"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1772 E., 2022/1494 K.
DAVA TARİHİ : 05.09.2017 - 03.11.2017
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 12. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2017/692 E., 2019/555 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı olarak açılan boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kısmen esastan reddi ve kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün ilgili bölümleri kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı ... erkek vekili tarafından kusur belirlemesi ve ortak konutun kadına tahsisi; davalı-davacı kadın vekili tarafından erkeğin zina hukuki sebebine dayalı boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat ve nafaka talepleri, erkek yararına hükmedilen manevî tazminat ve erkeğin maddî tazminat talebi hakkında verilen gönderme kararı yönlerinden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin altıncı alt bendinde; ilk derece mahkemesince tarafların davanın esasıyla ilgili olarak gösterdikleri delillerin hiçbiri toplanmadan veya gösterilen deliller hiç değerlendirilmeden karar verilmiş olması hallerinde, bölge adliye mahkemesinin esası incelemeden kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine kesin olarak karar vereceği düzenlenmiştir. 6100 sayılı Kanun'un 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendine göre, 353 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca verilen gönderme kararlarına karşı temyize başvurulamaz. Bu itibarla, davalı-davacı kadın vekilinin erkeğin maddî tazminat talebi yönünden verilen gönderme kararına yönelik temyiz dilekçelerinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
... erkek vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmiş ise de, 14.02.2024 tarihli dilekçe ile duruşma talebinden vazgeçilmesi sebebiyle duruşma isteğinin vazgeçme sebebiyle reddine karar verildikten ve reddedilen yön dışındaki temyiz itirazları yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verilip Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenildikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... erkek vekili dava ve cevaba cevap (karşı davaya cevap) dilekçesinde; kadının eşine karşı sinirli ve küçümseyici davrandığını, yatak odalarını ayırdığını, çocuk sahibi olmak isteyen erkeğin duygularını istismar ettiğini, üç yılı ... süredir erkeğin ailesini özel günlerde ziyaret etmediğini, "ben bunu ancak bu kadar yontabildim, bundan ancak bu kadar oluyor" diyerek rencide ettiğini, eşini sosyal çevresi ile tanıştırmadığını, başka erkek ile otelde konakladığını, yalanlar söylediğini, eşi ile zaman geçirmek istemediğini ve eşini evden kovduğunu iddia ederek tarafların zina ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, erkek yararına evlilik birliği sürecinde edinilen maddî değerler, kadına takılan takılar ve ev eşyalarına karşılık olmak üzere 50.000,00 TL maddî, 150.000,00 TL manevî tazminata ve ortak konutun erkeğe tahsisine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesi ile ikinci cevap(karşı davaya cevaba cevap) dilekçesinde; dava dilekçesindeki iddiaların doğru olmadığını, erkeğin eve gelmediğini ve Eskişehir'de çalıştığı şirketin kirasını ödediği evde yaşadığını, erkeğin işi ve kariyeri sebebiyle sosyal hayatta eşini yalnız bıraktığını, evlilik sürecinde başka şehirlerde yaşadığını, cinsellikten kaçınan ve yatakları ayıranın erkek eş olduğunu, evine ve eşine ilgisiz olduğunu, telefonunu yanından ayırmadığını, gizli mesajlaşmaları olduğunu, otel kaydı olduğu iddia edilen kişi ile kadın arasında ailesinin doktoru olması dışında bir ilişki olmadığını, vefat etmiş olan bu kişinin evli bir sevgilisi olduğunu, kadın eş ile ilişkisi olmasının mümkün olmadığını ve en son tartışmada evden kovulanın kadın olduğunu iddia ederek asıl davanın reddini istemiş, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 10.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî, 150.000,00 TL manevî tazminata ve erkeğin ortak konuta girişinin engellenmesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı-davacı kadının C. isimli erkek ile ilişkisinin olduğu, zinanın sübut bulduğu, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda C. isimli erkek ile ilişkisi bulunan ve eşi çocuk istemesine rağmen çocuk istemeyen kadın ile eşine ilgisiz davranan ve onu sosyal ortamlarda yalnız bırakan erkeğin eşit kusurlu oldukları, eşit kusurlu olan tarafların birbirlerinden maddî ve manevî tazminat alamayacağı ve kendi iş yeri bulunan kadının tedbir ve yoksulluk nafakasına hak kazanamayacağı gerekçesi ile; asıl ve karşı davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 161 inci ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadının tedbir ve yoksulluk nafakası talebi ile tarafların maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine ve kadının karar kesinleşinceye kadar erkeğin evinde oturmasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.... erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat talepleri ve ortak konutun kadına tahsisi yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi ve reddedilen tazminat ve nafaka talepleri yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının zinasının sübut bulduğu, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda sadakatsiz olan, eşi istemesine rağmen çocuk istemeyen, eşini sosyal ortamlarda yalnız bırakarak arkadaşları ile tatile giden ve eşinin ailesi ile bayramlarda dahi görüşmeyen kadının ağır, kariyerini ön planda tutarak şehir dışında çalışan, eşinin yanına gelmesi için çaba göstermeyen, eşine ilgisiz davranan ve onu sosyal ortamlarda yalnız bırakan erkeğin az kusurlu olduğu; boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan erkek eş yararına manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği, erkeğin boşanmanın fer'î kapsamında olmayan maddî tazminat talebi yönünden erkek eşe süre verilip dava değeri açıklattırıldıktan ve harç eksikliği tamamlandıktan sonra karar verilmek üzere dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesi gerektiği ve sair yönlerden kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile; tarafların kusur tespitine ve erkeğin reddedilen tazminat taleplerine yönelik istinaf başvurularının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının ilgili bentleri kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle kusur gerekçesinin erkeğin az, kadının ağır kusurlu olduğu şeklinde düzeltilmesine, erkek yararına 60.000,00 TL manevî tazminata ve erkeğin maddî tazminat talebi yönünden dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine ve tarafların sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı- davalı erkek vekili katılma yolu ile temyiz dilekçesinde özetle; kusur belirlemesi ve ortak konutun kadına tahsis edilmesi yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.
2.Davalı-davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; erkeğin zina hukuki sebebine dayalı boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminat ve nafaka talepleri, erkek yararına hükmedilen manevî tazminat ve erkeğin maddî tazminat talebi hakkında verilen gönderme kararı yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, erkeğin zina hukuki sebebine dayalı davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü, 6 ncı ve 161 inci maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü ve 175 inci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle kadının davasındaki boşanma hükmünün erkek tarafından temyiz edilmeyerek kesinleştiğinin ve boşanma hükmünün kesinleşmesiyle birlikte ortak konutun kadına tahsisine dair tedbir kararının son bulduğunun anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davalı-davacı kadın vekilinin erkeğin maddî tazminat talebi hakkında verilen gönderme kararına yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE,
2.Diğer hususlara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
27.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.