Logo

3. Hukuk Dairesi2023/4463 E. 2024/2552 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Gayrimenkul satış sözleşmesindeki cezai şart hükmünden kaynaklanan alacak için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, mahkemece cezai şartta yapılan indirimden sonra yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin hangi tarafa yükleneceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Cezai şartta indirim yapılmasının davacı açısından haksız çıkmak anlamına gelmediği ve bu nedenle tenkis edilen miktar üzerinden davacı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olması gözetilerek, mahkemenin yargılama giderlerine ve vekalet ücretine ilişkin hükümleri düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Tüketici) Mahkemesi

SAYISI : 2023/14 E., 2023/164 K.

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, bozmaya uyan Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkilinin gayrimenkul pazarlama, kiralama konularında faaliyet gösterdiğini, davalıya ev niteliğindeki taşınmazının satılması konusunda yetki alarak hizmet verildiğini ancak davalının kendilerine haber vermeksizin taşınmazı sattığını, davalı ile akdedilen sözleşmede, sözleşmeye aykırılık halinde %6 + KDV tutarında cezai şartın ödeneceğinin kararlaştırıldığını, ihtarnameye rağmen cezai şartın ödenmemesi üzerine alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine başlatılan takibe davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; genel işlem koşulları içeren sözleşmenin yok hükmünde olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece verilen 17.07.2020 tarihli ve 2020/106 E., 2020/200 K. sayılı kararla; davanın kısmen kabulüne, 59.269,09 TL asıl alacak ve 314,28 TL takip öncesi işlemiş faiz olmak üzere toplam 59.583,37 TL üzerinden itirazın iptali ile takibin devamına, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

2. Dairece verilen 10.11.2022 tarihli ve 2022/6948 E., 2022/8710 K. sayılı ilamla; davacının tüm davalının diğer temyiz itirazlarının reddine karar verildikten sonra, "...Bozma ilamında belirtildiği üzere, taraflar arasındaki sözleşmede cezai şart olarak taşınmaz satış bedelinin %6+KDV’sine tekabül eden 88.500,00 TL’nin ödeneceği kararlaştırılmış olup, sözleşmede öngörülen ve dava konusu yapılan cezai şarttan TBK’nın 182/son maddesi gereğince indirim yapılarak karar verilmesi gerekir." gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozmaya uyularak 2/3 oranında cezai şart bedelinden indirim yapılarak davalının Bodrum 2. İcra Müdürlüğünün 2014/3071 E. sayılı dosyasına itirazının 29.500,00 TL asıl alacak, 314.28 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 29.814.28 TL yönünden iptali ile takibin devamına, fazlaya dair istemin reddine, davacının icra inkar tazminatı talebinin ve davalının kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; hükmedilen tazminat tutarında fazla oranda indirim yapıldığını, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi ve cezai şart indirimi nedeniyle karşı tarafa fazla miktarda vekalet ücreti taktir edilmesi ve yargılama giderlerinin de hatalı hesaplanması bakımından hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflar arasındaki 02.01.2014 tarihli sözleşmeden kaynaklanan cezai şart ve ihtarname masrafı ile işlemiş faizin tahsili için davalı hakkında başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı ve 04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı YİBK.

2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 326 ncı maddesi gereğince, yargılama giderleri, kural olarak, davada haksız çıkan yani aleyhine hüküm verilen tarafa yükletilir. Aynı Kanun'un 323/1-ğ bendi uyarınca da; davayı kazanan taraf davasını bir vekil vasıtası ile takip etmiş ise, haksız çıkan taraf yargılama gideri olarak vekâlet ücretine de mahkûm edilir.

3. Değerlendirme

1. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığının anlaşılmasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışından kalan diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.

2. Mahkemece; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 182/2 nci maddesi uyarınca cezai şart fahiş görülerek, hakkaniyet indirimi yapılarak davanın kısmen kabulü ile reddedilen kısım üzerinden davalı lehine vekalet ücreti takdirine ve yargılama giderlerinin de reddedilen oran üzerinden taraflar arasında paylaştırıldığı görülmüştür. Belirtmek gerekir ki davacının davasında haklı olduğu mahkemece kabul edilmiş, ancak takdir hakkı kullanılarak cezai şarttan indirim yapılmıştır. Bu itibarla davacının reddedilen miktar yönünden haksız olduğu ve kusurlu bulunduğu kabul edilemez.

Yargılama giderleri kural olarak davada haksız çıkan tarafa yükletilir. Ayrıca haksız çıkan taraf yargılama gideri olarak vekalet ücreti ödemeye de mahkum edilir. (HMK 326,323/1-g)

3. Cezai şarttan indirim yapılmasını davacının önceden takdir etmesi düşünülemez. Cezai şarttan indirim yapılması tamamen hakimin takdirine ait olduğundan indirilen miktardan dolayı davacı taraf aleyhine yargılama giderleri ve avukatlık ücretine hükmedilemez. Bu nedenle, Mahkemece tenkis edilen miktar üzerinden davacı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

Ne var ki, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması HUMK'nın 438/7. maddesi hükmü gereğidir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacının diğer temyiz itirazlarının REDDİNE,

2. Davacının temyiz itirazlarının kabulüyle kararın hüküm fıkrasının (6), (7) ve vekalet ücretine ilişkin (9) numaralı bentlerinde yer alan ifadeler tamamen çıkartılarak yerlerine sırasıyla;

"(6) Bu dava dosyası için davacı tarafından yapılan 300,00 TL bilirkişi gideri ve 140,00 TL posta ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 440,00 TL'nin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,

(7) Bu dava dosyası için davalı tarafından yapılan 86,00 TL yargılama giderinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına,

(9) Davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına" bentlerinin yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine,

6100 sayılı Kanun’un Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,25.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi