Logo

3. Hukuk Dairesi2023/1181 E. 2023/3177 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı Kurum tarafından uygulanan 30.000 TL cezai şartın haksız ve hukuka aykırı olduğu iddiasıyla açılan menfi tespit davası.

Gerekçe ve Sonuç: Özel sağlık kuruluşunun, Sosyal Güvenlik Kurumu ile arasındaki sağlık hizmeti satın alma sözleşmesi ve ilgili genelge hükümlerine aykırı olarak, sigortalı hastadan usulüne uygun onam almadan ve Kurumca belirlenen oranların üzerinde fark ücreti talep etmesi nedeniyle cezai şart uygulanmasının hukuka uygun olduğu değerlendirilerek yerel mahkemenin davayı reddeden kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/111 E., 2022/297 K.

DAVA TARİHİ : 01.04.2009

Taraflar arasındaki menfi tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece bozmaya uyularak davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; hastanesinde tedavi gören davalı Kurum sigortalısı ...'e 12.08.2008 tarihli toplam 81,65 TL bedelli, muayene, tetkik ve tedavi fark ücreti, 12.08.2008 tarihli toplam 1.018,35 TL bedelli, yatan hasta işletme giderleri, otelcilik ve tedavi sonrası evde kontrol hizmetleri paketi faturaları düzenlendiğini, hastanın hastaneye yatış tarihinin 11.08.2008 tarihi olduğunu, hastanın eşi taburcu olurken kendilerinden ... fiyatlarının %30'undan fazla fark alındığını ve ödediği paranın kendisine iadesi için şikayet dilekçesi vermesi üzerine, ilgili hastanın bilgilerinin istendiğini, hastaya ilişkin fatura bilgilerinin gönderildiğini, davalı ... tarafından cezai şart konulu tebligat ile 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren ... ve ayrıca anlaşmalı özel sağlık kurum / kuruluşlarının 01.07.2008 tarihinden itibaren geçerli olan 2008/61 numaralı Genelgeye uymadığı gerekçesi ile Sağlık Hizmeti Satın Alma Sözleşmesi'nin 3.1.3.1 inci maddesine aykırılıktan sözleşmenin 5.1.11 inci maddesi gereği 30.000,00 TL cezai şart uygulandığını, bu cezanın haksız ve sözleşme ile ... hükümlerine aykırı olduğunu belirterek 30.000,00 TL cezai şart yükümlüğünün bulunmadığının tespitine, yargılama aşamasında bu cezai şart ödenirse davanın istirdat davası olarak devamına ve ödenecek meblağın ödeme tarihinden itibaren ticari faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; 2007 tarihli Sağlık Uygulama Tebliğinde bu hizmetlere ilişkin fark alınabileceğine dair bir ibare bulunmadığını, davacının 2008/61 numaralı Genelgeye uymadığını, bu Genelgenin 01.07.2008 tarihi itibariyle uygulanacak olup, ilgili hüküm gereğince işlem yapıldığını, işlemin hukuka uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 2009/124 E., 2012/157 K. sayılı kararıyla; sözleşmeye bağlı olarak davacı şirket bünyesinde faaliyet gösteren hastanenin hasta ...'den yapılan hizmet karşılığı bilirkişi raporu ve ek raporunda ayrıntılı olarak belirtildiği gibi 81,65 TL fark ücreti alması gerekirken bu hastadan dayanak fatura ile istenen 1.018,35 TL miktarın sözleşme, ... ve 2008/61 sayılı tarafları bağlayan Genelgenin öngördüğü şartlara uymadığı ve dolayısıyla tarafları bağlayan sözleşmedeki cezai şart koşullarının oluştuğu sonuç ve kanatiyle davacı yanın yasal koşulları oluşmayan menfi tespit isteminin reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 2016/30309 E., 2019/9946 K. sayılı ilamıyla; dava konusu işlemin sözleşme ve mevzuat açısından dayanağını açıklayan taraf ve yargı denetimine açık, ilgili uygulamalar ve mevzuat hakkında bilgisi olan üçlü bilirkişi heyeti raporu aldırılarak sonucuna göre hüküm tesisi gerektiğinden karar bozulmuştur.

