Logo

3. Hukuk Dairesi2023/2263 E. 2023/1657 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı avukatın, davalı müvekkillerden vekâlet ücretini kısmen USD olarak talep etmesi üzerine, davalılar tarafından ödenmeyen bakiye alacağın tahsili istemine ve davalıların avukattan hesap vermesini ve aldığı fazla parayı iade etmesini talep ettikleri edimlerin tespitine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı avukatın, vekâlet ücretinin bir kısmının USD olarak ödeneceği yönündeki iddiasını ve davalıların fazla para aldığı iddiasını ispatlayamaması, davalılar tarafından ise kötü niyet tazminatı taleplerinin ispatlanamaması gözetilerek, yerel mahkemenin davacı ve davalıların taleplerinin reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/294 E., 2022/107 K.

DAVA TARİHİ : 11.05.2012

KARAR : Asıl ve karşı davanın reddi

KARAR DÜZELTME İSTEYEN : Davacı-karşı davalı vekili

Taraflar arasındaki asıl itirazın iptali ile karşı alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece asıl ve karşı davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece Mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Davacı karşı davalı vekili tarafından Dairece verilen kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; kesinlik, süre ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, karar düzeltme dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Davacı-karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin avukatlık mesleğini icra etmekte olduğu, müvekkil ile davalılar arasında yapılan hukuki danışmanlık ve avukatlık sözleşmeleri kapsamında davalılardan Özel Gebze Hastanesi Sağlık Hizmetleri A.Ş. adına Uluçınar Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından salınan 2007 yılı hesap dönemine ilişkin Kurumlar Vergisi ve cezaları, Katma Değer Vergisi ve cezaları ile Özel Usulsüzlük Cezaları olmak üzere toplam 5.668.109,23 TL meblağa ilişkin uyuşmazlığın çözümü, davalılardan ..., ... ve ... aleyhine Sahte ve Muhteviyatı itibarıyla Yanıltıcı Belge Kullanmak Suretiyle Kaçakçılık suçlarına ilişkin başlatılan soruşturma dosyasının müdafi sıfatıyla takibini üstlendiğini, bu iş karşılığında akdedilen sözleşmeler gereği, davalılarca, müşterek ve müteselsil şekilde; vergi davası/davaları ikamesi ile net olarak (KDV, Stopaj vb. hariç) 100.000,00 TL peşin ve müvekkilce üstlenilen hukuki sürecin yapılandırma/uzlaşma/af ve benzeri sebeplerle kısmen veya tamamen davalılar lehine olacak şekilde sonuçlanması halinde, elde edilecek maddi menfaatin %5'i oranında olmak üzere vekalet ücreti, soruşturması açılması ile her bir şüpheli asil için, net olarak (KDV, Stopaj vb. hariç) 50.000,00 USD olmak üzere toplam 150.000,00 USD vekalet ücreti ödeneceğinin kabul ve taahhüt edildiğini, sözleşmelere istinaden davalılardan Özel Gebze Hastanesi Sağlık Hizmetleri A.Ş. adına kesilen serbest meslek makbuzlarına ilişkin ödemelerin gerçekleştirildiğini ve söz konusu makbuz içeriklerine o tarihte ve halen herhangi bir itiraz yapmadığını, müvekkilinin, davalılar hakkında Gebze Cumhuriyet Başsavcılığının 2008/13197 hazırlık numaralı dosyası üzerinden başlatılan soruşturma kapsamında şüpheli vekilliği görevini üstlendiğini ve bu doğrultuda her bir müvekkil için net 50.000,00 USD olmak üzere toplam 150.000,00 USD net vekalet ücretine hak kazandığını, davalılar adına Kocaeli Vergi Mahkemesinin 2008/2824 E. 2008/2832 E. ve 2008/2833 E. sayılı dosyaları üzerinden Uluçınar Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından salınan 2007 yılı hesap dönemine ilişkin kurumlar vergisi ve cezaları, katma değer vergisi ve cezaları ile özel usulsüzlük cezalan ile ferilerinin iptali talepli davaları ikame ve takip ettiğini, davalar henüz derdest iken, bu kez, davalılarca sözü edilen vergi davalarından vazgeçilerek karşı taraf (davalı idare) ile borç yapılandırması yoluna gidildiğini, bu suretle asgari 5.588.456,31 TL'lik maddi menfaat elde edildiğini, asgari 279.422,82 TL vekalet ücretine hak kazandığını, davalılarca, taraflar arasındaki sözleşmelerin kurulduğu tarihten bu yana, net olarak toplam 315.986,00 TL vekalet/hukuki danışmanlık ödemesi yapıldığını, müvekkilinin asgari 150.000,00 USD * 279,422.82 TL vekalet ücretine hak kazandığını, dolayısıyla davalılar tarafından yapılan ödemelerin, hak kazanılan asgari vekalet ücretlerinin tamamını karşılamadığını, davalılarca yapılan