"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3645 E., 2023/1041 K.
DAVA TARİHİ : 10.12.2021
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/762 E., 2022/353 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; davalı tarafından işletilen ... Tarım İşletmesinde yetiştirilen ... adlı elit statüsündeki yarış tayının davalı tarafından 12.10.2021 tarihinde ihale yolu ile satışa sunulduğunu, ihale sonucunda tayı satın aldığını, ancak tayı teslim aldıktan sonra yapılan muayene sonucunda tayın ayağında
yara ve şişlik olduğunun tespit edildiğini, tayın durumunu 01.11.2021 tarihli dilekçe ile davalıya bildirerek sözleşmenin feshi ile ödediği bedelin iadesini ve tayın geri alınmasını istediğini, alınan uzman raporu ile tayın sol ön ayağında %80 oranında kesik olduğunun ve kesik nedeniyle atın performansının olumsuz yönde etkileneceğinin tespit edildiğini ileri sürerek, satış sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti ile tayın davalıya iadesine, davalıya ödenen KDV dahil satış bedeli ile yapılan masraflar karşılığı şimdilik 356.542,00 TL'nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsilini istemiş, 20.09.2022 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 367.928,33 TL'ye yükseltmiştir.
II. CEVAP
Davalılar; ihale sonrası 15.10.2017 tarihinde tayın davacıya teslim edildiğini, davacının teslimden 17 gün sonra 01.11.2021 tarihli dilekçe ile atın ayağında tespit edilen sorun nedeniyle sözleşmenin feshi ile ödediği bedellerin iadesini istediğini, ihale öncesinde, atın locada şaha kalkarak ayağını havalandırma penceresi camına çarpması nedeniyle atın sol ön ayak bileğinde kesi oluştuğunu, kaza nedeniyle 25.09.2021 tarihinde atın ... Veliefendi ... At Hastanesinde muayene ettirilerek tedavisine başlandığını, ihale şartnamesine göre satıştan 7 gün önce müşterilerin atları localarından çıkararak incelediğini, bu sırada tayın ayağının bandajlı olduğunu, davacının şartname hükümlerini kabul ederek atın durumunu bilerek atı satın aldığını, sürecin dürüst ve şeffaf şekilde yürütüldüğünü, ayıp bildiriminin yasal süresi içinde yapılmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı tarafça ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı; dava konusu tayın satışının yapıldığı 12.10.2021 tarihli ihale sırasında tayın daha önce kaza geçirdiği ile ilgili olarak katılımcılara detaylı bilgi verilmediğini, ihaleden sonra yapılan muayeneler sonucunda tayın sol ön ayak bilek (bukağılık) bölgesinde kesi yarası izi ve kesinin altında kalın bağ doku kalınlaşması olduğunun görüldüğünü, alınan diğer raporlar üzerine 01.11.2021 tarihli dilekçe ile davalıyı bilgilendirerek satış sözleşmesinin feshi ile satış bedelinin iadesi ve zararının tazminini istediğini, atta bulunan ayıbın basit bir inceleme ile anlaşılabilecek açık ayıp niteliğinde olmadığını, gizli ayıpta ihbar süresinin öğrenme tarihinden itibaren başladığını, ayıp ihbarının süresi içinde yapıldığını, bilirkişi raporları ile atın ayağındaki hasarın performansını etkileyecek nitelikte olduğunun tespit edildiğini, hayvan satışında satıcının ağır kusuru bulunması halinde, hayvandaki ayıbı üstlenip üstlenmediğine ve ayıbın süresi içinde bildirilip bildirilmediğine bakılmaksızın sorumluluğun doğacağını ileri sürerek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemişlerdir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu tayın, at yarışına uygun olmayacak şekilde sol ön ayak bileğinden sakat olarak davacıya satılması nedeniyle satış
