"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
SAYISI : 2022/124 E., 2022/267 K.
Taraflar arasındaki altsoyun denkleştirme alacağı davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece davacılar vekilinin tüm temyiz itirazının reddine, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile vekâlet ücreti yönünden düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Birkısım davacılar vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; Muris ...'in terekesine şahsen yapmış oldukları katkılar nedeniyle hak etmiş olduğu 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 641 inci maddesinin ikinci fıkrasından kaynaklanan fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla 200.000,00 TL tazminat alacaklarının terekeden yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; davacıların terekeye dahil tüm malvarlığını yaklaşık elli yıldır müteveffa ile birlikte kullandıklarını, murise ait taşınmazların fındıklarının tamamını 20 seneden fazla zamandan beri .... ve çocuklarının kullandığını, parasını aldıklarını, asıl alacaklıların davalılar olduğunu, davacıların haksız ve kötüniyetli olduğunu, murisin sağlığındaki mallarına ek bir mal alınmadığını, köydeki malların murisin babası ....'den intikal ettiğini, şehirde de .... ile ortak fabrika yapıldığını çocuklarının fabrika yapımında hiçbir katkısı bulunmadığını, ....'nin babası olan muristen vekâletname alarak Fiskobirlik'ten alınan ve bankadaki paraların tamamına el koyduğunu murise vermediğini, murisin mallarının belli olduğunu, köydeki ve şehirdeki mallarının halen durduğunu, murisin mirasçılarına intikal eden köydeki mülklerin tamamen murisin babası ....'den intikal ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 10.09.2014 tarihli kararı ile davanın kısmen kabul, kısmen reddine, dava konusu taşınmazlardan ... Köyü ... Mevkii, 187 ada 1 parsel sayılı taşınmaza ilişkin, davacılardan ... ve ... .'nin eşit oranda 4721 sayılı Kanun'un 370 ve 371 inci maddeleri gereğince 10.500,00 TL katkısının ve alacağının bulunduğunun tespitine, dava konusu taşınmazlardan .... Köyü ... Mevkii, 106 ada 11 parsel sayılı taşınmaza ilişkin, davacılardan ....'nin 4721 sayılı Kanun'un 370 ve 371 maddeleri gereğince 161.400,00 TL katkısının ve alacağının bulunduğunun tespitine, dava konusu taşınmazlardan ... Köyü ... Mevkii, 179 ada 9 parsel sayılı taşınmaza ilişkin, davacılardan .... ve ....'nin eşit oranda 4721 sayılı Kanun'un 370 ve 371 maddeleri gereğince 3.080,00 TL katkısının ve alacağının bulunduğunun tespitine, davacıların ... Mahallesi ... Caddesi 236 ada 2 parseldeki taşınmaza ilişkin katkı ve iyileştirmelerinin kanıtlanamaması sebebi ile bu taşınmaza ilişkin talebin reddine, davacıların yukarıda belirtilen taşınmazlara ilişkin kabul edilen katkıları ve alacakları dışındaki sair taleplerinin reddine, davacıların yukarıda belirtilen taşınmazlara ilişkin katkı ve alacaklarına ilişkin kabul edilen bedellere yönelik faiz taleplerinin reddine, davacılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi (AAÜT) uyarınca hesaplanan 15.698,80 TL 'nin davalılardan alınarak davacılara ödenmesine, davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.002,40 TL vekâlet ücretinin davacılardan alınarak davalılara verilmesine karar verilmiştir
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacılar vekilince, sadece binalar hakkında değerlerin hesaplandığı, fındık bahçelerine yapılan bakımın dikkate alınmadığı ayrıca merhumun şahsına yapılan bakımın da tazminatı gerektirdiği belirtilerek bu yönlerden, davalılar vekili tarafından ise davanın kabul edilen kısmı yönünden temyiz isteminde bulunulmuştur.
2. Dairemizin 27.09.2021 tarihli ilamında, davacılar ve murislerinin emeklerini ve gelirlerini tümüyle aileye, başka bir ifade ile kök muris terekesine özgüledikleri iddiasının ispat olunamadığı, davacı yanca ileri sürülen ve Mahkemece karara gerekçe yapılan olguların da 4721 sayılı Kanun'un 370 inci ve 371 inci maddesinde öngörülen denkleştirme talebine dayanak teşkil etmeyeceği, bu itibarla davacıların 4721 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinde öngörülen "Altsoyun denkleştirme alacağı" davasının şartlarının gerçekleşmediği gözetilerek davanın tümü ile reddine karar verilmesi gerektiğinden bahisle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
3. Bozma ilamına karşı davacılar vekilleri tarafından yapılan karar düzeltme istemi, Dairemiz 10.02.2022 tarihli kararı ile reddedilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla bozma ilamına uyulmakla davacıların 4721 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinde öngörülen "Altsoyun denkleştirme alacağı" davasının şartlarının gerçekleşmediği gözetilerek davanın reddine ve davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13 üncü maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca 5.100,00 TL vekâlet ücretinin davacılardan alınarak davalılara verilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Dairenin 09.11.2023 tarihli ve 2023/5987 Esas, 2023/5357 Karar sayılı kararıyla, Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, Mahkemece bozmaya uygun işlem ve araştırma yapılmış olduğu, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ve bozma kapsamı dışında kalarak kesinleşen yönlerin yeniden incelenmesinin hukuken mümkün bulunmadığı gerekçesiyle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddine, davalılar yönünden temyiz itirazlarının kabulü ile vekâlet ücreti yönünden düzelterek onama kararı verilmiştir.
VI. KARAR DÜZELTME
A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran
Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
B. Karar Düzeltme Sebepleri
Davacılar ..., ..., ... ..., ... vekili kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek hükmün tamamı yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava altsoyun denkleştirme alacağı istemine ilişkin olup uyuşmazlık, davanın reddine karar verilmesinin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 6 ncı, 370 inci ve 371 inci maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devamı olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeler Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci, 438 inci maddesinin yedinci fıkrası, 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası hükümleri.
3. Değerlendirme
1. Yargıtay kararının düzeltilmesi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle düzelterek onanmış olup, temyiz ilamında yer alan açıklamalara göre karar düzeltme istemi 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Karar düzeltme talebinin REDDDİNE,
1086 sayılı Kanun 442/son ve 4421 sayılı Kanunun 2 ve 4/b-1 maddeleri delaletiyle takdiren 1.470.00 TL para ceza ile 891.50 TL karar düzeltme ret harcının düzeltme isteyenden tahsiline,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,23.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.