Logo

3. Hukuk Dairesi2022/7680 E. 2024/509 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında akdedilen helikopter alım sözleşmesinden kaynaklı, helikopter motorundaki arızanın giderilmesindeki gecikme nedeniyle cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından motorun onarımının sözleşmede öngörülen süre içerisinde tamamlanmadığı ve davacının cezai şarta hak kazandığı, ancak temerrüt tarihinin dava tarihi olarak alınması gerektiği ve davacının harçtan muaf olduğu gözetilerek, mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/213 E., 2022/332 K.

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece bozmaya uyularak davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince duruşmalı olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 12.07.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde gelen davacı vekili Avukat ...ile davalı vekili Avukat ...'un sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra eksikliğin giderilmesi bakımından dosya mahalline geri çevrilmiş, bu kez yeniden gelmekle; belli günde dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü.

I. DAVA

Davacı vekili, ... Emniyet Genel Müdürlüğü envanterinde bulunan helikopterde davalı ile yapılan 01.02.2001 tarihli hafif tip helikopter alım sözleşmesine istinaden garanti süresi devam etmekte iken motor arızası olduğunu, arızanın devam etmesi üzerine helikopterin AOG (helikopter gayri faal yerde) durumuna düştüğünü, motorun 18.02.2010 tarihinde yurt dışına çıkış yaptığını ve 19.04.2010 tarihinde geri dönüş işlemlerinin gerçekleştiğinin idareye bildirildiğini, helikopterin 30.04.2010 tarihinde işlemleri tamamlanarak faal hale getirildiğini ve AOG durumunun kaldırıldığını, helikopterin AOG durumuna düştüğü tarih ile AOG durumunun kaldırıldığı tarih arasındaki 20 günlük cezasız süre hariç 65 günlük gecikme ile motorun teslim edilmesi ve helikopterin faal edilmesi sonrası geç teslimattan doğan farkın binde üç oranında hesaplanan gecikme cezasının 374.898,23 USD olduğunu, ödenmesi için yüklenici firmaya 10.11.2010 tarihinde yazı yazıldığını, ancak ödeme yapılmadığını ileri sürerek; fazlaya ilişkin haklar saklı kalarak 374.898,23 USD'nin temerrüt tarihinden itibaren kamu bankalarınca 1 yıl vadeli USD cinsinden dövize uygulanan en yüksek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili, son hava aracının teslim tarihinden itibaren 5 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu savunarak, davanın zamanaşımından ve esastan reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

1. Mahkemenin 24.04.2014 tarihli 2012/703 E., 2014/255 K. sayılı kararıyla; her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili bir dava olmadığı gerekçesiyle Mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.

2. Taraflar kararı temyiz etmediklerinden, karar 19.11.2015 tarihinde kesinleşmiştir.

3. Mahkemenin 01.03.2016 tarihli 2016/11 E., 2016/92 K. sayılı kararıyla; Emniyet Genel Müdürlüğünün 10.11.2010 tarihli gecikme cezası başlıklı yazısı ekinde bulunan bilgi notu ve dosya kapsamındaki diğer evraktan helikopter bedelinin 1.922.555 USD olduğu, bilirkişilerce tespit edilen 34 günlük gecikme süresi itibariyle helikopter bedelinin %0,3 (binde üç) oranında günlük gecikme cezası uygulandığında davacının davalıdan talep edebileceği cezai şartın 196.100,61 USD olduğu gerekçesiyle davacının davasının kısmen kabulüne, 196.100,61 USD'nin 10.11.2010 tarihinden itibaren kamu bankalarınca döviz cinsinden mevduata uygulanan en yüksek faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 28.02.2018 tarihli 2016/18833 E., 2018/2623 K. sayılı kararıyla; davalının zamanaşımı def’i hususunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmediği gerekçesiyle karar bozulmuş olup, tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.

