Logo

3. Hukuk Dairesi2022/8372 E. 2023/616 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Vekalet sözleşmesinden kaynaklanan kanuni vekalet ücreti alacağının tahsili davasında, sözleşmedeki tahsil şartının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki avukatlık sözleşmesinde kanuni vekalet ücretinin ödenebilmesi için tahsil şartının öngörüldüğü, ancak dosyada mevcut bilgi ve belgelere göre alacakların aciz vesikasına bağlandığı ve herhangi bir tahsilat yapılmadığı anlaşıldığından, sözleşmedeki tahsil şartı gerçekleşmediği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/125 E., 2022/157 K.

KARAR : Kısmen kabul kısmen ret

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece bozmaya uyularak davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, T.C. Ziraat Bankası ... Şubesi'nde sözleşmeli avukat olarak görev yaptığını, T.C. Ziraat Bankası ... Şubesine ait tarımsal kredilerden kaynaklanan borçların tahsili amacı ile icra takipleri başlattığını ve dosya borçluları hakkında borç ödemeden aciz vesikaları alındığını, ... İcra Müdürlüğünce banka alacağı açısından aciz vesikasına hükmedildiğini, ancak talebine rağmen icra dosyalarında alınan aciz vesikaları neticesinde hükmedilen vekalet ücreti ile sözleşmeden kaynaklanan akdi vekalet ücretlerinin ödenmediğini, sözleşmede “bankaca başlatılan icra takibinin hiçbir tahsilat yapılmadan feragat ya da sulhen sonuçlandırılması ya da icra takiplerinde alacağın hiçbir tahsilat yapılmadan tümüyle aciz belgesine bağlanması hallerinde banka tarafından avukata o yargı çevresinde geçerli avukatlık asgari ücret tarifesine göre belirlenen ücret ödenir” maddesi yer aldığını, sözleşme maddesinde alacağın aciz vesikasına bağlanması halinde vekalet ücretinin ödeneceğinin belirtildiğini, 19.03.2010 tarihli dilekçe ile davalıdan tahsil talebinde bulunduğunu, talebinin 01.11.2010 tarihli dilekçe ile reddedilerek herhangi bir ödeme yapılmayacağının belirtildiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları ile her türlü kanun, sözleşme ve sair mevzuat hükümlerinden kaynaklanacak hakları ve akdi

