"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
SAYISI : 2024/414 E., 2024/519 K.
KARAR : Bozmaya uyularak hüküm tesisi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi kararının esastan ret kararının ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; erkek yararına maddî ve manevî tazminata, kadın aleyhine vekâlet ücretine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davacı- karşı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı- karşı davalı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; erkeğin kadına karşı her zaman çok ilgisiz davrandığını, sürekli olarak hakaret ettiğini ve sıklıkla fiziksel şiddet uyguladığını, kadını istemediğini söylediğini, kadının çocuğunun olmasını istediğini ve bunun için tedavi görmesi gerektiğini fakat tüm ısrarlara rağmen ne eşi ne de eşinin ailesine buna imkan sağlamadıklarını ve izin vermediklerini, erkeğin ailesinin evlilik birliğine çok müdahale ettiklerini, birlikte yaşadıkları için kadına fiziksel ve duygusal her türlü şiddette bulunduklarını, kadının evlilik birliği içerisinde bu evde yaşadığı ve geçirdiği günlerden dolayı psikolojik sorunlar yaşamaya başladığını, erkeğin kardeşinin saygısız davranıp hakaret ettiğini, kayın pederinin kadına sürekli ev işi yaptırdığını, görümcesinin de karıştığını, ailesinin şiddet ve hakaretine erkeğin sessiz kaldığını, erkeğin kazandığı maaşını babasına verdiğini, kadının kişisel ihtiyaçlarını karşılamadıklarını, en son olayda erkeğin kadını yine darp edip evden gönderdiğini iddia ederek, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (4721 sayılı Kanun)'nun 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın için aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, yasal faizi ile birlikte 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- karşı davacı erkek cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının sebepsiz yere aniden sinirlenip avazı çıktığı kadar bağırdığını, küfür ve hakaret ettiğini, kendine geldikten sonra da elimde değil istemeden yapıyorum dediğini, kadının kendisine ait bir bıçağı olduğunu, iç çamaşırları kestiğini, parçaladığını, bir keresinde bu bıçağı eline alıp kayın validesinin üzerine yürüdüğünü, sinirlendiği zaman tehditlerde bulunduğunu, kadının kolunda jilet izlerinin olduğunu, kadının psikolojik sorunlarının olduğunu, gece yatağı ıslatma rahatsızlığının evlenmeden önce kadında mevcut olduğunu ve gizlediğini, tedavi olmaktan kaçındığını, kadının kendi öz bakımına ve evinin temizliğine gerekli ve yeterli özeni göstermediğini, erkeğin yüzüne sevmediğini ve evlendiğine pişman olduğunu, liseden arkadaşını sevdiğini söylediğini, eve gelen yiyecekleri çöpe veya 12. kattan aşağı attığını, evin yemek ve temizlik işlerini yapmadığını, erkeğin telefonunu kırdığını, misafirliğe gittiklerinde habersiz başkalarının eşyalarını aldığını, yabancı erkeklerle konuştuğunu iddia ederek, asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (4721 sayılı Kanun)'nun 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, erkek yararına yasal faizi ile birlikte 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tüm dosya kapsamı, taraf ve tanık beyanları ile birlikte değerlendirildiğinde; davalı- karşı davacı erkeğin eşine karşı ilgisiz davrandığı, çocuk sahibi olmak için tedavi olma konusunda eşine destek olmadığı, kız kardeşinin kadına yönelik olumsuz davranışlarına müdahale etmeyerek sessiz kaldığı, maaşını babasına verdiği, evin ihtiyaçlarının babası tarafından karşılandığı, davacı karşı davalı kadının ise eşine " ben seni sevmiyorum, Allah belanı versin, keşke seni tanımasaydım, pişmanım" dediği, boşanmak istediğini söylediği, eşine hakaret ettiği, "seni vurdururum" diyerek tehdit ettiği, onu istemediğini dile getirdiği, giyimini eleştirdiği, geceleri alt ıslatma sorunu olmasına rağmen tedaviden kaçındığı, güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, kendine zarar vermekle tehdit ettiği, ev işlerine yardım etmediği, "bıktım sizden " dediği, misafir olarak gittiği evlerden sahibinin izni olmadan eşyaları alıp eve getirdiği, son olayda eşinin dışarı çıkmasına izin vermediği bu şekilde tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı, evlilik birliğinin sona ermesinde davacı karşı davalı kadının ağır kusurlu olduğu, davalı karşı davacı erkeğin ise az kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl ve karşı boşanma davasının ayrı ayrı kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun'un) 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, kadın lehine ara karar ile hükmedilen tedbir nafakasının tahsilde tekerrrüre esas olmamak kaydıyla karar tarihi olan 02.02.2023 tarihine kadar aynen devamına, karar tarihinden itibaren karar kesinleşinceye kadar aylık 800,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine, davacı- karşı davalının yasal şartları oluşmayan yoksulluk nafakası talebi ile maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, erkek yararına yasal faizi ile birlikte 25.000,00 TL maddî ve 25.