kısmi ödemeler dava sonucunda mahsup edilmek suretiyle, bakiye kalan 126.000,00 USD'lik vekalet ücreti alacağı ve 100,00 USD'lik işlemiş faiz alacağı için davalılar aleyhine Gebze 2. İcra Müdürlüğünün 2011/1397 E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, icra takibine davalılarca muhtelif tarihlerde gerçekleştirilen itirazlar neticesinde icra takibinin durduğunu beyan ederek; davanın kabulü ile Gebze 2. İcra Müdürlüğünün 2011/1397 E. sayılı dosyası üzerinden başlatılan icra takibinin ve ferilerinin tamamına davalı itirazının iptaline, takibin devamına, haksız olarak yapılan itiraz nedeniyle asıl alacağın %40' ından az olmamak üzere icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2. Davalı karşı davacı Özel Gebze Hastanesi Sağlık Hizmetleri A.Ş. vekili karşı dava dilekçesinde özetle; davacının müvekkilden davanın kazanılacağı garantisi ile avans, masraf ve değişik isimler altında 399.209,90 TL tahsil ettiğini, bu paraların Vergi Dairesindeki davanın kazanılması, ceza davası açılması halinde davanın yürütülmesi ve idari bir dava açılması gerektiğinde ya da açıldığında avans olarak ödenen paralar olduğunu, müvekkilinin İdare Mahkemesinde herhangi bir ihtilafı olmaması ve olma ihtimalinin de ortadan kalkmış olması sebebi ile karşılıksız kalmış ödenen bir kısım paralar olduğunu, bu paraların iade edilmesi gerektiğini, karşı davalının vergi davasını kaybetmesi karşısında hak etmediği ücretler, avans, masraf ve başkaca isimler altında almış bulunduğu bedellerin iadesi için İstanbul 16. Noterliğinin 22.04.2011 tarihli ve 05884 Yevmiye nolu ihtarnamesinde rağmen herhangi bir girişiminin olmadığını, aksine icra takibi ile karşılaştıklarını, vekilin vekaletin ifası için veya ifa dolayısıyla aldıklarını müvekkile verme borcu kapsamında vekilin, müvekkilinin sözleşme gereği olarak talep ettiği işin yapılması için her ne ad altında olursa olsun almış olduğu şeyleri müvekkile iade ile yükümlü bulunduğunu, iade borcu kapsamına, para, avans gibi müvekkilin işin ifa edilmesi için vekile verdiklerinden arta kalanların da girdiğini, karşı davalının gönderilen ihtarnameye rağmen hesap verme borcunu ve aldıklarını iade borcunu yerme getirmediğini, bu nedenle yaptırılacak bilirkişi incelemesi ile belirsiz alacağın tespit edilerek, fazlaya dair hak saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.000,00 TL'nin karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalılar Özel Gebze Hastanesi Sağlık Hizmetleri A.Ş. ... ve ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davasının haksız ve mesnetsiz olduğunu, ceza soruşturması dışındaki dava şirket ile ilgili olmakla, şahısların bu vekalet talebinden sorumlu tutulamayacağını, davacı ile müvekkiller arasında davacının iddia ettiği gibi bir vekalet ücret sözleşmesinin olmadığını, davacı taraf ile müvekkilleri arasındaki sözlü anlaşmaya göre; Vergi Mahkemesinde açılan davanın kazanılması halinde elde edilen menfaat üzerinden yasal (miktara göre kademeli) vekalet ücreti, ayrıca ceza davası açılması halinde bu davaları takip etmek üzere vekalet ücreti ödeme konusunda anlaşıldığını, davacının üzerine aldığı işi ve taahhüt ettiği davayı kazanma garantisi vermesine rağmen Kocaeli Vergi Mahkemesinde açılan 2008/2824 -2832 - 2833 E. nolu davaların şirketin aleyhine sonuçlandığını, bu arada davacının müvekkilden işlerin yolunda gittiği şeklinde beyanlarda bulunarak avans olarak para tahsil etmeye devam ettiğini, ancak davalının vekillik görevini gereği gibi yerine getirmediğini, müvekkilinin 6111 sayılı Yasa'nın yürürlüğe girmesinden sonra yine kendi çabası ile vergi dairesi ile anlaşmak suretiyle yasadan yararlandığını, bu aşamada dahi davacıdan hukuki yardım göremediğini, işletmesinin geleceği açısından fırsat gördüğü yasa ile vergi dairesiyle anlaşma yaptığını, 6111 sayılı Yasa'dan yararlandıktan sonra Vergi Mahkemesi kararının Danıştay tarafından bozulduğunu, davacının vekillik görevini gereği gibi yerine getirmediğini, davayı kaybetmesine rağmen, sırf müvekkilin yasadan yararlanmak suretiyle menfaat temin ettiği gerekçesi ile haksız bir şekilde vekalet ücreti kazanma gayreti içerisine girdiğini, ortaya çıkan kazancın davacı tarafından değil yasa tarafından müvekkile sağlanan bir menfaat olduğunu beyanla davanın reddi ile davacı aleyhine %40'tan aşağı olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.

