, ayrıca tedbir nafakasına hükmedilmesi gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının manevi tazminat ve tedbir nafakasına ilişkin kısımları bozulmuş, diğer kısımları onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1112 E., 2023/1225 K.

KARAR : Başvurunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 15. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/177 E., 2022/195 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince kadının davasının kabulüne, erkeğin davasının reddine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili hükümlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı erkek vekili dava dilekçesi ile; davalının 2013 yılında müvekkilinden ve aile hayatından bıktığını söyleyerek ortak konutu terk ettiğini, Yozgat'ta yaşadığını, müvekkilinin terk ihtarı çektiğini, davalının geri dönmediğini ileri sürerek terk sebebiyle boşanmalarına, Bengisu'nun velâyetinin anneye verilmesine, kabul olmadığı taktirde müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; erkeğin baskı ve zorlaması nedeniyle müvekkilinin evden ayrılmak zorunda bırakıldığını, çocuklarına maddi ve manevi anlamda hiçbir katkıda bulunmadığını, babalık görevlerini yerine getirmediğini, psikolojik sorunlarının olduğunu, ailesinin evliliğe müdahale ettiğini, tüm giderleri müvekkilinin ailesinin karşıladığını, hakaret ve küfürlerde bulunduğunu, ailesiyle yaşamaya zorladığını, müvekkilinin de ablasına sığındığını belirterek tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, velâyetinin müvekkiline verilmesine, çocuk için aylık 300,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili için aylık 300,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, faiziyle 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata yasal faiziyle birlikte karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin, evlilik birliğinin yüklemiş olduğu sorumlulukları yerine getirmediği, eşi ve çocuklarıyla ilgilenmediği, tarafların tüm ihtiyaçlarının erkeğin anne ve babası tarafından karşılandığı, tarafların çocukları üniversiteyi kazandığında erkeğin ortak çocuğun yanına gittiği, eşi ve diğer çocuğu yalnız bıraktığı, kadının evden ayrılmak zorunda kaldığı, davalı-karşı davacı kadının eve dönmemekte haklı olduğu, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun (4721 sayılı Kanun) 164 üncü madde koşullarının oluşmadığı, erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle; asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılmaması sebebiyle boşanmalarına, 15.000.00 TL maddî tazminatın yasal faizi ile birlikte erkekten alınarak kadına verilmesine, şartları oluşmadığından kadının manevî tazminat ve yoksulluk nafakası isteminin reddine, velâyetin anneye tevdiine, çocuk lehine önceden taktir edilen nafakanın karar tarihinden itibaren 300,00 TL'ye yükseltilmesine, 300.00 TL iştirak nafakasına karar verilmiştir

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı erkek vekili katılma yolu ile istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin davasının reddi, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi ve kadın lehine hükmedilen maddî tazminatın miktarı yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.

2.Davalı-karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi, kadının reddedilen manevî tazminat ve nafaka talepleri, maddî tazminat miktarı ve nafakaların miktarı yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadın yararına hükmedilen maddî tazminat miktarının az olduğu, boşanmakla yoksulluğa düşeceği, ekonomik şiddet niteliğindeki davranışların kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu ve kadına manevî tazminat takdiri gerektiği, dava ve karar tarihi itibariyle ekonomik durumu göz önünde bulundurularak karşı davacı kadın lehine tedbir nafakasına hükmedilmemesinde usul ve kanuna aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle kadının tazminatlara ve yoksulluk nafakasına ilişkin istinaf başvurularının kabulüne, bu hususlarda yeniden esas hakkında hüküm tesisine, kadın yararına faizi ile 40.000.00 TL maddî, 30.000.00 TL manevî tazminata, aylık 300,00 TL yoksulluk nafakasına, kadının sair, erkeğin tüm istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek erkeğin davasının reddi, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ve yoksulluk nafakası yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu, Daire tarafından kaldırma kararı verilip yeni hüküm kurulduğuna göre vekâlet ücreti, yargılama gideri ve çocuk lehine hükmedilen nafakalar yönünden yeniden hüküm kurulması gerektiğini ileri sürerek; tedbir nafakasına hükmedilmemesi, yoksulluk nafakasının ve tazminatların miktarı, çocuk için hükmedilen nafakaların miktarı, vekâlet ücreti ile yargılama giderleri yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, erkeğin davasının kabulünün, kadının davasının reddinin gerekip gerekmediği, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, yargılama gideri ve vekâlet ücreti noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ncı, 169 uncu, 174 üncü, 175 inci, 182 nci, 330 uncu maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre tarafların aşağıdaki paragraf kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. İlk Derece Mahkemesince, erkeğin "evlilik birliğinin yükümlülüklerini yerine getirmediği, eşi ve çocukları ile ilgilenmediği, ihtiyaçlarının erkeğin anne ve babası tarafından karşılandığı, çocuklarının üniversiteyi kazanması sonrası diğer çocuğunu ve eşini yalnız bırakarak evden ayrıldığı", bu suretle tam kusurlu olduğu kabul edilerek erkeğin terke dayalı boşanma davasının reddine, kadının ise davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesi uyarınca boşanmalarına karar verilmiştir. Taraf vekillerinin istinafı üzerine Bölge Adliye Mahkemesince kadının istinaf başvurusu kabul edilerek erkeğin ekonomik şiddet niteliğinde davranışları nedeniyle kadın yararına manevî tazminata hükmedilmiş ise de erkeğin kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışları davalı-karşı davacı kadının kişilik haklarına saldırı niteliği taşımamaktadır. 4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin ikinci fıkrası koşulları kadın yararına oluşmamıştır. O halde, davalı-karşı davacı kadının manevî tazminat talebinin reddi gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.

3.Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK m. 186/1), geçimine (TMK m. 185/3), malların yönetimine (TMK m. 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK m. 185/2) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (re'sen) almak zorundadır (TMK m. 169). O halde; Türk Medeni Kanunu'nun 185/3 üncü ve 186/3 üncü maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere kadın yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının kadın lehine hükmedilen manevî tazminat ve tedbir nafakasına hükmedilmemesi yönlerinden taraflar yararına BOZULMASINA,

2.Tarafların sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan harcın istek halinde yatıranlara geri verilmesine,

Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.