"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1093 E., 2023/1844 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Malatya 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/471 E., 2022/172 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının kabulüne, tarafların terk nedeniyle boşanmalarına, kadının davasının reddine karar verilmiştir.
Kararın davalı-karşı davacı kadın vekili ile davacı-karşı davalı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; Malatya 3.Aile Mahkemesinin 16.04.2020 tarihli 2020/20 D.iş sayılı dosyasında kadın eşe terk ihtarı gönderildiği, ilgili PTT aracılığıyla yine adresine dönmesi yönünde gerekli masrafların da gönderildiği, anahtarın ilgili mahkeme kalemine bırakılmasına rağmen kadının ihtara uymadığını, davalı ile bu aşamadan sonra aynı çatı altında bir arada karı koca hayatı sürdürmelerinin mümkün olmadığını beyanla terk nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; davacı tarafından kadının davet edildiği 3+1 bir dairenin bağımsızlığından söz edilmesinin olanaksız olduğunu, terk sebebi ile boşanma kararı verilebilmesi için TMK 164. maddesinde düzenlenen şeklî unsurlar yerine getirilmeksizin dava açıldığını, erkeğin tam kusurlu davranışları ile birliğin temelinden sarsıldığını beyanla erkeğin açtığı terk sebebine dayalı boşanma davasının reddine, karşı boşanma davasının kabulüne, tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 75.000,00 TL manevî tazminat ödemesine, 20.01.2022 tarihli ıslah dilekçesi ile de 75.000,00 TL maddî tazminat ve aylık lehine 10.000,00 TL nafaka ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tarafların her ikisinin de ikinci evlilikleri olduğu, ilk evliliklerinden reşit olan ve olmayan toplam on çocuklarının bulunduğu, karşı davacının evlilikten 7 ya da 8 ay sonra evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek maksadıyla eşini terk ettiği ve usulüne uygun ihtar tebliğine rağmen haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmediği, taraflar birlikte iken davacı erkeğin evlilik birliğini sarsıcı aşağılayıcı söz, hakaret, şiddet, kıskançlık, cimrilik gibi eylemlerinin bulunduğu, çağrılan evin manevî bağımsızlığının olmadığı savunulmuş ve iddia edilmiş ise de Malatya 3. Aile Mahkemesinin 16.04.2020 tarih 2020/20 D.İş sayılı dosyası üzerinden gönderilen eve dön ihtarına yanıt verilmediği, tarafların reşit olmayan çocuklarının taraflarla birlikte ikamet etmelerinin başlangıçta kabul edildiği, kaldı ki bunun aksinin düşünülemeyeceği, davacının şiddet eylerinin bulunduğu iddiasının karşı davacıya sürekli ayrı yaşama hakkı vermediği, taraflar arasındaki ayrılığın altı aydan fazla sürdüğü, bu halde ihtarın yasal şekillere uygun olduğu, terke dayalı davanın reddedilebilmesi için terkte haklılığın değil, eve dönmemekte haklılığın kanıtlanması gerektiği, dinlenen tanık beyanları ile iddia ve savunmaya göre, karşı davacının evden ayrılmasından sonra ve ihtar gönderilmeden önce davacının pek çok kez karşı davacıyı ortak eve çağırdığı, karşı davacının dönmeyi kabul etmediği, çağrılan evde reşit olmayan çocukların varlığının evin manevî bağımsızlığını ortadan kaldırmayacağı kabul ve taktir edilmekle, asıl davanın kabulü ile terk nedeniyle tarafların boşanmalarına, boşanmaya karşı davacı kadının kusuru ile sebebiyet verildiğinden karşı davanın reddine, karşı davacı yararına tedbir nafakasına, karşı davacının yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminat istemlerinin ise reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı kadın vekili ile davacı-karşı davalı erkek istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davalı-karşı davacı kadın vekili; İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılarak, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne karar verilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
2.Davacı-karşı davalı erkek katılma yoluyla; davalı-karşı davacı kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1)inci alt bendi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılarak, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne karar verilmesi istemiyle temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık davanın kabulünün hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ve 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanunu’nun 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 164 üncü, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu,174 üncü, 175 inci ve 176 ncı maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı kadın vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.