2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacı arasında yapılmış bulunan yazılı veya sözlü bir vekalet ücreti sözleşmesi olmadığını, müvekkilinin diğer davalılardan Özel Gebze Hastanesi Sağlık Hizmetleri A.Ş.'nin bir dönem yönetim kurulu üyeliğini yaptığını, yönetim kurulu üyeliğinden 01.06.2010 tarihinde istifa ettiğini, yapılandırma dilekçesinin istifadan sonra verildiğini, 22.03.2011 tarihinde davalı şirketin 6111 sayılı Kanuna göre yapılandırma başvurusunda bulunduğunu, bu nedenle istifadan sonraki tarihli yapılandırmanın sonuçlarından bağlı tutulamayacağını, davacıya sadece soruşturma dosyasının takip edilmesi için vekaletname verdiğini, savcılık soruşturma dosyasının takipsizlikle sonuçlandığını, bu davanın ücreti olarak “yasal tarifede yazan ücret” ödenmesi konusunda anlaştıklarını, bu anlaşmanın sonucunda dava açılmadığı için bir ücret ödenmesi gereği doğmadığını bildirdiklerini, davalı şirketin 6111 sayılı Kanun hükümlerinden yararlanmak için yasal başvuru yaptığını, bu yasada başvurunun kabul edilmesi için açılmış bulunan davalardan vazgeçilmesinin ön koşul olarak kabul edildiğini, bu ön koşulu yerine getirmek için davadan vazgeçilmiş olmasının bir sulh olarak kabul edilemeyeceğini, yine bu yasal başvurunun yapılmasının açılmış bulunan davanın davacı lehine olarak sonuçlandığı anlamını taşımadığını, bu nedenle bu başvurudan dolayı davacının bir ücrete hak kazanmasının hukuken mümkün olmadığını, davacının taleplerinde haksız ve kötü niyetli olduğunu, açıklanan nedenlerle davacının davasının reddine, davacının takipte haksız olması sebebi ile kötü niyet tazminatına mahkum cdilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 06.10.2015 tarihli ve 2012/322 E., 2015/845 K. sayılı kararı ile; ''HSYK'nın 23.07.2015 gün ve 1157 sayılı kararı ile Gebze'de Tüketici Mahkemesi kurulup, 07.09.2015 tarihinde faaliyete geçmiş olmakla, davada Mahkemenin görevine ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle HMK'nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince davanın usulden reddine, HMK m. 20 uyarınca, süresi içerisinde başvurulması halinde dosyanın görevli Gebze Tüketici Mahkemesine gönderilmesine'' karar verilmiştir.

