Logo

3. Hukuk Dairesi2023/1838 E. 2023/3738 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Dava dışı polis memuruna ödenen nakdi tazminatın rücuen tahsilinde, tazminat miktarının hangi tarihteki verilere göre hesaplanması gerektiği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın önceki bozma ilamında belirtildiği üzere tazminatın haksız fiilin gerçekleştiği tarihteki verilere göre hesaplanması gerektiği ve mahkemenin de bu bozma kararına uygun hüküm kurduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki rucüen tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kurum vekili; 23/04/2006 tarihinde, görevini yaptığı esnada davalıların haksız eylemi nedeniyle dava dışı polis memurunun yaralandığını, bu nedenle 2330 sayılı Kanun kapsamında anılan kamu görevlisine nakdi tazminat ödendiğini belirterek ödenen miktarın ödeme tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan rücuen tahsili isteminde bulunmuştur.

II. CEVAP

Davalılar tarafından davaya cevap verilmemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 13.02.2014 tarihli ve 2010/559 E., 2014/99 K. sayılı kararıyla; davalı ... Öğmen hakkında açılan davanın reddine, davalı ... Öğmen hakkında açılan davanın kabulü ile, 11.294,60 TL alacağın 30.09.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı ... vekilince temyiz isteminde bulunulmuştur.

2.Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 03.12.2019 tarihli ve 2017/2103 E., 2019/5735 K. sayılı ilamıyla; dava konusu tazminat miktarının belirlendiği ... Emniyet Genel Müdürlüğü Nakdi Tazminat Komisyonunun 02.09.2010 günlü ve 2010/0700 sayılı kararından, zararın nakdi tazminat karar tarihindeki en yüksek devlet memuru brüt aylığının (ek gösterge dahil) yüz katı üzerinden, yaralanma derecesine göre hesaplandığı ve buna göre ödeme yapıldığı anlaşıldığı, oysa zarar, haksız eylemin meydana geldiği 23.04.2006 tarihinde gerçekleştiği, davalının sorumluluğunun da bu tarihte başladığından tazminatın, haksız eylem tarihindeki miktar esas alınarak belirlenmesi gerektiği, olay tarihinden sonra alınmış komisyon karar tarihindeki kıstaslara göre belirlenen tazminatın rücuen tahsiline karar verilmiş olmasının doğru olmadığı gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davacı her ne kadar polis memuru ...'ya ödeme kararının alındığı tarihteki en yüksek devlet memur maaş katsayısını esas alarak hesaplama ve ödeme yapmış olsa da 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanununun 3. maddesinin b fıkrasında ve müstekar Yargıtay kararlarında da belirtildiği üzere polis memuru ...'ya yapılan ödemenin dayanağı ona karşı davalı tarafından gerçekleştirilen haksız fiil olduğundan, davalının sorumluluğu haksız fiil tarihindeki en yüksek devlet memur maaşını baz alınarak ...'nın uğradığı zararın hesaplamanın yapılması gerektiğinden haksız fiil tarihi itibari ile hesaplama yapılması bilirkişiden istenilmiş ve bu tarih baz alınarak yapılan bilirkişi hesaplaması ile davacının davalıya 8.257,46 TL rücu edebileceğinin anlaşıldığı, davalı ... hakkında davanın reddine, davalı ... hakkında kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili, davalıların dava dışı polis memurunun yaralanmasından ve ödenen tazminatın tamamından sorumlu olduklarını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava dışı polis memuruna yapılan nakdi tazminat ödemesinin rücuen tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun'un ''Nakdi Tazminat'' kenar başlıklı 3 üncü maddesinin ilgili bölümü şöyledir:

a)( Değişik 1/4/1998- 4356/1 Md.) Ölenlerin kanuni mirasçılarına, en yüksek Devlet Memuru brüt aylığının (ek gösterge dahil) 100 katı tutarında,

b) (Değişik 1/4/1998- 4356/1 Md.) Yaşamak için gerekli hareketleri yapmaktan aciz ve hayatını başkasının yardım ve desteği ile sürdürebilecek şekilde malül olanlara 200 katı, diğer engelli hale gelenlere (a) bendinde belirtilen tutarın %25'inden %75'ine kadar, yaralananlara ise %20'sini geçmemek üzere engellilik ve yaralanma derecesine göre,

Nakdi tazminat ödenir.

Bu nakdi tazminatın tespitine esas tutulacak aylık; tazminat verilmesine dair karar tarihindeki en yüksek Devlet Memuru aylığının (ek gösterge dahil) brüt tutarıdır.

2.Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. Usuli kazanılmış hak olarak tanımlanan bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 tarihli ve 21/9 sayılı YİBK).

3. Bundan başka, Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün, bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uymuş olan mahkeme kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş olan bu kısımları lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur (04.02.1959 tarihli ve 13/5 sayılı YİBK).

3. Değerlendirme

Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, yerleşmiş Yargıtay içtihatlarına göre rücu edilecek tazminat miktarının hesaplamasında olay tarihindeki verilerin dikkate alınacağının tartışmasız olduğunun anlaşılmasına göre mahkeme kararının isabetli olduğu görülmekle, temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple,

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

6100 saylı Kanun' Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

14.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.