"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda; davanın kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiş; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması davalı vekili tarafından istenilmekle; duruşma günü olarak belirlenen 20/12/2022 tarihinde davacılar vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekillerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00'e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar; davacıları olan davalının kiraladığı taşınmazı 2003 ila 2015 yılları arasında hastane olarak kullandığını, kiralananı tahliye ederken kira sözleşmesine uygun olarak teslim aldığı şekilde hasarsız ve düzgün bir halde teslim etmesi gerekirken, hastane faaliyetlerinde kullandığı aletlerini ve malzemelerini binaya hasar verecek tarzda sökerek binanın bir çok yerinde zarar meydana gelmesine sebebiyet verdiğini, kiralananın sözleşmeye uygun olarak teslim edilmemesi ve oluşan zararların tespiti hususunda Bakırköy 5. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/108 D.iş sayılı dosyasıyla delil tespiti talebinde bulunduklarını, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda tespit edilen zararın ve yargılama giderinin tahsili için ilamsız icra takibi başlattıklarını, davalının takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini ileri sürerek; takibe vaki itirazın iptali ile davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmişlerdir.
Davalı; taşınmazın hastane olarak işletilebilmesi için gerekli tüm yapım, onarım, iyileştirici tamir ve tadilatlar ile tefriş işlemlerini yaptığını, bunun dışında olağan kullanımdan doğan tüm bakım ve onarımların zamanında ve eksiksiz gerçekleştirdiği savunarak, davanın reddini, davacıların kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
Mahkemece davaya bakma görevinin asliye hukuk mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle verilen görevsizlik kararı, davacıların temyizi üzerine; Dairemizin 27/02/2019 tarihli ve 2017/7616 Esas, 2019/1619 Karar sayılı ilamıyla; kiraya veren tarafından kiracı aleyhinde kira ilişkisine dayalı hor kullanma tazminatı istemiyle açılan davaya bakma görevinin mahkemeye ait olduğu gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulü ile takibe vaki itirazın iptaline, takibin 149.495,40 TL üzerinden devamına, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş; hüküm taraflarca temyiz edilmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, tarafların sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2) 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 316. maddesi uyarınca; kiracı, kiralananı tam bir özenle kullanmak ve aynı Kanun'un 334. maddesi uyarınca da kira sözleşmesinin sonunda aldığı hali ile kiraya verene teslim etmekle yükümlüdür. Ancak kiracının kiralananı kullandığı süre ve kullanma amacı gözetildiğinde, olağan kullanımdan kaynaklanan yıpranma ve eskimelerin olacağı kuşkusuzdur. Bu doğrultuda kiracı, kiralananda sözleşmeye uygun, olağan kullanma dolayısıyla oluşan eskimelerden ve bozulmalardan sorumlu olmayıp, münhasıran kötü kullanım nedeniyle oluşan zarar ve hasardan sorumludur.
Taraflarca imzalanan 01/01/2003 başlangıç tarihli ve 11 yıl süreli kira sözleşmesinin 5. maddesinde; " Binanın tüm demirbaş ve aksesuarlarını kiracı istediği şekilde değiştirebilir, tadilatını yapabilir, yenilerini alabilir ve gereksiz gördüklerini devre dışı bırakabilir. Yalnız binada bulunan 250 KWA gücündeki jenaratör, binanın tüm elektirk tesisatı ve bunlara ait merkezi pano dairesi ile katlardaki elektrik panoları, biri hasta, iki adedi yolcu olmak üzere asansörler, merkezi oksijen sistemi ve buna ait tesisat ve oksijen vakum ve basınçlı hava pirizleri, ısıtma tesisatı ve buna ait kazanlar, pompaları ve tüm katlardaki fancoiller, soğutma tesisatı ve buna ait iki adet ciller grubu, soğutma kulesi ve pompaları, sıhhi tesisat ve bununla ilgili her türlü aksesuarlar binanın ayrılmaz parçası olup kira akdinin bitiminde faal ve çalışır durumda kiralayana bırakılacaktır". düzenlemesi yer almaktadır. Davacılar tarafından Bakırköy 5. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/ 108 D.iş sayılı dosyasında yaptırılan tespitte alınan bilirkişi raporunda, yapılması gereken tamirat ve tadilatların bedelinin 145.000 TL olacağı belirtilmiş akabinde bilirkişi raporuna dayanılarak 19/11/2015 tarihinde başlatılan icra takibi ile hor kullanma tazminatı ile delil tespiti dosyası giderlerinin tahsili istenilmiştir. Yargılama süresince mahkemece; delil tespiti raporuna itiraz edilmiş olması da gözetilerek, üç ayrı heyetten bilirkişi raporu alınmıştır. Ne var ki, alınan bu raporlar birbirleri ile çelişkili olduğu gibi hükme esas alınmaya elverişli değildir.
O halde Mahkemece; yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular çerçevesinde, kira sözleşmesinin 5. maddesi hükmü de değerlendirilerek, olağan kullanım ve hor kullanım nedeniyle oluşan hasar ve zarar ayrımı yapıldıktan sonra, hor kullanıma konu zarar ve hasarlar tek tek tespit edilerek, hor kullanma bedelinden kullanım süresi ile orantılı yıpranma payı oranında indirim yapılmak suretiyle, taraf ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınması ve ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken; yetersiz ve birbiriyle çelişkili olup bilirkişi raporu benimsenerek yazılı şekilde karar verilmiş olması, doğru görülmemiş bozmayı gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK'nın 428. maddesi gereğince taraflar yararına BOZULMASINA, 8.400 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin yekdiğerinden alınıp yekdiğerine verilmesine, peşin alınan temyiz harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 6100 sayılı HMK'nın Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK'nın 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/12/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.