"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki menfi tespit ve maddi manevi tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvrusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili, davalı bünyesinde birleşen ... .../... Şubesinden, davacının kimlik bilgilerinin kullanılarak kredi kartı alındığını ve kredi kartı borcunun ödenmeyerek yasal takibe atıldığının ortaya çıktığını, davacının, davalı bankanın gerekli dikkat ve özeni göstermemesi nedeniyle ... Bankası nezdinde kara listeye alındığını, icra takibi ile karşı karşıya kaldığını, hiçbir bankadan kredi kullanamadığını ve bu durumun yıllarca devam ettiğini, davacının Cumhuriyet Savcılığına başvuru yaptığını, yaptırılan kriminal incelemede davalı bankanın hazırladığı kredi kartı ve genel sözleşmesindeki imzaların davacıya ait olmadğının ortaya çıktğını, davalı bankanın ihmali nedeniyle zarar gördüğünü ileri sürerek borçlu olmadığının tespiti ile 5.000,00 TL manevi tazminat talep ettiğini ayrıca davacıya ait ...'deki kaydının geriye dönük olarak düzeltilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili, davacının menfi tespit davasının ikame etmesinde hukuki yarar olmadığını, davacının yapmış olduğu başvuru sonrasında savcılık soruşturması sonuçlanana kadar icra takibinin durdurulduğunu, davalı bankanın ihmal veya kusurunun bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararıyla; somut olayda; davacı hakkında ... 4. İcra Müdürlüğünün 2008/12059 takip sayılı dosyası ile ... kredi kartından kaynaklanan takibin 05.06.2008 tarihinde başlatıldığı, takip dosyasında herhangi bir haciz işleminin yapılmadığı, davacı tarafından Cumhuriyet Başsavcılığına icra takibinden önce 02.10.2007 tarihinde suç duyurusunda bulunulduğu, soruşturma başlatıldığı, bu soruşturma kapsamında kredi kartı başvuru evrakı, genel hizmet sözleşmesi, davacıya ait istiktap tutanağı ile kriminal laboratuarında incelenerek 24.01.2012 tarihli rapor düzenlendiği, ... adına atılan imzaların mevcut imzalarla karşılaştırılmasında ...'ın eli ürünü olmadığının tespit edildiği, mahkemece alınan bilirkişi raporunda da sözleşme ve başvuru formunda yer alan imzaların ... eli ürünü olmadığı kanaatinin bildirildiği, bu nedenle kredi kartı borcundan dolayı davacının sorumlu olmadığından icra dosyasındaki takipten borçlu olmadığı yönündeki talebin kabulüne, kredi kartı başvuru formu incelendiğinde davacıya ait kimlik bilgileri kullanılarak kredi kartı başvurusunda bulunulduğu, davalı bankanın davacıya ait kimlik bilgilerinin ele geçirilmesinde herhangi bir ihmalinin ve kusurunun olmadığı anlaşılmakla davacının maddi ve manevi tazminat istemlerinin reddine, diğer yandan davacı Merkez bankasındaki kaydının geriye dönük olarak düzeltilmesini talep etmiş ise de dosyada taraf olmayan Merkez Bankası hakkında karar verilemeyeceği gözetilerek Merkez Bankası'ndaki kaydın geriye dönük olarak düzeltilmesi talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili, davacının kimlik bilgilerinin kullanılarak, davalı banka tarafından hesap açılmasında, kredi kullandırılmasında, akabinde takipten önce dahi olay ortaya çıkmışken 2018 yılına icra takibine geçilmesinde, davacının ... kara listeye alınmasında, ihtarlarına ve diğer yazılı taleplerine rağmen icra dosyasından müvekkili ibra etmeyen, ... kaydını düzeltmeyen, kredi yasaklısı konumunun devam etmesine sebep olan bankanın kusurlu olduğunu, müvekkilinin yıllarca kredi kullanamadığından dolayı maddi zararlarının oluştuğunu, diğer yandan ailesinde, çevresinde, ... yerinde bankalara borcu olan, hakkında icra takibi olan borçlu ve borcunu ödemeyen bir insan olarak görüldüğünü, her an haciz riski ile yaşamak zorunda kaldığını, davalı bankanın yukarıda belirtilen ... ve eylemlerinden, ihmalinden daha sonra da kasten ve bilerek kayıtları düzeltmemesinden dolayı, kusuruyla zarar doğduğunu ve artmasına neden olduğunu, zararın doğmasında ve büyümesinde bankanın kastının mevcut olup illiyet bağı bulunduğunu, belirtilen sebepler neticesinde kararın maddi ve manevi tazminat talebinin reddi yönünden kaldırılmasını ve maddi - manevi tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; somut uyuşmazlıkta dava dışı kişilerce davacıya ait kimlik bilgileri kullanılarak davalı banka ile bankacılık hizmetleri sözleşmesi yapıldığı, imzaların davacıya ait olmadığı, taraflarca istinaf edilmeyerek kesinleşen İlk Derece Mahkemesi kararı ile sabit olduğu, yine dosyaya toplanan delillerden davacı hakkında icra takibi başlatılmakla beraber herhangi bir haciz/ muhafaza işlemi yapılmadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda bahsi geçen sözleşme üzerindeki imzalar davacı tarafça takip öncesi inkar edilmiş olsa dahi bu aşamada imzanın davacıya ait olup olmadığı konusunda tam bir kanaat sahibi olmamakla icra takibi başlatmış olmasının tek başına haksız fiil olarak nitelenemeyeceği, kaldı ki davacının zararını ve davalının bu zararın meydana gelmesinde kusurunu da ispatlayamadığı, manevi tazminat talebi yönünden ise davacı bankanın takip başlatmış olmasının tek başına haksız fiil oluşturmadığı gibi davacının kişilik haklarını ihlal ederek bir zarar verildiğine dair bir delil de dosyaya sunulmadığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili, istinaf dilekçesindeki hususları tekrar ederek, davalı bankanın ihmali yüzünden yıllardır kredi kullanamadığını ve zarara uğradığını, her an haciz riski ile yaşamak zorunda kaldığını, manevi tazminat şartlarının oluştuğunu belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, sahtecilik iddiasına dayalı menfi tespit ve maddi manevi tazminat istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
a) 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 72 nci maddesi,
b) 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 58 inci maddesi.
3.Değerlendirme
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle davacının davalı bankaya başvurusu üzerine icra takibindeki işlemlerin durdurulduğunun anlaşılmasına manevi tazminat koşullarının da oluşmamasına göre temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
14.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.