B. İkinci Bozma Kararı

1. Bozmaya uyan Mahkemece verilen 12.12.2019 tarihli 2018/655 E. 2019/279 K. sayılı kararla; Yargıtay bozma ilamı uyarınca dava konusu Hafif Tip Helikopter Alımına Ait Sözleşme incelendiğinde sözleşme tarihinin 01.02.2001 olduğu görülmekle 10 yıllık genel zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle davanın reddine yönelik karara karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 14.12.2021 tarihli 2020/11943 E., 2021/13002 K. sayılı kararla; Mahkemece, dava tarihinde henüz zamanaşımı süresinin dolmadığı dikkate alınarak, davanın esasına girilip yapılacak yargılama sonucunda hasıl olacak sonuç neticesinde bir karar verilmesi ve UYAP üzerinden gerekçeli karar ve ek karar başlığı altında iki ayrı gerekçeli karar ve iki ayrı gerekçe oluşturularak hukuki güvenlik ilkesinin zedelenmesi usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle karar bozulmuştur.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozmaya uyularak bozma ilamı öncesinde uzman raporunun alındığı, bilirkişilerce tespit edilen 34 günlük gecikme süresi itibariyle helikopter bedelinin %0,3 (binde üç) oranında günlük gecikme cezası uygulandığında davacının davalıdan talep edebileceği cezai şartın 196.100,61 USD olduğu hesaplanmış olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 196.100,61 USD'nin 10.11.2010 tarihinden itibaren kamu bankalarınca döviz cinsinden mevduata uygulanan en yüksek faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili; idarece hesaplanan 66 günlük gecikme cezasının doğru olduğunu, davalı firmanın sadece protokolün 21.2 nci maddesi kapsamında işlemlerinin yapıldığını öne sürdüğünü, AOG’nin tespiti ve işlemleri incelendiğinde bütün bildirimlerin garanti süresi içerisinde ve zamanında yapıldığını, Türkiye Gümrüğüne AOG kapsamındaki Helikopter motorunun teslim edilmesi motorun faal olduğu ve helikoptere takılarak AOG şartlarını kaldırdığı anlamına gelmeyeceğini, bu tarihin sadece tespit için kullanılabileceğini, onun da gümrüğe giriş tarihinin anlaşılması anlamına geldiğini, İdare ve dava konusu ceza için belirleyici bir tarih, çıkış noktası ve cezayı durdurma anlamına gelmeyeceği, gümrüğe teslimat sonrası 11 günlük fazla ceza hesaplandığı iddiasının asılsız olduğunu, yapılan destek ve masrafların yükleniciden talep edilmediği, bilirkişi raporunun, 6 ncı paragrafında ve devamında 26.2 nci maddenin içerisinde bulunan ve AOG’nin ana ceza hesaplama hususu olan “Satıcı geciken her gün için gayri faal kalan helikopter bedelinin (döviz)” hükmünü dikkate almadığını, İdare olarak sözleşmenin 22.15 inci maddesi kapsamında işlemler yapıldığını, hiçbir şekilde sözleşmenin 22.5 veya 22.6 ncı maddelerinin uygulanmasının mümkün olmadığını, yüklenicinin arızalı motoru işlemlerini tamamlayarak Türkiye Gümrüğüne getirmesinin hiçbir şekilde İdareye teslimat olmadığını, İdarenin hiçbir şekilde, yüklenicinin sorumluluğunda ve yükümlülüğünde olan helikopterin tekrar uçabilir duruma getirilmesi konusunda sorumluluğunun olmadığını, ancak bilirkişi heyetinin bu hususu hiç dikkate almadığını, yüklenicinin yapması gereken yükümlülüklerini bila-bedel tamamlandığını, gümrüğe teslimat yapıldıktan sonra, gümrük işlemleri, nakliyesi, motorun kontrolleri, montajı, yer ve uçuş test ve tecrübelerinin 11 gün içerisinde yapılmasının uygun olup olmadığı hususunun dayanak raporda değerlendirilmediğini, sözleşmenin Cezai Hükümler Başlıklı 26.2 nci maddesinde belirtilen “... gelmeyen malzeme ve hizmet bedelinin (döviz) %0,3 ceza ödeyecektir.” hükmü içerisinde geçen “gelmeyen” kelimesinin AOG şart ve sürelerini de bu kapsadığını, hükmedilen asıl alacak olan 196.100,61 USD'nin karar tarihinde (21.06.2022) doların Türkiye Merkez Bankası efektif satış kuru üzerinden (17,3740 TL) Türk lirasına çevrilmek suretiyle nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken; farklı tarihli kur esas alınarak eksik vekalet ücreti verilmesinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı vekili; davacının dava açma hakkının taraflar arasındaki sözleşme uyarınca önkoşula bağlandığını, garanti sorumluluğunun kapsamına ilişkin bir ihtilafın bulunması durumunda sözleşmede açıkça, yargı yoluna başvurmadan önce bu ihtilafı, kuracakları komite vasıtasıyla çözümlemesi gerektiğini, bu önkoşulun gerçekleşmeden dava açıldığını, yedek motoru helikoptere monte edip helikopteri faal hale getirebilecekken bunun yapılmadığını, helikopterin uçmaya elverişsiz duruma düşmesine davacının sebep olduğunu, helikopterin uçabilmesinin motor bozukluğu nedeniyle imkânsız olduğundan bahsedilemeyeceğinden, sözleşmenin 4 ncü maddesinde tanımı yapılan AOG durumunun oluşmadığını, helikopterde meydana gelen arızanın, helikopterin uçmasına engel teşkil edecek nitelikte olup olmadığının araştırılmadığını, cezai şart talep edebilmek için davacının öncelikle kusuru ispat etmesi gerekirken Yerel Mahkemece bu hususun incelemeden karar verildiğini, cezai şartın hatalı olarak helikopter bedeli üzerinden hesaplandığını, helikopterde meydana gelen arızanın, helikopterin uçmasına engel teşkil edecek nitelikte olup olmadığının tespitinin yapılmadığını, sözleşmeye göre “önemsiz/basit” arızalara ilişkin onarıma dair cezai şart parça bedeli üzerinden, “önemli” arızalara yani helikopterin uçmasına engel teşkil edecek arızalara ilişkin helikopter bedeli üzerinden cezai şart ödenmesi hususunda anlaşıldığını, cezai şart ödemesinin talep edildiği 10.11.2010 tarihli bir yazının Yerel Mahkemede temerrüt tarihi olarak belirlendiğini, halbuki dosyada söz konusu dilekçenin tebliğine ilişkin hiçbir belgenin yer almadığını ileri sürerek, kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflar arasında akdedilen sözleşmeden kaynaklı cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 19 uncu maddesi.

