Logo

2. Hukuk Dairesi2024/521 E. 2024/1991 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Evlilik dışı doğan çocuk ile baba arasında kişisel ilişki kurulup kurulmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, davalı annenin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü iddiaların kararı bozmaya yeterli olmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/2504 E., 2023/2553 K.

DAVA TARİHİ : 30.06.2022

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/493 E., 2023/528 K.

Taraflar arasındaki çocukla kişisel ilişki düzenlenmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların ortak çocukları ile davalı baba arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir.

Kararın davalı anne vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı anne vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; evlilik dışı birlikteliklerinden 27.06.2012 tarihinde doğan Muhammet Ali'yi 29.06.2012 tanıdığı ve nüfusuna kayıt ettirdiğini, çocuğun annesi ile birlikte kaldığını, müvekkilinin oğlu ile görüşmesine , telefon ile iletişim kurmasına davalı annenin mani olduğunu iddia ederek; ortak çocuk ile baba arasında yatılı olmayacak şekilde kişisel ilişki kurulmasını talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı anneye dava dilekçesi ve ekleri gönderilmesine rağmen davalı dava dilekçesine karşı beyanda bulunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosya kapsamında mevcut tüm bilgi ve belgelerin incelenip değerlendirilmesi sonucunda tarafların gayrı resmi birlikteliklerinden 27.06.2012 tarihinde ...'ın dünyaya geldiği, çocuğun velâyetinin kanunen annesinde olduğu, davacı babanın çocuğu ile kişisel ilişki kurulmasını talep ettiği, heyet raporunda çocuğun sağlıklı gelişiminin her iki ebeveyne de bağlı olduğunu baba ile çocuk arasında şahsi ilişki kurulmasının çocuğun yararına olacağı baba ile çocuk arasında kurulacak şimdilik yatısız olacak şekilde kurulması yönünde kanaat bildirdiği, ortak çocuğun babası ile görüşmek istemediği, çocuğun gelişim çağında olduğu ve bu süreçte babasıyla vakit geçirmesinin çocuğun üstün menfaatine uygun düşeceği, daha önce baba ile çocuk arasında kurulmuş sağlıklı bir baba evlat ilişkisinin olmadığı, kişisel ilişki kurulmadığında çocuk ile baba arasındaki bağın kopabileceği veya önemli ölçüde zedeleneceği de göz önünde bulundurularak, en son uzman heyetten alınan sosyal inceleme raporu doğrultusunda yatılı olmayacak şekilde kişisel ilişki tesisinin çocuğun üstün menfaatine uygun düşeceği gerekçesiyle; davanın kabulü ile Küçük Muhammed Ali ve baba arasında "Her ayın 2. ve 4. Pazar günleri saat 14:00'te teslim alıp aynı gün saat: 16:00'da teslim etmek suretiyle " şeklinde kişisel ilişki tesisine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı anne istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı anne istinaf dilekçesinde özetle; davacı babanın kendi çocuğu için soybağının reddi davası açtığını davanın reddine karar verildikten sonra çocukla müvekkilinin çabası ile görüştüklerini, çocuğun yanında çocuğun beyanıyla da sabit olduğu üzere uygunsuz davranışlarının olduğunu, çocukla görüşmek istemesinin dışında amacının müvekkilini zor durumda bırakma çabasında olduğunu belirterek; davanın tamamı yönünden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacı erkeğin uyuşturucu kullandığının ve sadakatsiz yaşam sürdüğününü ispatlanamaması, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile, istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı anne temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı anne temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek ve kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, evlilik dışı doğan çocuk ile davacı baba arasında kişisel ilişki kurulmasının çocukların üstün yararına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4 üncü, 182 nci ve 324 üncü maddeleri. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 3 üncü maddesi, 9 uncu maddesinin üçüncü fıkrası ve 12 nci maddesi. Çocuk Haklarının Kullanılmasına Dair Avrupa Sözleşmesi'nin 3 üncü, 4 üncü ve 6 ncı maddeleri. Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi'nin 4 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı anne vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.