Logo

3. Hukuk Dairesi2023/4204 E. 2024/2404 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı aleyhine başlatılan icra takibi nedeniyle, davacının takip konusu senet borcundan sorumlu olmadığı iddiasına dayalı menfi tespit davasında, davalı şirketin taraf ehliyetinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: İcra takibini başlatan şirket ile davalı olarak gösterilen şirketin farklı tüzel kişiler olduğunun anlaşılması ve davalı şirketin davada taraf ehliyetinin bulunmaması nedeniyle, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının, usul hukuku kurallarına uygunluğu gözetilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

SAYISI : 2023/13 E., 2023/52 K.

Taraflar arasındaki menfi tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece bozmaya uyularak davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkilinin evlilik hazırlığı için davalı ile çamaşır makinası, buzdolabı, 72 ekran tv, fırın ve masaüstü bilgisayarı 15 adet senet karşılığında satın almak üzere anlaştığını, ürünleri evlilik tarihi daha ileri bir tarih olduğu ve henüz ev kiralamadıkları için senet karşılığında davalı tarafta bıraktığını, 4-5 senedi ancak ödeyebildiğini ve daha fazla ödeme yapması halinde çok sıkıntıya düşeceğini anladığı için davalı taraf ile görüştüğünü ve ödemeyi vadettiği borcunu maddi gücünün olmadığı için ödeyemeyeceğini, ürünleri davalıdan alamayacağını, yaklaşık olarak ödediği 1.500,00 TL karşılığında davalıda bıraktığı ürünlerden sadece 1.100,00 TL karşılığında bilgisayarı alabileceğini söylediğini, geri kalan kısmı ise davalıda bıraktığını ve almadığını, teslim almadığı ürünler için senetleri iptal etmesini istediğini, davalı tarafın senetleri iptal ettiklerini beyan ettiğini, ancak aradan 7 yıl geçtikten sonra müvekkili aleyhine İstanbul 24. İcra Müdürlüğünün 2012/20369 numaralı dosyası ile takip başlatıldığını, sadece 1.100,00 TL’lik bilgisayar satın aldığını, ödeme yaptığına dair belgeleri davalı tarafın senetleri iptal ettiklerini beyan etmesinin üzerine yırttığını, ürünlerin kesinlikle teslim edilmediğini ileri sürerek; davanın kabulü ile söz konusu senedin borçlusu olmadığının ve davalıya karşı hiçbir borcunun olmadığının tespitine, davalı tarafın ürünleri teslim ettiğini gösteren belgelerin ibrazının istenmesine, davalının kötü niyetli olmasından dolayı %20 tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Dava dilekçesi davalı olarak bildirilen ...'nin davacı tarafından bildirilen adresine tebliğ edilmiş ancak davalı dosyaya cevap dilekçesi sunmamış ve yargılamaya da katılmamıştır.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece verilen 03.03.2016 tarihli ve 2014/182 E., 2016/244 K. sayılı kararıyla; dosyada davacının dava dilekçesindeki talebini ispatlayacak bir delilin bulunmadığı ve herhangi bir evrakın dosyaya sunulmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 28.11.2022 tarihli ve 2022/7555 E., 2022/8949 K. sayılı ilamıyla; davaya dayanak icra dosyasında takip başlatan tarafın ''.... San. İç ve Dış Tic. Ltd.Şti.'' olduğu, davanın ise ''...'' aleyhine açıldığı ve yargılamanın bu şekilde yürütülüp sonuçlandırıldığı, ancak, davalı olarak gösterilen ''...''nin davada taraf ehliyetinin bulunmadığı ve davanın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/1-d ve 115/2 nci maddesi gereği dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerektiği anlaşıldığından, mahkemece bu husus gözetilmeksizin davanın esastan incelenerek reddine karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle, karar bozulmuştur.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma ilamı dikkate alındığında davaya dayanak icra dosyasında takip başlatan tarafın '..... San. İç ve Dış Tic. Ltd.Şti.'' olduğu, davanın ise ''...'' aleyhine açıldığı ve yargılamanın bu şekilde yürütülüp sonuçlandırıldığı ancak, davalı olarak gösterilen ''...''nin davada taraf ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle, davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; Mahkemece her ne kadar bozma ilamına atıfta bulunularak icra takibini başlatan ile dosya kapsamında davalı sıfatı ile bulunan şirketlerin farklı olduğundan bahsedilse de söz konusu tarafların aslında aynı olduğunu, söz konusu yerin tabelasında yazılı olanın esas alındığını, dava açarken ticaret sicilde geçen ismin bilinmesinin mümkün olmadığını, açılan dava ve tarafı doğru kişiye yönelttiklerini, esas yönünden de kararın hatalı olduğunu savunarak, kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı aleyhine başlatılan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığı iddiasına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı YİBK ve 04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı YİBK.

3. Değerlendirme

Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığının anlaşılmasına göre mahkeme kararının isabetli olduğu görülmekle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple,

Temyiz olunan Mahkeme kararının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 439 uncu maddesi gereğince ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,

6100 saylı Kanun' Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,19.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.