"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1149 E., 2023/1001 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kütahya 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/518 E., 2022/170 K.
Taraflar arasındaki tanıma beyanının tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin tanıma beyanı dilekçesinde de belirtildiği üzere, müvekkilinin davalı ... ile olan birlikteliğinden ... isimli çocukları olduğunu, davalı ...'in bu durumu nüfusa bildirmediği için aralarında soybağı kurulmadığını, müvekkilinin ...'ı çocuğu olarak tanıdığını, gerekli görülürse DNA testi yapılabileceğini iddia ederek tanıma beyanının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı, cevap dilekçesi vermemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı ile davalının evlilik dışı birlikteliklerinden davalının nüfusuna kayıtlı 01.01.2021 doğumlu ... adında bir çocuğun dünyaya geldiği, küçük ...'nın davacının çocuğu olduğuna dair davalı tarafından nüfusa tescil sırasında beyanda bulunulmadığından davacının nüfus kaydına geçmediği ve dolayısıyla küçük ... ile davacı arasında herhangi bir soy bağının kurulmadığı, davalının dosya içerisinde bulunan evlilik dışı doğan çocuğun tanıma beyanı başlıklı 13.07.2021 tarihli imzalı beyanının bulunduğu, dolayısıyla davacı ...'in davalının nüfusunda kayıtlı bebek ...'yı tanıdığını kabul ettiği, ancak bu beyanın davalı tarafından rıza beyanında bulunulmadığından nüfus idaresi tarafından kabul edilmediği, bu nedenle davacının işbu davayı açarak müvekkilinin tanıma beyanının tespitine karar verilmesini talep ettiği, davalının yargılama sırasında davacının bu tanıma beyanını ve dolayısıyla davayı kabul ettiği, her ne kadar davalı DNA incelemesi yapılamasını istemiş ise de davanın niteliği gereği ve davalı tarafın tanımanın iptalini talep edebileceği dikkate alındığında DNA incelemesinin yapılmasının uygun olmadığı kanaatine varıldığı, bu hali ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 295 inci maddesi koşullarının gerçekleştiği gerekçesi ile davanın kabulüne, ...'in, ...'ı çocuğu olarak tanıdığının tespitine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili, DNA testi yapılmadan karar verilemeyeceğini, davanın reddi gerektiğini, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun gerekçesi ile başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili, istinaf dilekçesini tekrar etmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, tanıma beyanının tespiti istemine ilişkin olup, uyuşmazlık, davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, tanıma beyanının tespiti davasında DNA testi yapılmasının yasal olarak zorunlu olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 295 inci maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,14.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.