"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/3788 E., 2022/1994 K.
DAVA TARİHİ : 04.07.2018
KARAR :Davanın kısmen kabulü
İLK DERECE MAHKEMESİ : Çerkezköy 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/633 E., 2019/1205 K.
Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil, olmadığı takdirde alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar; davalı ile kardeş olduklarını 1994 yılından bir kaç yıl evvel ailenin erkeklerinden ...ve ...'ın köylerinden ayrılarak Çerkezköy'e gelip fabrikada çalışmaya başladıklarını, ailenin geri kalanının köyde kalarak hayvan yetiştirdiğini, satılan hayvanlar ve çalışanların birikimleri ile davalı adına kayıtlı kat irtifakı bulunmayan Çerkezköy Veliköy mah. 194 ada 18 parsel sayılı arsayı aldıklarını, aile bireylerinin hep birlikte çalışarak arsa üzerine bir ev yapmak istediklerini, arsa küçük olup ev yapmaya yeterli olmayınca küçük bir arsayı daha alarak inşaata başladıklarını, dört daire yaptıklarını, inşaatın imalatlarına tarafların müşterek murislerinin de ölünceye kadar katıldığını, hepsinin çeşitli işlerde çalışarak kazandıkları birikimlerini anılan binaya harcadıklarını, bu arada kardeşlerden Kemal'in bir başka inşaatta geçirdiği iş kazası neticesi vefat ettiğini, onun tazminat bedelinin de söz konusu inşaatın yapımında kullanıldığını, dava konusu yapının resmi olmamakla birlikte ailenin yapısı olduğu halde davalının kendilerini yapıdan uzaklaştırmaya çalıştığını ileri sürerek; dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davalı ve davacılar adına eşit olarak tapuya tescilini, aksi halde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 30.000,00 TL'nin yasal faizi ile davalıdan tahsilini istemişler; ıslah dilekçesi ile, toplam inşaat maliyeti olarak tespit edilen 401.856,00 TL'den, davalıya ait olduğu kabul edilen 1. katın değeri olan 94.745,28 TL'nin çıkarılarak, tüm davacılara ait olan giriş-zemin kat, ikinci ve üçüncü katın toplam değeri olan 307.110,72 TL'nin faizi ile davacılara eşit olarak verilmesini talep etmişlerdir.
II. CEVAP
Davalı; davacıların iddiasının doğru olmadığını, anne babasının maddi durumunun hiç bir zaman iyi olmayıp çok fazla hayvanlarının da olmadığını, arsayı aldığı tarihlerde davacıların çocuk yaşlarda olup, satın aldığı arsaya maddi katkılarının olamayacağını, davacılar ...ve ...'un bina inşa edilme sürecinden sonra da ailelerinden ayrılıp evlendiklerini, bu nedenle maddi katkılarının olduğunun iddia edilemeyeceğini, davacıların arsa için para verdiklerine ilişkin hiçbir belge de sunamadıklarını, arsayı aldıktan sonra, 1996 yılında binayı yapmaya başladığını ve masrafları kendisinin karşıladığını, inşaat ustası olduğundan kendi emeği ile inşaatı tamamladığını, davacı ...'ın babası Kemal'in iş kazasında ölmesi nedeniyle alınan tazminat ile binanın zemin katının kaba inşaatının yapıldığını, zemin katın iç döşemesi için masrafları kendisinin yaptığını, davacı Nesihan'ın babası öldüğü için zemin katta kalmasına izin verdiğini; ancak binanın geri kalanı için davacıların hiçbir maddi desteği olmadığını, davacı ...'in kardeşi olması ve maddi durumunun iyi olmaması nedeniyle ikinci katta, yine davacı ...'nın da 3. katta oturmasına izin verdiğini ve bu zamana kadar davacılardan kira almadığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacılar ... ile davalı ile kardeş, davacı ...'ın ise tarafların kardeşleri müteveffa Kemal'in kızı olduğundan olayda senetle ispat zorunluluğunun istisnasının mevcut olduğu, toplanan deliller, dinlenen tanık beyanları ile tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; dava konusu taşınmaz üzerine zemin kat+3 normal katlı bir yapı inşa edildiği, dava dışı Kemal'in iş kazası neticesi vefatı sonrası alınan tazminat ile binanın temelinin atıldığı ve zemin katın kaba inşaatının yapıldığı, zemin üzeri 1. katın davalı tarafından inşa edildiği ve buraya yerleştiği, 2. normal katın davacı ... tarafından inşa edildiği ve bu daireye yerleştiği, 3. normal