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 04.05.2023 tarih, 2023/830 Esas, 2023/815 Karara sayılı kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile hükme karşı taraf vekillerinin istinaf taleplerinin ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı- karşı davalı kadın vekili tarafından kusur belirlemesi, kabul edilen maddî ve manevî tazminat, reddedilen maddî ve manevî tazminat, karşı davanın kabulü, reddedilen yoksulluk nafakası yönlerinden, davalı- karşı davacı erkek vekili tarafından kusur belirlemesi, asıl davanın kabulü, tedbir nafakası ve miktarı ile tazminat miktarları yönlerinden temyiz isteminde bulunulmuştur.
2.Dairemiz 19.03.2024 tarihli ve 2023/5376 Esas, 2024/1895 Karar sayılı kararı ile; tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı erkek yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminatın fazla olduğu gerekçesi ile temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının, erkek için hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarları yönünden ortadan kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının, maddî ve manevî tazminat miktarları yönünden davacı- karşı davalı kadın yararına bozulmasına, erkek vekilinin tüm, kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile kararın bozmanın kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin onanmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma ilamına uyulmakla, hükmün erkek lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat dışındaki maddeler yönünden kesinleşmiş olduğu görülmekle bu hususlarda karar verilmesine yer olmadığına, erkek yararına 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminatın kararın kesinleşmesinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte kadından alınarak erkeğe verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, erkek yararına 17.900,00 TL avukatlık ücretinin davacı- karşı davalı kadından alınarak davalı karşı davacı erkeğe verilmesine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı- karşı davalı kadın vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı- karşı davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükmedilen tazminat miktarlarının fahiş olduğunu, ayrıca kadının usulü kazanılmış hakkı olan yargılama giderlerinden vekâlet ücretinin de hukuka aykırı şekilde kadın aleyhine arttırıldığını belirterek, kadın aleyhine hükmedilen tazminat miktarları ile bozma sonrası aleyhe hükmedilen vekâlet ücreti yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında ağır kusurlu kadın aleyhine hükmedilen tazminat miktarlarının hakkaniyete ve dosya kapsamına uygun olup olmadığı, bozma sonrası kadın aleyhine hükmedilen vekâlet ücretinin usul ve yasaya uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 66 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası,6100 sayılı Hukuk Muhakemelere Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 323 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 371 inci maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3.Değerlendirme
1.Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ait temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına göre davacı-karşı davalı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2.Davalı- karşı davacı erkeğin boşanma davasının kabulü sebebiyle mahkemece verilen ilk hükümde davalı-karşı davacı erkek yararına hükmolunan vekâlet ücretinin kesinleştiği, bozmaya uymadan sonra İlk Derece Mahkemesi'nce boşanmanın fer'îleri yönünden ayrıca vekâlet ücretine hükmedilemeyeceği dikkate alınmaksızın davalı-karşı davacı erkek yararına yeniden vekâlet ücretine hükmolunması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. Ne var ki bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davacı- karşı davalı kadın vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,
2.Davacı- karşı davalı kadın vekilinin İlk Derece Mahkemesi kararının aleyhe vekâlet ücretine yönelik temyiz itirazının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (6) numaralı ''6100 sayılı HMK 329, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu madde 169 ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdiren 17.900,00 TL avukatlık ücretinin davacı- karşı davalıdan alınarak davalı- karşı davacıya verilmesine'' bendinin tamamen çıkartılması suretiyle temyize konu kararın DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine,
23.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.