Logo

3. Hukuk Dairesi2023/1815 E. 2023/3694 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İcra memurunun kusurlu satış işlemi nedeniyle zarara uğradığını iddia eden davacının tazminat talebinin kabulü.

Gerekçe ve Sonuç: Bozmaya uyularak yapılan yargılamada, davacının uğradığı zarar ve müterafik kusurunun tespit edilmesi, ayrıca kesinleşmiş diğer davaların işbu davada kesin hüküm oluşturmayacağının değerlendirilmesiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, bozmaya uyan Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; dava dışı borçlu aleyhine başlatılan ... 22. İcra Müdürlüğünün 1996/817 E. sayılı takip dosyasında, borçlunun taşınmazının bulunduğu arsa üzerinde hissesi oranında malik olmasına rağmen, taşınmazın tamamı borçluya aitmiş gibi gerçekleştirilen satış işlemleri sonucunda dava konusu taşınmazın tamamını satın aldığını, daha sonra taşınmazın dava dışı 3. kişilere satıldığını ancak taşınmazın diğer hisse sahipleri tarafından ... 13. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1999/344 E. sayılı dosyasında taşınmazın son maliki aleyhine ecrimisil ve müdahelenin önlenmesi istemli dava açılarak, dava konusu 21 nolu bağımsız bölümdeki davacılara ait 27/48 paya yapılan müdahelenin men'ine, davacılara ait toplam 27/48 payın satılmadığının tespitine karar verildiği ve akabinde sırayla kayıt malikleri tarafından açılan davalar sonucu, son olarak aleyhine açılan davanın kabulü ile 25.000,00 TL alacağın tahsiline karar verildiğini, kararın icrası için ... 25. İcra Müdürlüğünün 2011/4832 E. sayılı dosyasında takip başlatıldığını ve 63.923,60 TL ödeme yapmak zorunda kaldığını ileri sürerek, icra memurunun hatalı eylem ve işlemleri neticesinde uğranılan zararın davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; dava konusu taşınmazın kıymet takdir işlemlerinin ... 22. İcra Müdürlüğünün 1996/817 E. sayılı dosyasında yapıldığını, kıymet takdir işlemlerinde bilirkişi tarafından taşınmazın borçluya ait olduğu yönünde rapor hazırlandığını, hatanın bilirkişi raporundan kaynaklandığını, bununla birlikte davacının da iyi niyetli sayılamayacağını, zira satış ilanında arsanın borçluya ait 6/230500 hissesinin satışının yapıldığının bildirildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Davanın açıldığı ... 14. Asliye Hukuk Mahkemesinin 03.05.2016