vekalet ücreti hakları saklı kalmak üzere; şimdilik 38.151,79 TL kanuni vekalet ücretinin davalıya başvuru tarihi olan 19.03.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı T.C. Ziraat Bankası A.Ş.; davanın yetkisiz mahkemede açılmış olduğunu, aralarında yapılan sözleşmede akti vekalet ücretinin 1/12 si oranında ücret ödeneceği belirtildiğini, davacı yanın istediği vekalet ücretinin fahiş bir meblağ olduğunu, davacının davasının kabulü halinde akti vekalet ücretinin 1/12 oranında hesaplama yapılarak, hükmedilen akti vekalet ücretinin verilmesi gerektiğini, davacının akdi vekalet ücreti olarak ödenmesini talep ettiği alacaklar tamamen banka kaynaklı alacaklar için geçerli olup fon kaynaklı alacaklar için geçerli olmadığını, avukatın tahsilatı yapılmayan dosyalarda aciz belgesi alıncaya kadar tüm hukuk yollarına başvurup işi tamamlaması halinde 3/3 maddesine göre banka alacağının kısmen tahsil edilmesi, bakiye alacağın kesin aciz belgesine bağlanması halinde dahi avukata kanuni vekalet ücreti ödenmeyeceğini, davacının banka ile olan sözleşmesinin feshedildiğini bu nedenle bankadan akdi vekalet talebinde bulunma hakkı olmadığını, davacının iş akdinin feshi tarihi itibarı ile talep edebileceği herhangi bir vekalet ücretinin söz konusu olmadığını, davacının 19.03.2010 tarihli bankaya başvuru yazısının resmi kayıtlarda mevcut olmadığını, davanın bu nedenlerle reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece, davacı tarafın dava dilekçesinin talep kısmında kanuni vekalet ücreti talep edildiği yazılmış ise de; dava dilekçesinde açıklamalar kısmında davacının 19.03.2010 tarihinde davalı bankaya başvurduğu, icra dosyalarında alınan aciz vesikaları neticesinde hükmedilen vekalet ücreti ile sözleşmeden kaynaklanan vekalet ücretinin ödenmediği, bu ücretin talep edildiği ve yine, bankaya davadan önce yapılan başvuruda aralarındaki sözleşme maddesine göre vekalet ücretinin ödenmesinin talep edildiği hususları bir arada değerlendirildiğinde hukuki nitelendirmenin de hakime ait olacağı hükmü gereğince davacının talebinin karşı vekalet ücreti değil sözleşmesel vekalet ücretine yönelik olduğu, hükme esas alınan bilirkişi heyeti...ile... tarafından düzenlenen raporda belirtildiği üzere taraflar arasında düzenlenen sözleşme gereği davacının vekil olarak takip açtığı dosyalarda aciz belgesi alındığı, AAÜT'ne göre aciz belgesi alınması takibi sonuçlandıran işlemlerden sayılmakta olup, bu durumda avukata tam ücret ödeneceği, yani davacının sözleşmesel vekalet ücreti talep ettiği icra takiplerinin tamamının aciz belgesi alınarak sonuçlandırıldığı ve davacının tarifenin 3. kısmına göre belirlenecek sözleşmesel vekalet ücretine hak kazanacağı ve hesaplandığında bu bedelin 38.151,79 TL olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile 38.151,79 TL'nin 19.03.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Davacının talebinin kanuni vekalet ücreti istemine ilişkin olduğu, akdi vekalet ücreti için gerekli görülürse ek dava açılabileceği, mahkemenin davacının talebini yorumlama hakkı olmakla birlikte somut olayda talebin yoruma gerek kalmayacak şekilde açık ve net olduğu ve talebin kanuni vekalet ücretine ilişkin olduğu anlaşıldığından, sadece kanuni vekalet ücreti yönünden hesaplama ve değerlendirme yapılması gerekçesiyle karar, davalı yararına bozulmuş, bozma nedenine göre, davalının diğer temyiz itirazları incelenmemiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, mahkemece bozma ilamına uyularak alınan bilirkişi raporuyla 38.151,79 TL kanuni vekalet ücreti hesaplandığı, taraflar arasında imzalanan dosya arasında bulunan 07.01.2008 tarihli sözleşmenin 2 nci maddesi 2 nci bendinde alacağın tahsilat yapılmadan aciz vesikasın bağlanması halinde banka tarafından avukata AAÜT'nin 3. kısmında öngörülen ücretin 1/2 'sinin ödeneceği; 3 üncü maddesinin 1 inci bendinde ise dava ya da icra takibi sonunda karşı taraf aleyhine AAÜT'ye göre takdir ve hükmedilecek olan avukatlık ücretinin %75'ini almayı %25'ini bankaya bırakmayı avukatın peşinen kabul ve taahhüt ettiğinin belirtildiği, mahkemece ön rapor doğrultusunda davalıya ve ihbar olana ayrı ayrı müzekkere yazılarak icra dosyalarındaki alacakların niteliğinin sorulduğu, ancak taraflar arasındaki avukatlık sözleşmesine göre alacağın tahsilat yapılmadan aciz vesikasın bağlanması halinde banka tarafından avukata AAÜT'nün 3. kısmında öngörülen ücretin 1/2 sinin ödeneceğinin hükme bağlandığı, ... İcra Dairesi'nin müzekkere cevabında alacakların aciz vesikasına bağlandığı, herhangi bir ödemenin yapılmadığının bildirildiği, bu nedenle icra takibine konu alacakların niteliğinin kanuni vekalet ücreti hesabına etkisi olmayacağı şeklinde değerlendirildiği, dosyaya sunulan ve taraflar arasında imzalanan avukatlık sözleşmenin mevcudiyetine, geçerliliğine bir itiraz bulunmadığı, sözleşmenin 3 üncü maddesinin 1 inci bendi ile 2 nci maddesinin 2 nci bendinin davacının hak edeceği kanuni vekalet ücretine ilişkin olduğu, ilgili maddelerdeki anlaşmanın da kanuni vekalet ücreti yönünden yapıldığı, 15.02.2022 tarihli bilirkişi raporunun hükme esas alındığı gerekeçesiyle davanın kısmen kabul kısmen reddi ile raporda hesaplanan 38.151,79 TL kanuni vekalet ücretinden davacının payına %75 oranına isabet eden 28.613,84 TL kanuni vekalet ücretinin 19.03.