"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki kredi kartından kaynaklanan alacağın tahsili için yapılan takibe vaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davalı borçlunun kredi kartı borcu ödeme işleminde müşteriye iade edilen tutarın hatalı olarak muhasebeleştirilerek müşteri kartına geçtiğini, bunun kart limitinin artmasına neden olduğunu, bahsedilen sistemsel sorundan yararlanan davalının kredi kartında 416.137,00 TL limit yarattığını, yaratılan bu limitin tamamını muhtelif alışveriş işlemlerinde harcadığını, kredi kartının son ödeme tarihi olan 12.06.2017 tarihinde müşteri ile görüşülerek borcun ödenmesinin talep edildiğini, ancak borçlunun ödeme yapmayacağını beyan etmesi üzerine 13.06.2017 tarihinde kredi kartının kullanıma kapatıldığını, takiben davalı aleyhinde icra takibi başlatıldığını, borçlunun itirazı üzerine icra takibin durdurulduğunu ve takibin devamı için bu davanın açıldığını belirterek müvekkil bankanın davalıdan 406.159,61 TL alacaklı olduğuna, bu borcun hesap edilecek faizi ve tüm fer’ileri ile birlikte ödenmesine, belirtilen tutar üzerinden itiraz edilen takibin devamına ve davalının alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; "banka sisteminde yazılım kaynaklı hata olduğu, bu hata nedeniyle davalının limitinin üzerinde harcama yapmasına izin verildiği, davacı bankanın 02.06.2017 hesap kesim tarihi itibarıyla davalıya 12.06.2017 tarihine kadar ödenmesi gereken asgari tutar olarak 402.659,61 TL’yi ve toplam tutar olarak 406.159,61 TL’yi hesap özeti ile bildirdiği, davalının da son ödeme tarihine kadar herhangi bir ödeme yapmadığı anlaşılmakla, hüküm kurmaya ve denetime elverişli bilirkişi raporundaki hesaplamalar da dikkate alınarak davalı borçlunun Ankara 23. İcra Müdürlüğünün 2017/13806 Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın 406.159,61 TL asıl alacak üzerinden iptalinin gerektiği, toplam alacağın 406.159,61 TL olan asıl alacak kısmına takip tarihi olan 12.07.2017 tarihinden tahsiline kadar geçen günler için yıllık %18,00 temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisiyle birlikte hesaplanan tutarın ödenmesi gerektiği ve alacak likid olduğundan icra inkar tazminatına hükmedilerek" gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; davacı bankanın bilgisayar sistemlerinde mevcut bir yazılım hatası nedeniyle kredi kartı limitinin yükseltildiğini, davalının kredi kartının 2017 yılı Haziran ayında kullanıma kapatıldığını, bu tarihe kadar olan tüm kredi kartı borcunun ödendiğini, kredi kartı borcunun arka arkaya iki taksitinin ödenmemesi koşulunun gerçekleşmediğini, davacı tarafından davalıya ihtarname gönderilmediğini ve muacceliyetin oluşmadığını ileri sürerek istinaf talebinde bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; "Davacı tarafından kredi kartı borcuna ilişkin olarak, davalıya hesap kat ihtarının gönderilmediği, ancak, 02/06/2017 tarihli hesap özeti ile dönem borcunun ve asgari ödeme ödeme tutarının bildirildiği, davalı tarafından ise kredi kartı borcunu ilişkin ödeme yapılmadığı, davacı banka tarafından, kredi kartının, 13/06/2017 tarihinde kullanıma kapatıldığı, bu suretle kredi kartı hesabının kat edildiği, davacı bankanın tüm kredi kartı borcunun ödenmesini talep edebileceği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında, davalı tarafından, davacı bankaya ait kredi kartının kullanıldığına, kredi kartı limitinin davalı tarafından yapılan bankacılık işlemleri neticesinde artırıldığına ve davalı tarafından, artırılan limit dahilinde, kredi kartı ile harcamalar yapıldığına, kredi kartı borcunun, davacı banka tarafından hesap özeti ile davalıya bildirildiğine ve davalı tarafından, hesap özetinde belirtilen borç miktarının ödenmediğine ilişkin ihtilaf bulunmadığı gözetildiğinde, mahkemece yapılan yargılama sırasında, dava konusu kredi kartı sözleşmesine ilişkin tüm banka kayıtları getirtilerek alınan bilirkişi raporu ile davalı tarafından ödenmediği belirlenen miktar esas alınmak sureti ile davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamıştır.
Bununla birlikte, kredi kartı borcu yönünden 5464 Sayılı Kanun gereğince belirlenen akdi ve temerrüt faizi oranları kullanılmak suretiyle bilirkişi tarafından belirlenen borç miktarı yerine BK'nın 88. ve 120. maddeleri gereğince belirlenen faiz oranları esas alınmak sureti ile yapılan hesaplamaya itibar edilerek karar verilmiş ise de mahkemece verilen kararın yalnızca davalı tarafından istinaf edildiği gözetilmek sureti ile bu hususa değinilmekle yetinilmiştir." gerekçeleriyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf sebeplerini tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kredi kartından kaynaklanan alacağın tahsili için yapılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun itirazın iptali kenar başlıklı 67 nci maddesi.
2. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 22.11.2022 tarihli ve E. 2021/(19)11-973, K. 2022/1556 sayılı kararı
3. Değerlendirme
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 22.11.2022 tarihli ve E. 2021/(19)11-973, K. 2022/1556 sayılı kararında; "eğer bankaca daha önce hesap kat edilip, kredi kartı sahibine kat ihtarı ve hesap özeti gönderilmek suretiyle borcun ödenmesi istenilmiş ise, temerrüt tahininin, gönderilen hesap kat ihtarında verilen ödeme süresi gözetilmek suretiyle belirlenmesi gerekir." ifadesine yer verilmiştir. Somut olayda; dava konusu kredi kartı alacağının ödenmesi için davacı banka tarafından düzenlenen ve davalıya tebliğ edilen bir ihtarname dosyaya sunulmamıştır. Bu durumda borçlunun temerrüte düştüğü tarih olarak takip tarihi olan 12.07.2017 tarihinin kabulü gerekir. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesine ve kararda belirtilen gerekçelere göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,06.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.