tarihli ve 2012/424 E., 2016/245 K. sayılı kararıyla; her ne kadar davacı tarafından dava konusu satıştan doğan zararın kendisi tarafından ödendiği iddia edilmiş ise de, ... 25. İcra Müdürlüğünün 2011/4832 E. sayılı dosyasına davacı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığı, takibe ilişkin bedelin banka yoluyla ödenmesi gerektiği, davacı tarafından ödeme yapıldığı ve ödeme yapılmış olsa bile hangi miktarda ödeme yapıldığının ispatlanamadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı, davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 22.10.2019 tarihli ve 2016/16378 E., 2019/4839 K. sayılı ilamıyla; dava dışı borçlu aleyhine başlatılan ... 22. İcra Müdürlüğünün 1996/817 E. sayılı takip dosyasında borçlunun taşınmazının bulunduğu arsa üzerinde hissesi oranında malik olmasına rağmen, taşınmazın tamamı borçluya aitmiş gibi gerçekleştirilen satış işlemleri nedeniyle icra memurunun kusurlu olduğu, her ne kadar Mahkemece ödeme olgusunun ispatlamadığı belirtilmiş ise de, icra dosyasının incelenmesinde davacı tarafından ödeme yapıldığı ve bunun alacaklı vekili tarafından dosyaya beyan edilerek dosyanın kapatılmasının talep edildiği, bu nedenle Mahkemece işin esası incelenerek davacının uğradığı zararın kapsamının belirlenmesi ve davacının müterafik kusurunun bulunup bulunmadığı hususunun araştırılması gerektiğinden bahisle, hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozmaya ilamına uyulmasına karar verilerek yapılan inceleme neticesinde alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, ... 25 İcra Müdürlüğünün 2011/4832 E. sayılı dosyasında ödeme ile ilgili herhangi bir kayıt olmasa da kapak hesabına ve haricen tahsil harcının da bu kapak hesabına göre tahsil edilmiş olmasına göre davacının ödediği miktarın alacaklı vekilinin beyanı da nazara alınarak 63.923,65 TL olduğunun kabulü gerektiği, ... 22. İcra Müdürlüğünün 1996/817 E. sayılı takip dosyasında, borçlunun taşınmazının bulunduğu arsa üzerinde hissesi oranında malik olmasına rağmen, taşınmazın tamamı borçluya aitmiş gibi gerçekleştiren satışın icra memurunun kusurundan kaynaklandığı, ancak taşınmazın hisseli olduğu da belirtildiği halde aleni olan tapu kayıtlarını ve icra dosyasını incelemeyen, dosyada iki farklı kıymet takdir raporu olduğuna bakmayan, salt ilana bağlı kalarak taşınmaz satın alan ve hakkında verilen hükmü temyiz etmeyen davacının da meydana gelen zararda müterafik/birlikte kusurunun bulunduğunun değerlendirildiği, söz konusu kusurun saptanması bakımından davacının zararın doğmasında ya da artmasında etkili olduğu anlaşıldığından bu durumun tazminat indirim sebebi olarak değerlendirilmesi, davacının kusurunun tali olduğu, asıl sorumluluğun işlemi gerçekleştiren icra memurlarında olduğu dikkate alınarak indirim oranının yüzde yirmi beş olarak takdir edildiği gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile 47.942,74TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; davanın zamanaşımına uğradığını, ... 13. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1998/898 E. ve ... 24. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2003/530 E. sayılı dava dosyaları ile somut olayda ... yönünden, tapudaki işlem ile Gayrımenkul Satış Memurluğu'nun hatalı işlemi arasında illiyet bağı bulunmadığının, bu nedenle oluşan zarardan sorumlu tutulamayacağının karara bağlandığını, kesinleşmiş yargı kararlarıyla sabit olduğu üzere işbu davanın da kesin hüküm nedeniyle reddi gerektiğini, davacının kötü niyetli olduğunu, dolayısıyla Mahkeme kararında belirtildiğinin aksine, davacının tamamen ve aslen kusurlu olduğunu ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun (2004 sayılı Kanun) 5 inci maddesi gereğince icra memurunun kusurundan kaynaklanan zararın tazmini istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 2004 sayılı Kanun'un 5 inci maddesi.

2. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 52 nci maddesi.

3. Değerlendirme

Temyizen incelenen Mahkeme kararının; uyulan bozma ilamında belirtilen hukuki esaslar gereğince verildiği, hükme esas alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli ve uyuşmazlığı çözer mahiyette olduğu, bozmaya uymakla kesinleşen ve karşı taraf yararına usuli kazanılmış hak durumu oluşturan kısımlar hakkında Mahkemece yeniden inceleme yapılmasına imkân bulunmadığı, Mahkemece uğranılan zararın kapsamının ve davacının müterafik kusurunun bulunduğunun doğru olarak belirlendiği ve Bakanlık lehine karar verilerek kesinleşen ... 13. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1998/898 E. ve ... 24. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2003/530 E. sayılı dava dosyalarında, tapuda iptali istenen satış işleminin dosya tarafları arasında gerçekleştiği, Bakanlığın bu satış işlemlerinde bir dahilinin bulunmadığı gerekçesiyle Bakanlık yönünden ret kararı verildiği, bu nedenle 2004 sayılı Kanun'un 5 inci maddesi gereği memur kusuruna dayalı tazminat istemiyle açılan işbu davada kesin hüküm oluşturmayacağının anlaşılmasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan Mahkeme kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Mahkeme kararının 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 439 uncu maddesi uyarınca ONANMASINA,

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

13.12.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.