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı, bilirkişi raporunun ve kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, gerekçeli kararda cevap ve itirazların hangi yasal ve takdiri gerekçelerle reddedildiğine dair bir açıklamaya yer verilmediğini, delillerin taktir ve değerlendirilmesinde usul ve yasaya uygun bir karar verilmediğini, derdestlik ve zaman aşımı yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafın ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde de dava açmış olduğunu, iş bu davanın mükerrer olduğunu, (... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 2019/573 E. sayılı dosyası), banka ile davacı yan arasında imzalanan sözleşmede açık bir ibare ile ilgili sözleşmenin 16 ncı maddesinde ‘Sözleşmeden doğan uyuşmazlıklarda ... mahkemelerinin yetkili olacağı düzenlendiğni, davanın yetkisiz mahkemede açılmış olduğu, Banka ile davacı arasında imzalanan Avukatlık sözleşmesinin 2. maddesinde avukata ödenecek akdi vekâlet ücreti hususu düzenlendiğini, konu ile ilgili olarak Takipteki Krediler Daire Başkanlığı'ndan alınan görüşe istinaden söz konusu fon kaynaklı alacakların takip ve tahsili hususunda Tarım Bakanlığı ile banka arasında yapılan protokolde vekalet ücreti ödenmesine ilişkin başkaca bir hüküm bulunmaması halinde Takipteki Kredi Uygulama Esasları ve Usullerinin ‘’Vekalet ücreti başlıklı 4.8 maddesinin ‘’Bankamız anlaşmalı avukatlarına hizmetlerinin karşılığı olarak bankamız tarafından akdi vekalet ücreti ile karşı taraf aleyhine hükmedilen karşı tarafa yüklenen kanuni vekalet ücreti avukata akdedilen sözleşme hükümlerine göre ödenecektir.’’şeklindeki hükmüne istinaden, Takipteki Kredi Uygulama Esasları ve Usullerinin eki ‘ Bankaca avukata ödenecek akdi vekalet ücreti sözleşmenin 2/5 inci maddesine göre Banka kaynaklarından kullandırılmamış olmakla beraber takip ve tahsili ile bankanın görevlendirildiği alacaklar için takibe geçilmesi /dava açılması ve alacağın tahsil edilmesi halinde akdi vekalet ücretinin kesinlikle ödenmeyeceğinin belirtildiği ancak Bankaca açılan yada banka aleyhine açılmış bulunan dava ve takipler banka lehine sonuçlandığı takdirde karşı taraftan alınmasına karar verilen vekalet ücreti tahsili halinde 3 üncü maddedeki esaslara göre ‘’Avukata ödenecektir’’ şeklindeki hükmü ile karşı taraf aleyhine hükmedilen kanuni Avukatlık ücreti başlıklı 3/3 maddesinin banka alacağının kısmen tahsil edilmesi bakiye alacağın kesin aciz belgesine bağlanması halinde avukata kanuni vekalet ücreti ödenmez" hükmü bulunduğu, buna göre, davacının dava konusu alacağının yasal bir dayanağı bulunmadığını, davacının akdi vekalet ücreti olarak ödenmesini talep ettiği alacakların tamamen banka kaynaklı alacaklar için geçerli olup, fon kaynaklı alacaklar için böyle bir hükmün geçerli olmadığını, avukatın tahsilat yapılmayan dosyalarda aciz belgesi alıncaya kadar tüm hukuk yollarına başvurup işi sürdürüp tamamlaması halinde sözleşmenin 3/3 maddesinde banka alacağının kısmen tahsil edilmesi, bakiye alacağın kesin aciz belgesine bağlanması halinde dahi avukata kanuni vekalet ücreti ödenmeyeceğinin belirtildiği, davacının ödenmesini talep etmiş olduğu alacaklar 4876 sayılı Yasa kapsamında Tarım ve Kredi Kooperatifleri tarafından üreticilere kullandırılan ve sorunlu hale gelen kredilerin yeniden yapılandırılmasına ilişkin alacaklar olduğu, aciz vesikaların da yirmi yıllık zaman aşımı süresi olması alacağın tahsil edilmediği de dikkate alındığında bankanın yeniden bu dosyaları takibe konu etme durumunun söz konusu olduğu, aciz vesikasına bağlanmış dosyalardaki borçluların bir kısmının halen ... İcra Müdürlüğünde takipleri devam etmekte olup yapılan yapılandırma neticesinde borçlarının taksitler halinde ödemelerine devam ettiklerini, banka ile olan sözleşmenin feshedilmiş olup davacının akdi vekalet talebinde bulunma hakkının yasal olarak olmadığını, davacının iş akdinin feshi tarihi itibarı ile talep edebileceği herhangi bir vekâlet ücreti söz konusu olmadığını, bankanın aracı kılınarak tahsili yapılmamış dosyaların akdi vekâlet ücretlerini talep etmesinin yasal olarak mümkün olmadığını ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, vekalet sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

a. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanun'un, "Tanımı" kenar başlıklı 502 nci maddesi şöyledir:

"Vekâlet sözleşmesi, vekilin vekâlet verenin bir işini görmeyi veya işlemini yapmayı üstlendiği sözleşmedir. Vekâlete ilişkin hükümler, niteliklerine uygun düştükleri ölçüde, bu Kanunda düzenlenmemiş olan işgörme sözleşmelerine de uygulanır. Sözleşme veya teamül varsa vekil, ücrete hak kazanır."

b. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanun'nun, "Kurulması" kenar başlıklı 503 üncü maddesi şöyledir:

“Kendisine bir işin görülmesi önerilen kişi, bu işi görme konusunda resmî sıfata sahipse veya işin yapılması mesleğinin gereği ise ya da bu gibi işleri kabul edeceğini duyurmuşsa, bu öneri onun tarafından hemen reddedilmedikçe, vekâlet sözleşmesi kurulmuş sayılır."

c. 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 34 üncü maddesi şöyledir:

"Avukatlar, yüklendikleri görevleri bu görevin kutsallığına yakışır bir şekilde özen, doğruluk ve onur içinde yerine getirmek ve avukatlık unvanının gerektirdiği saygı ve güvene uygun biçimde davranmak ve Türkiye Barolar Birliğince belirlenen meslek kurallarına uymakla yükümlüdürler.

"

d. 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 174 üncü maddesinin 2 nci fıkrası şöyledir:

"Avukatın azli halinde ücretin tamamı verilir. Şu kadar ki, avukat kusur veya ihmalinden dolayı azledilmiş ise ücretin ödenmesi gerekmez."

e. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun, "Beş Yıllık Zamanaşımı" kenar başlıklı 147 nci maddesinin 5 inci fıkrası şöyledir:

“ Vekâlet, komisyon ve acentalık sözleşmelerinden, ticari simsarlık ücreti alacağı dışında, simsarlık sözleşmesinden doğan alacaklar.”

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davalı tarafın aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Davalı yanın süresinde cevap dilekçesi vermediği, bu nedenle yetki itirazının ara kararla reddedildiği, yine davalının mükerrerlik itirazında bulunduğu ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/573 E. sayılı dava dosyasının ise akdi vekalet ücretine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.

