Logo

2. Hukuk Dairesi2024/2654 E. 2024/2856 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kesinleşen yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenip incelenmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Bozma kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı gözetilerek temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/855 E., 2023/1261 K.

KARAR : Vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma ve tazminat davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının vekâlet ücreti yönünden bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan yönlerden onanmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; karşı davada kendisini vekil ile temsil ettiren davacı karşı davalı kadın lehine vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalı karşı davacının kadına fiziksel şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini, çalışmadığını, birlik görevlerini yerine getirmediğini, çocuklarıyla ilgilenmediğini, kadını tehdit ettiğini belirterek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin anneye tevdiine, çocuklar yararına 500,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadın yararına 700,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 15.000,00 TL maddî ve 15.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı karşı davacı erkek vekili, cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının, erkeğe hakaret ettiğini, intihar eden kardeşlerinin ölümünden erkeği sorumlu tuttuğunu, ailesinin yönlendirmesiyle sürekli evi terk ettiğini, kocaya ve ortak çocuklara şiddet uyguladığını, birlik görevlerini yerine getirmediğini ileri sürerek kadının davasının reddine, ortak çocukların velâyetinin babaya tevdiine, 20.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 08.09.2021 tarihli ve 2020/262 Esas, 2021/266 Karar sayılı kararıyla; kadının, erkeğin kusurlu davranışını ispat edemediği; sıklıkla evi terk eden ve kardeşlerinin ölümünden kocayı sorumlu tutan kadının boşanmanın sebebini oluşturan olaylarda tam kusurlu olduğu gerekçesiyle kadının boşanma davasının reddine, erkeğin karşı davasının kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin babaya tevdiine, çocuklar ile anne arasında kişisel ilişki tesisine, erkeğin manevî tazminat isteminin reddine,erkek yararına yasal faiziyle birlikte 5.000,00 TL maddî tazminata karar vermiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı karşı davalı kadın vekili kendi davasının reddi, kusur belirlemesi, nafakaların ve tazminatların reddi, erkeğin davasının kabulü, erkek yararına maddî tazminata hükmedilmesi ve velâyetler yönlerinden; davalı karşı davacı erkek vekili, manevî tazminat talebinin reddi ile lehine hükmedilen maddî tazminatın miktarı yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 04.11.2022 tarihli ve 2022/180 Esas, 2022/1030 Karar sayılı kararıyla; kadın tarafından, erkeğe atfedilen vakıaların ispat edilemediği, bu durumda kadının asıl boşanma davasının reddi usul ve yasaya uygun olduğu, erkeğin ise karşı davasında boşanma istemi bulunmayıp, karşı dava; mühhasıran maddî ve manevî tazminat ile velâyet istemine ilişkin olduğu bu husus gözetilmeden erkeğin boşanma talebi varmış gibi karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer’ilerine karar verilmesinin doğru olmadığı, ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hükmün bu bölümünün, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm tesis edildiği, açıklanan sebeplerle, kadın vekilinin karşı davanın kabulüne yönelik istinaf isteminin kabulüne, bu yönden yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karşı davanın reddine, karşı davada harç ve yargılama giderlerinin erkek üzerinde bırakılmasına, erkeğin reddedilen maddî ve manevî tazminat talepleri üzerinden kadın yararına ayrı ayrı vekâlet ücretine hükmedilmesine, erkeğin tüm, kadının sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı karşı davacı erkek vekili kendi davasının reddi, vekâlet ücreti, kusur belirlemesi, maddî ve manevî tazminat yönlerinden temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 20.06.2023 tarihli 2023/578 Esas 2023/3403 Karar sayılı ilamı ile; erkeğin davası her ne kadar bağımsız maddî ve manevî tazminat davası olsa da, kadının boşanma davasının ferisi niteliğinde talepler olduğu, buna göre; kadın tarafından açılan boşanma davasının reddedilmesi ile erkeğin karşı davasındaki taleplerin istenebilir olmaktan çıktığı gözetildiğinde, kadın yararına, maddî ve manevî tazminatların reddi sebebiyle vekâlet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığı gerekçesi ile kararın vekâlet ücreti yönünden bozulmasına, davalı karşı davacı erkeğin diğer temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin onanmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; erkeğin davası her ne kadar bağımsız maddî ve manevî tazminat davası olsa da, bu taleplerin kadının boşanma davasının ferisi niteliğinde olduğu, buna göre; kadın tarafından açılan boşanma davasının reddedilmesi ile erkeğin karşı davasındaki taleplerin istenebilir olmaktan çıktığı gerekçesi ile karşı davada kendisini vekil ile temsil ettiren davacı karşı davalı kadın lehine vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, bozma kapsamı dışında kalarak kesinleşen hususlarda yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı karşı davacı erkek vekili; davasının reddi, kusur belirlemesi, maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddi yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kesinleşen yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenip incelenmeyeceğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun`un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı-karşı davacı erkek vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının davalı- karşı davacı erkeğe yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 25.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.