Logo

2. Hukuk Dairesi2024/2164 E. 2024/9778 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında açılan karşılıklı boşanma davalarında, kadının evi terk etmesinin boşanma sebebi olup olmadığı ve kusur oranlarının belirlenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Kadının kendisine ve çocuğuna ait eşyaları alarak evi terk etmesinin, tek başına boşanma sebebi olarak kabul edilemeyeceği ve erkeğin terk iddiasına dayalı davasında hukuki bir sebep bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin boşanma kararına ilişkin bölümü bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/537 E., 2023/2210 K.

DAVA TÜRÜ : Boşanma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziantep 8. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/546 E., 2022/850 K.

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın vekili tarafından karşı davasının kabulü ve asıl davanın ve fer'îlerinin reddi ile kusur belirlemesi, iştirak nafakasının miktarı ve kişisel ilişki süreleri yönünden temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

1.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, delillerin takdiri ve görülmemesine göre usul ve kanuna uygun olup kadının davasının reddi yönünden temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

2.Taraflarca 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca karşılıklı açılan boşanma davasında yapılan yargılama sonucunda, İlk Derece Mahkemesince kadının davasının reddine, erkeğin davasının ise kadının sebepsiz yere evi terk ettiği ve eşyaları habersiz alarak götürdüğü ve boşanmaya sebep olan olaylarda tam kusurlu olduğu gerekçesi ile kabulüne, tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye verilmesine, baba ile kişisel ilişki kurulmasına, çocuklar için tedbir ve iştirak nafakası ile kadın yararına tedbir nafakası ödenmesine karar verilmiştir. Kadının maddî ve manevî tazminat talepleri ise reddedilmiştir. Karar, kadın tarafından her iki boşanma davası yönünden; erkek tarafından ise velâyet ve iştirak nafakaları yönünden istinaf edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda, tarafların istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir. Hüküm, yukarıda gösterilen şekilde davacı-davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmiştir.

4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Mahkemece kadının sebepsiz evi terkettiği ve ev eşyalarını erkekten habersiz aldığı gerekçesi ile tamamen kusurlu olduğu ve evlilik birliğinin sarsıldığı belirtilmiş ise de davalı-davacı erkeğin terk hukuki sebebine dayalı bir davasıda bulunmamaktadır. Davacı-davalı kadının kendisine ve ortak çocuğa ait bir kısım kişisel eşyalarını alarak aile konutundan ayrılması kendisine kusur olarak yüklenemez. Kadının başkaca kusurlu bir davranışı da ispat edilememiştir. Hal böyle iken erkeğin davasının da ispat edilemediğinden reddi gerekirken delillerin takdirinde hataya düşülerek yetersiz gerekçe ile boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırı görülmüş, bozmayı gerektirmiştir.

KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Yukarıda belirtildiği üzere Bölge Adliye Mahkemesi kararının erkeğin davasının kabulü yönünden verilen hükmünün KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi hükmünün BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,

2.Yukarıda (1) numaralı paragrafta belirtildiği davacı-davalı kadın vekilinin asıl davanın (kadının davası) reddine yönelik temyiz itirazlarının reddi ile üzere temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının kadının davasının reddi yönünden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan harcın istek halinde yatırana geri verilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

10.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.