B. İkinci Bozma Kararı

1. Bozmaya uyan Mahkemece verilen 2020/130 E., 2021/79 K. sayılı kararıyla; davalı Kurum sigortalısı dava dışı...'un davacıya bağlı özel hastaneye 11.08.2008 tarihinde yatırılarak normal doğum yapmasının sağlandığı, bir gün sonra taburcu edildiği, davacı tarafından 81,65 TL'lik muayene, tetkik ve tedavi fark ücreti faturası ile 1.015,35 TL lik yatan hasta işletme, otelcilik ve taburcu sonrası evde kontrol hizmeti faturası düzenlendiği, bilirkişi kurulu raporunda açıklandığı üzere tedavi tarihinde 01.07.2008 tarihli 2008/61 nolu Genelge hükümlerinin uygulanması gerektiği, bu hükümlerde hastadan ilave ücret alınmasına yönelik bir hüküm bulunmadığı, davacının uygulanmasını istediği ilave ücret alınabileceğine dair ... hükümlerinin ise dava konusu tedaviden çok sonra 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe girdiği için eldeki davada uygulanamayacağı, öyleyse tarafları bağlayan Sağlık Hizmeti Satın Alma Sözleşmesinin 3.1.3.1 inci maddesine aykırı davranan davacı hakkında aynı sözleşmenin 5.1.11 inci maddesine göre 30.000 TL ceza uygulamasının yerinde ve mevzuata uygun olduğu anlaşıldığından, davacı tarafından ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 2021/6402 E., 2022/396 K. sayılı kararıyla; hükme esas alınan raporda dava dışı hastadan alınan onam formu ve ilgili belgelere ilişkin sözleşme ve mevzuat açısından bir değerlendirme yapılmadığı, bu haliyle raporun hüküm kurmaya ve denetime elverişli olmadığı, 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 2008 yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliğinin dava konusu uyuşmazlıkta uygulanmayacağı, uyuşmazlığın 01.07.2008 tarihinden itibaren geçerli olan 2008/61 sayılı Genelge ile 2007 yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Özel Sağlık Kurumundan/Kuruluşundan Sağlık Hizmeti Satın Alma Sözleşmesinin 3.1.3.1 inci maddesi hükmüne göre değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, dava dışı hastadan alınan 11.08.2008 tarihli aydınlatılmış onam formu/beyan ve taahhütname ve ilgili belgeler de değerlendirilerek taraf, Mahkeme ve Yargıtay denetimine elverişli nitelikte ek rapor alınarak sonucuna uygun karar verilmesi gerekçesiyle, hüküm bozulmuştur.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davalı Kurum sigortalısı dava dışı...'un davacıya bağlı özel hastaneye 11.08.2008 tarihinde yatırılarak normal doğum yapmasının sağlandığı, bir gün sonra taburcu edildiği, davacı tarafından 81,65 TL'lik muayene, tetkik ve tedavi fark ücreti faturası ile 1.015,35 TL'lik yatan hasta işletme, otelcilik ve taburcu sonrası evde kontrol hizmeti faturası düzenlendiği, bilirkişi kurulu raporunda açıklandığı üzere tedavi tarihinde 01.07.2008 tarihli 2008/61 nolu Genelge hükümlerinin uygulanması gerektiği, bu hükümlerde hastadan ilave ücret alınmasına yönelik bir hüküm bulunmadığı, davacının uygulanmasını istediği ilave ücret alınabileceğine dair ... hükümlerinin ise dava konusu tedaviden çok sonra 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe girdiği için eldeki davada uygulanamayacağı, son aldırılan 16.08.2022 tarihli bilirkişi kurulu ek raporuna göre davacı şirket elemanları tarafından dava dışı sigortalı hastanın eşi...'e 11.08.2008 tarihinde imzalatılan taahhütnamede yer alan hususların 2007 ... hükümlerindeki ilave ücret alınabileceğine dair şartları karşılamadığı, sonuç olarak tarafları bağlayan Sağlık Hizmeti Satın Alma Sözleşmesinin 3.1.3.1 inci maddesine aykırı davranan davacı hakkında aynı sözleşmenin 5.1.11 inci maddesine göre 30.000 TL ceza uygulamasının yerinde ve mevzuata uygun olduğu için davacının davalıya bu miktar kadar borçlu olduğu anlaşıldığından, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili, Mahkeme kararının gerekçesiz olduğunu, itirazlarının karşılanmadığını, eksik inceleme ile hüküm verildiğini, aydınlatılmış onam formunun dikkate alınmadığını, yasa ve yönetmeliklerde bulunmayan hükümlere göre genişletilerek karar verildiğini, kesilmiş olan cezaya esas fatura hasta ... ile hastane arasındaki sözleşmeye dayanmakta olduğunu, davalı kurum ...'nın olayla ilgisinin bulunmadığını, 2008 yılı değişikliği ...'ta otelcilik hizmetleri ile ilgili fark alınabileceğine dair yapılan düzenlemenin davaya konu olaya ilişkin fiillerini tevsik eder nitelikte olduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davalı Kurum tarafından uygulanan cezai işlem nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

2007 yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Özel Sağlık Kurumundan/Kuruluşundan Sağlık Hizmeti Satın Alma Sözleşmesinin 3.1.3.1 inci maddesindeki; “Sağlık kurumu/kuruluşu muayene, tetkik ve tedavi amacıyla yapılacak her işlem öncesinde, hasta veya hasta yakınının yazılı onayını alarak Kurumca ödenecek ücret dışında ilave ücret ödenmesi talebinde bulunabilir. İşlemlerden önce yazılı onay alınmadan, işlemler sonrasında herhangi bir gerekçe ileri sürerek ilave ücret talebinde bulunulması halinde bu sözleşmenin (5.1.11) numaralı maddesine göre işlem yapılır.” şeklindeki düzenleme, 01.07.2008 tarihinden itibaren geçerli olan 2008/61 sayılı Genelge ile “Sağlık kurumu/kuruluşu muayene, tetkik ve tedavi amacıyla yapılacak her işlem öncesinde, hasta veya hasta yakınının yazılı onayını alarak Kurumca ödenecek ücret dışında kurumca belirlenen ücretlerin %30 unu geçmemek kaydıyla ilave ücret ödenmesi talebinde bulunabilir. İşlemlerden önce yazılı onay alınmadan, işlemler sonrasında herhangi bir gerekçe ileri sürerek ilave ücret talebinde bulunulması veya kurumca belirlenen ücretlerin %30 undan fazla ilave ücret talebinde bulunulması halinde bu sözleşmenin (5.1.11) numaralı maddesine göre işlem yapılır.” şeklinde değiştirilmiştir.

3. Değerlendirme

Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hakim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere, kararın bozmaya uygun olmasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi gerekmektedir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle,

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanununa uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

6100 sayılı Kanun'un Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

09.11.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.