amacına aykırı kalıcı sakatlığı bulunan atın ayıplı mal niteliğinde olduğunu, davalı satıcının, ayıba karşı tekeffül borcu nedeniyle davacı alıcıya karşı ayıpların varlığını bilmese dahi maldaki ayıptan sorumlu olduğunu, atın tesliminden sonra atta tespit edilen sakatlığın malın esaslı unsuruna ilişkin gizli ayıp niteliğinde olduğunu, davacı alıcının 30.10.2021 tarihinde atta bulunduğunu kesin olarak tespit ettiği gizli ayıbı sözleşmede tayin edilen süre içinde olmak üzere 01.11.2021 tarihinde davalıya bildirerek süresinde ayıp ihbarında bulunduğunu, atta bulunan ayıbın atın satış ve alış amacını ve attan beklenen faydayı ortadan kaldırdığı, davacının ayıplı atı kabul etmeye ve kullanmaya zorlanamayacağı gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne, ... adlı ... tayı satışına ilişkin olarak yapılan 15.10.2021 tarihli satış sözleşmesinin feshine, dava konusu toplam 367.928,33-TL alacağın 356.538,38 TL'sinin 16.11.2021 temerrüt tarihinden, 11.389,95 TL'sinin ise 20.09.2022 ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, dava konusu ... adlı ... tayının bulunduğu hal itibarıyla davacı tarafından davalıya iade edilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı; davanın irade sakatlığı hallerinden hile iddiasına dayanmakta olduğunu, taleple bağlılık ilkesine aykırı olarak ayıba karşı tekeffül hükümlerinin değerlendirilmiş olmasının hatalı olduğunu, dava konusu tayın 20.9.2021 tarihinde dava konusu satışın yapılacağı alana getirildiğini, ilk gün sakatlandığını, 25.9.2021 tarihinde hemen tedaviye başlandığını, tedavi süreci sonrasında 12.10.2021 tarihinde satışa sunulduğunu, satış esnasında bu sürecin aleni olarak bilindiğini bu nedenle ayıbın gizli ayıp olarak kabul edilemeyeceğini, şartnamenin 9-e ve f maddelerinin açık olduğunu, ihbar yükümlülüklerini süresi içerisinde yerine getirmeyen davacının talebinin dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, kendisine atfedilecek bir kusur bulunmadığını ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, yarış atı niteliğindeki tayın satışından kaynaklanan ayıba karşı tekeffül hükümleri kapsamında sözleşmenin feshi, satış bedelinin ve atın iadesi ile uğranılan zararın tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (6102 sayılı Kanun) 23 üncü maddesinin (c) bendi; "Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanunu'nun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanır."
2. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 223 üncü maddesi; "Alıcı, devraldığı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkân bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır.
Alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak, satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması hâlinde, bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa, hemen satıcıya bildirilmelidir; bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul edilmiş sayılır"
3. 6098 sayılı Kanunu'nun 219 uncu maddesi; "Satıcı alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi nitelik ve niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur. Satıcı bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur."
2. Aynı kanun'un 227 nci maddesi; "Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir: 1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme. 2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme. 3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme. 4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme. Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır. Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir. Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir. Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir "
3. Değerlendirme
Temyizen incelenen kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle 02.09.2022 havale tarihli bilirkişi raporunda dava konusu ihale yapılmadan önce anılan atın sol ön ayağının muhtelif yerlerinden çekilen 4 adet röntgen görüntülerinin müşterilerin incelemesine sunulduğu ancak bu görüntülerde sadece yara hattı ve bukağılık bölgesinde ödem fark edilmekte olduğu, söz konusu sakatlığın ise yumuşak doku (tendon) hasarı olması nedeniyle ancak detaylı ultrason ve MR tetikleri sonucunda tespit edilerek tam teşhis konulabileceğinin belirtilmiş olması, bahse konu MR çekiminin ise 30.10.2021 tarihinde yapılmış olması karşısında; ayıbın gizli ayıp olduğu ve 01.11.2021 tarihinde yapılan ayıp ihbarının süresinde olduğu anlaşılmakla, davalının temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.