katın davacı ... tarafından inşa edildiği ve bu daireye yerleştiği, binanın çatısının yargılama esnasında dinlenen ... tarafından taraflara hediye olarak yapıldığı, inşaata yapılan katkı nedeniyle sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tapu iptal tescil kararı verilemeyeceğinden, davacıların terditli taleplerinden ilki olan tapu iptal tescil talebinin reddinin gerektiği, talep ile bağlılık ilkesi de nazara alınarak, binanın temeli ile zemin katın kaba inşaat maliyeti, 2. ve 3. normal katın toplam inşaat maliyeti olan 253.787,52 TL üzerinden davalı aleyhine tazminata hükmedilmesinin gerekli olduğu, davacıların faiz talebi olduğundan ve açılan dava kısmi dava mahiyetinde olduğundan, her bir davacı için başlangıçta gösterilen dava değerine dava tarihinden, ıslah ile arttırılan değere ıslah tarihinden itibaren faiz uygulanması gerektiği gerekçesiyle; davacıların tapu iptal tescil talebinin reddine, davacıların tazminat talebinin kısmen kabulü ile 253.787,52 TL alacağın davalıdan tahsili ile payları oranında davacılara verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; davanın reddine karar verilmesi gerekirken kısmen kabul kararı verilmesinin yerinde olmadığı gerekçeleriyle, istinaf talebinde bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; İlk Derece Mahkemesince verilen kararın yerinde olduğu gerekçesiyle, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; cevap dilekçesindeki savunmalarını tekrar ederek, sadece davacı ...'ın babasından gelen tazminat ile binanın temelinin atıldığını, bunun dışında diğer davacıların dava konusu arsa ve bina üzerinde hiçbir maddi katkıları bulunmadığını, ortada hiçbir yazılı delil olmadan İlk Derece Mahkemesinin bu davayı kabul etmesi ve istinaf mahkemesinin de kararı hukuka uygun bulması karşısında hiçbir vatandaşın tapu güvenliğinin kalmadığını, istinaf mahkemesince inceleme yapılmaksızın gerekçesiz karar verildiğini ileri sürerek, kararın bozularak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tapu iptali ve tescil olmadığı taktirde sebepsiz zenginleşmeden doğan alacağın tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.Borcun kaynaklarından biri olarak öngörülen sebepsiz zenginleşme, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 77 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Haklı bir neden olmaksızın başkasının malvarlığından ya da emeğinden zenginleşen kimse bu zenginleşmeyi geri vermekle yükümlüdür. Buna göre borcun kaynağı olarak öngörülen sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için; bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik (illiyet) bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli haklı bir sebebe dayalı olmaması gerekmektedir.
2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) “taleple bağlılık ilkesi” başlıklı 26 ncı maddesinde, hâkimin tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olduğu ve talepten fazlasına veya başka bir şeye karar veremeyeceği hüküm altına alınmıştır.
3. 6100 sayılı Kanun'un 203 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca; altsoy ve üstsoy, kardeşler, eşler, kayınbaba, kaynana ile gelin ve damat arasındaki işlemler, senetle ispat kuralının istisnasıdır.
4. Borç ilişkisinin taraflarının mirasçıları küllü halefiyet ilkesi gereğince taraf kavramına dahildir. Bu nedenle, mirasçı, mirasbırakanın taraf bulunduğu bir borç ilişkisinde ileri sürülen iddiayı yukarıda belirtilen istisnai yasa hükmünden yararlanarak tanıkla ispat edebilir.
3.Değerlendirme
Temyizen incelenen karar; uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına, 6100 sayılı Kanun'un 203 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde sayılan kişilerden olan davanın tarafları arasındaki ilişkinin tanık beyanlarıyla ispat edilmiş olmasına ve kararda belirtilen gerekçelere göre, usul ve kanuna uygun bulunduğundan, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
03.04.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.