"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1495 E., 2022/1427 K.
DAVA TARİHİ : 10.03.2020
KARAR : Davanın reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Diyarbakır 7. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/54 E., 2021/117 K.
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; hastane hizmet binası olarak kullanılan taşınmazda kendilerinin %81,67, davalı şirketin %18,33 pay sahibi olduğunu, taşınmaza 30.000.000 TL üzerinde tadilat ve yatırım harcaması yaptığını, binanın yeniden hastane olarak 01.04.2018 tarihinde açıldığını, taşınmazın değeri arttığı halde sebepsiz zenginleşen davalı şirketin kendi payına düşen katılma borcunu ödemediğini, Diyarbakır 2. Sulh Hukuk Mahkemesine 2018/412 Esas sayılı dosya ile açılan ortaklığın giderilmesi davasının halen derdest olduğunu, davalının mevcut %18,33 payına isabet eden katılma borcunun tahsili için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 2.750.000 TL üzerinden icra takibi başlattığını, icra takibine yapılan itiraz üzerine takibin durduğunu ileri sürerek; icra takibine konu alacağın şimdilik 2.500.000 TL tutarındaki kısmı için itirazın iptalini ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı; davacının ortaklığın giderilmesi davası açtığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tarafların taşınmazda paylı mülkiyet hükümleri uyarınca paydaş sıfatıyla malik oldukları, davacı tarafından taşınmaza yapılan faydalı masrafların tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığı, taraflar arasında ilgili taşınmazdaki ortaklığın giderilmesi talebine konu davanın Diyarbakır 2. Sulh Mahkemesinin 2018/412 E. sayılı dosyasında halen derdest olduğu, bu suretle davacının dava tarihi itibari ile taşınmazdan ve muhtesatlardan el çekmediği ve yararlanmaya devam ettiği, başka bir anlatımla dava tarihi itibari ile davalı yönünden henüz sebepsiz zenginleşme olgusunun gerçekleşmediği gerekçesiyle, davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; davayı açmakta hukuki menfaatinin olduğunu, dava konusu alacağın Türk Medeni Kanunu'nun 694 üncü maddesi yerine Türk Borçlar Kanunu'nun 77 nci maddesi çerçevesinde sebepsiz zenginleşme olarak değerlendirilmesinin hatalı olduğunu, davalının binanın hastane olarak yeniden kullanıma açılması üzerine ecrimisil davası açtığını ve davalı lehine yüksek tutarda tazminata karar verildiğini, binanın kullanılabilir hale getirilmemesi, binanın boş ve atıl kalması halinde tahrip olup yıkıma mahkum olacağını, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava tarihi itibari ile ortaklığın giderilmesi davasının derdest olduğu, davacının taşınmazdan ve muhtesatlardan el çekmeyerek yararlanmaya devam ettiği, eş deyişle davalılar açısından henüz bir zenginleşme gerçekleşmediğinden; İlk Derece Mahkemesince, davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine dair verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde sunduğu nedenleri temyiz dilekçesinde de tekrar ederek, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, paylı mülkiyete tabi taşınmaza yapılan zorunlu ve faydalı masrafların sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca diğer paydaştan tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için bir taraf zenginleşirken diğerinin fakirleşmesi, zenginleşme ve fakirleşme arasında uygun nedensellik bağının bulunması ve zenginleşmenin hukuken geçerli bir nedene dayalı olmaması gerekir. Zenginleşen, başkasının malvarlığından veya emeğinden haklı bir sebep olmaksızın elde ettiği zenginleşmeyi geri vermek zorundadır. Bunun için de, öncelikle iade borcunun kapsamı belirlenmeli, fakirleşme ve zenginleşme zamanı tesbit edilmelidir.
2. 22.02.1991 tarihli 1990/1 E.-1991/1K. sayılı Yargıtay İçtihatı Birleştirme Kararının gerekçesinde, "paydaşlardan birinin taşınmaz mal üzerinde yaptığı masraflar nedeni ile diğer paydaşın mamelekindeki artış, bu masrafın yapıldığı tarihte değil, şuy'un giderilmesi yoluyla satışın yapıldığı ve taşınmazın satış bedelinden payın alındığı tarihte gerçekleşeceğine" yer verilmiştir.
3. Bu doğrultuda yerleşen Yargıtay uygulamasına göre; davacının, taşınmaza yaptığını iddia ettiği iyileştirme giderlerini sebepsiz iktisap hükümleri uyarınca davalıdan isteyebilmesi için yaptığı giderlerin mal varlığından çıkmış ve davalı tarafın mal varlığına geçmiş olması şarttır.
3. Değerlendirme
Temyize konu davanın açıldığı tarih itibariyle, davaya konu taşınmazla ilgili olarak açılmış ortaklığın giderilmesi davasının derdest olduğu, taşınmazın halen davacının kullanımında bulunduğu, dolayısıyla paydaş olan davalının sebepsiz zenginleşmediği gerekçesiyle hukuki yarar yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiş olmasının usul ve kanuna uygun olduğu anlaşılmakla, davacı tarafın temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.