3. Değerlendirme

1. Taraflar arasındaki sözleşmenin 22 nci maddenin birinci fıkrasında satıcının helikopterin teslim tarihinden itibaren 1000 saat veya 3 yıllık süre içinde tasarım, malzeme, üretim işleri ve işçilik yönünden kusursuz olmasını garanti edeceği, 22 nci maddenin altıncı fıkrasında tamir edilen veya yenisi ile değiştirilen malzemelerin 30 veya 75 iş günlük sürede teslim edilmesine, 26 ncı maddenin ikinci fıkrasına göre helikopter bedelinin 3/1000 oranında alıcıya ceza ödeyeceği düzenlemesinin yer aldığı, dava konusu helikopterin davacıya 25.05.2007 tarihinde teslim edildiği, 31.12.2009 tarihinde arıza yaptığının satıcı davalı bildirildiği, davacının sözleşmenin 22 nci maddenin beşinci fıkrasına göre 75 günlük ek süre verilmediğinden 30 iş günü içinde tamir edilip teslim edilmesi gerektiği davalı tarafça bu halde 34 günlük gecikme ile tamiratın gerçekleştirildiği hükme elverişli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı ile anlaşılmakla, tarafların aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Mahkemece davanın kısmen kabulüne, 196.100,61 USD'nin 10.11.2010 tarihinden itibaren kamu bankalarınca döviz cinsinden mevduata uygulanan en yüksek faiz ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmişse de; 10.11.2010 tarihli yazının tebliğ edildiğine dair belge bulunamadığından temerrütün oluştuğu dava tarihinden (18.12.2012) itibaren faize hükmedilmesi gerekmektedir.

3. Davacı Kurum harçtan muaf olduğu halde, hüküm fıkrasında buna ilişkin herhangi bir hususun yer almaması doğru görülmemiştir.

4. Ne var ki bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca temyiz olunan Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE,

2. Mahkeme kararının hüküm fıkrasının birinci bendinde "10.11.2010" ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine "18.12.2012" ibaresinin yazılmasına,

3. Temyiz olunan Mahkeme kararının hüküm fıkrasının ikinci bendinden sonra gelmek üzere "3.Davacı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına," bendinin eklenmesine, bundan sonraki bentlerin buna göre teselsül ettirilmesine, bu şekilde hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 440 ıncı maddesi gereğince kararın tebliginden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

17.100,00 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin karşılıklı alınıp, birbirlerine verilmesine,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine,

07.02.2024 tarihinde oy biriliğiyle karar verildi.