3.Taraflar arasında, akdedilen 07.01.2008 tarihli avukatlık sözleşmesinin geçerliliği konusunda bir ihtilaf bulunmamaktadır. Avukatlık sözleşmesinin 2 nci maddesinin 2 nci fıkrasının akdi vekalet ücretine ilişkin olduğu, buna göre "Bankamızca açılan davanın, tümüyle Banka aleyhine sonuçlanması ve sonucun kesin hükme bağlanması, ya da Bankaca başlatılan icra takibinin hiç bir tahsilat yapılmadan tümüyle aciz belgesine bağlanması hallerinde Banka tarafından Avukata o yargı çerçevesinde geçerli Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3 ncü kısmında öngörülen ücretin 1/2'si ödenecektir. Avukatın tahsilat yapılmayan dosyalarda aciz belgesi alıncaya kadar tüm hukuk yollarına başvurarak işi sürdürüp tamamlaması, sözleşme ilişkisinin doğal gereğidir." şeklindedir. Ayrıca sözleşmenin "Karşı Taraf Aleyhine Hükmedilen Avukatlık Ücreti" (kanuni vekalet ücreti) kenar başlıklı 3 ncü maddesinde ise, "Banka alacağının her türlü masraf ,faiz, B.S.M.V. ile birlikte tümüyle tahsiline bağlı olmak şartıyla, dava ya da icra takibi sonunda karşı taraf aleyhine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'ne göre takdir ve hükmedilecek olan Avukatlık ücretinin %75'ini almayı, %25'ini Bankaya bırakmayı Avukat peşinen kabul ve taahhüt etmiştir." şeklinde düzenleme yapıldığı, sözleşmenin 15 inci maddesinde de " Banka kaynaklarından kullandırılmamış olmakla beraber takip ve tahsili Bankanın görevlendirildiği alacaklar için takibe geçilmesi/dava açılması durumunda ve alacağın tahsil edilmesi halinde akdi vekalet ücreti ödenmeyecektir. Karşı taraftan alınmasına karar verilen vekalet ücreti tahsili halinde 3 üncü maddedeki esaslara göre Bankaca avukata ödenecektir. Bankaca açılan ya da Banka aleyhine açılmış bulunan dava ve takipler, Banka aleyhine sonuçlanıp bu sonuç kesin hükme bağlandığı takdirde avukata hiçbir ücret ödenmeyecektir." hükmünün mevcut olduğu anlaşılmaktadır.

4. Davalı tarafça tahsile konu alacakların fon kaynaklı olduğu, sadece takip ve tahsili için Bankanın görevlendirildiği ileri sürülmüşse de, bu hususa ilişkin bilgi ve belgelere dosya arasında rastlanılmamıştır. Dava konusu kanuni vekalet ücret alacağı, tarımsal kredilerden kaynaklanan 10 adet aciz vesikasına ilişkindir. Ancak aciz vesikasına bağlanan alacaklar, ister Banka kaynaklarından kullanılan kredi, isterse de dışarıdan fon kaynaklı alacaklara ilişkin olsun, yukarıda açıklanan sözleşme hükümleri incelendiğinde, 3 üncü maddedeki esaslara göre, kanuni avukatlık ücretinin değerlendirileceği tartışmasızdır. Buna göre kanuni vekalet ücretinin ödenebilmesi için, sözleşme gereği tahsil şartı aranmaktadır. Mahkeme kararının gerekçesinde de açıkladığı üzere, ... İcra Dairesinin müzekkere cevabında alacakların aciz vesikasına bağlandığı, herhangi bir ödemenin yapılmadığının bildirildiği görülmüştür. Hal böyle olunca, avukatlık sözleşmesindeki tahsil şartı gerçekleşmediğinden, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde yanılgılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle,

1.Davalı tarafın sair temyiz itirazlarının reddine,

2.Temyiz olunan Mahkeme kararının 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA,

Pesin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edene iadesine,

6100 sayılı Kanun'un Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

15.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.