Logo

3. Hukuk Dairesi2023/1831 E. 2023/3724 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Vergi borcu nedeniyle haczedilen mallara yapılan istihkak iddiasının kabul edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile borçlu vergi mükellefinin aynı adreste faaliyette bulunması, ibraz edilen faturaya ait aya ilişkin sıfır matrahlı beyanname verilmesi ve istihkak iddiasının ispatlanamaması gözetilerek, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki istihkak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; davalı idare tarafından müvekkilinin babası olan diğer davalı ...'nin borçları nedeniyle işyerinde haciz uygulandığını, vergi kaydının müvekkiline ait olduğunu, kendisi yokmuş gibi işlem yapıldığını, beyanlarının tutanağa geçirilmediğini, haczedilen malların müvekkiline ait bulunduğunu, davalı ...'ye ait iken kredilerle satılarak devredildiğini, faturanın ibraz edildiğini, malların müvekkile ait işyerine bırakıldığını, haksız bir şekilde haczedildiğini ileri sürerek; istihkak iddiasının kabulü ile hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili; davalı ...'nin borcu nedeniyle hesaplarına e-haciz konulmasına rağmen oğlu davacı üzerinden aynı faaliyeti devam ettiği için kamu alacağının tahsili için fiili haciz yoluna gidildiğini, mükellef İlhami'nin işyerinde olduğu sırada haczin yapıldığını ve haciz tutunaklarında imzasının bulunduğunu, baba ve oğlunun aynı işyerinde faaliyette olduklarını ve ilgili makinelerin devredilmesine ilişkin işlemlerin muvazaalı olup kamu alacağının tahsilini engellemeye yönelik gerçekleştirildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Davanın açıldığı Çal İcra Hukuk Mahkemesinin 30.01.2014 tarihli ve 2013/46 E., 2014/4 K. sayılı kararıyla; istihkak iddiası yerine görülmeyerek davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 15.02.2016 tarihli ve 2014/12066 E., 2016/2417 K. sayılı ilamıyla; 6183 sayılı Kanun'un 79 uncu maddesine göre yapılan icra takibine dayalı istihkak davasına bakma görevinin genel mahkemelere ait olduğu gerekçesiyle karar bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

1. Bozmaya uyan İcra Hukuk Mahkemesince verilen 21.06.2016 tarihli ve 2016/6 E., 2016/13 K. sayılı kararla; dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiştir.

2. Görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine davanın gönderildiği Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı her ne kadar davalı ... 'ye ait borç nedeniyle işyerinde haczedilen menkul malların kendisine ait olduğunu ve davalıyla ilgisi olmadığını iddia etmiş ise de, Mal Müdürlüğü yoklama fişinde davalı ...'ye ait D blok No: 50 nolu adresin boş ve hurda deposu olarak kullanıldığı, ayrıca davalı ...'nin vergi mükellefi olarak vergi dairesi belgelerinde işyeri adresinin ... Sanayi C blok No: 7 olarak kayıtlı olduğu, davacının da aynı adreste vergi mükellefi olarak kaydı bulunduğu, yapılan haciz esnasında haciz mahallinde davalı ...'nin yer aldığı, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 97/a maddesine göre borçlu ile üçüncü kişi tarafından, bir menkul mal, birllikte elde bulunduruluyorsa, bu mal, borçlunun addedilir hükmü gereğince üçüncü kişinin istihkak iddiasında davasını kanıtlaması gerektiği, Yargıtayın yerleşik içtihatlarına göre vergi kaydının üçüncü kişiye ait olması ve faturanın istihkak iddiasını tek başına ispatlamasının mümkün olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; haciz mahallinin müvekkilinin adresi olduğunu, davalı ... ile bitişik işyerlerinin bulunduğunu, karinenin geçerli olmadığını, faturanın ibraz edildiğini, yapılan haczin yasalara aykırı gerçekleştirildiğini ileri sürerek; kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un (6183 sayılı Kanun) yapılan icra takibine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6183 sayılı Kanun'un "Borçlu elinde haczedilen mallara karşı istihkak iddiaları" başlıklı 66 ncı maddesi

3. Değerlendirme

Temyiz olunan Mahkeme kararında; hukuki ilişkinin ve bu ilişki nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlığa yukarıda yer verilen hukuk kurallarının doğru şekilde uygulandığı, davacı ile davalı mükellefin aynı adreste faaliyette bulunduğu, ibraz edilen faturaya ait olan aya ilişkin sıfır matrahlı beyanname verildiği, istihkak iddiasının ispatlanmadığının anlaşılmasına göre, davacının temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar verilmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 1086 sayılı Hukuk Usula Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 439 uncu maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

14.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.