IV.BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A.Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı-karşı davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 13.Hukuk Dairesinin 07.03.2018 tarihli ve 2016/19483 E., 2018/2839 K. sayılı ilamı ile; ''4077 Sayılı Yasanın yürürlükte bulunduğu dönemde vekalet akdinin ve bu ilişkiden kaynaklanan uyuşmazlıkların Tüketici Yasası kapsamı dışında bulunduğu, 28.5.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Yasanın geçici 1 inci maddesinde "bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış olan davalar açıldıkları mahkemelerde görülmeye devam eder" hükmü mevcut olup, bu hüküm uyarınca 6502 sayılı Yasada düzenlenen vekalet akdi hususunda Tüketici Mahkemesinin görevli olabilmesi için davanın 28.5.2014 tarihinden sonra açılmasının zorunlu olduğu, eldeki dava 4077 sayılı Yasa yürürlükte iken açıldığından davaya bakma görevi dava tarihindeki mevcut düzenlemeye göre genel mahkemeye ait olduğundan, mahkemece işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı'' olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B.Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ''taraflar arasındaki öncelikli uyuşmazlık, davacının vekillik görevini yerine getirip getirmediği ile ilgili olup, ancak bunun sonucuna göre davalının vekalet ücreti ödemekle yükümlü olup olmadığına karar verilebileceği, Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her birinin hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlü olduğu, davalının azlin haklı olduğunu ispat etmesi gerektiği, davacı ile davalı Özel Gebze Hastanesi arasında süren avukat-müvekkil ilişkisi bulunmakta olup, davalının davacının vekillik görevini yerine getirmediği iddialarının soyut ve genel nitelikte olduğu, davalının vekalet akdini sürdürmesine engel olan işlem ve/veya eylem üzerine bu işlem ve/veya eylemi somutlayarak akdi feshetmesinin dürüstlük kuralının gereği olduğu, davacının vekillik görevini yerine getirmediği iddialarının haksız olduğu kanaatine varıldığı ve bilirkişi raporu doğrultusunda karşı davanın reddine karar verildiği, dosya kapsamında taraflar arasında yazılı bir avukatlık vekâlet ücret sözleşmesine rastlanılmadığı, davalı şirketin davacıya vekâlet ücret ödemelerinin bir kısmını USD açıklamasıyla yaptığı, taraflar arasında Cumhuriyet Savcılığı soruşturması açılması ile ilgili olarak, net olarak (KDV, Stopaj vb. hariç) 50.000,00 USD olmak üzere toplam 150.000,00 USD vekalet ücreti için sözlü anlaşmaya varıldığı, bilirkişi raporlarında belirlendiği üzere davacının davalı Özel Gebze Hastanesi A.Ş.'den 93.671,17 TL bakiye alacağı hesap edildiği, davacı bakiye kalan 126.000,00 USD' lik vekalet ücreti alacağı ve 100,00 USD' lik işlemiş faiz alacağı için davalılar aleyhine ilamsız ica takibi başlatmış olup, davacının alacak miktarı ve hukuki ilişkiyi ispat yükü altında olduğu, toplanan deliller yukarıdaki ilkeler ile birlikte değerlendirildiğinde, HMK 190 ıncı ve TMK 6 ncı maddeleri gereğince, davacının vekalet ücreti ödemelerinin USD olarak yapılacağı iddiasını kanıtlayamadığı, açıklanan sebeplerle davacının ispatlanamayan davasının reddine karar vermek gerektiği, davalı tarafından kötü niyet tazminatı talep edilmiş ise de davalının davacının kötü niyetle icra takibi yaptığını kanıtlayamadığı'' gerekçesiyle, asıl dava yönünden davacı-karşı davalının davasının reddine, davalıların kötü niyet tazminatı taleplerinin reddine karşı dava yönünden davalı- karşı davacı Özel Gebze Hastanesi'nin davasının reddine, karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı-karşı davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Dairenin 19.12.20222 tarihli ve 2022/7575 E., 2022/9606 K. sayılı kararıyla; ''Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına'' karar verilmiştir.

VI. KARAR DÜZELTME

A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran

Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı, davacı-karşı davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

B. Karar Düzeltme Sebepleri

Davacı-karşı davalı ... vekili karar düzeltme dilekçesinde özetle; yerel mahkemece dava dosyasında mübrez bilirkişi raporlarındaki hangi hesaplama usulünün benimseneceğinin tespiti ve benimsenen usuldeki hesap hatalarının giderilmesi gerekirken; yalnızca vekalet ücreti talebinin USD para cinsinden talep edilebileceğinin ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiğini, gerekçenin usul ve yasaya aykırılığı bir yana kendi içerisinde çelişen, izahı mümkün olmayan, müphem bir karar olduğunu, deliller değerlendirilirken çoğun içinde az da vardır ilkesinin göz ardı edildiğini, kısmi vekalet ücreti ödemelerinin, bir kısmının değil ağırlıklı bölümünün USD açıklamasıyla yapıldığını, alacağın farklı para cinslerinden ödeneceğine dair anlaşmanın varlığı halinde dahi bu alacakların tamamının, anlaşmaya konu para cinslerinin birbirine olan paritesi üzerinden ve bu para cinslerinin yalnızca biri üzerinden talep edilebileceğini beyan ederek kararın düzeltilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; asıl davada, vekâlet sözleşmesinden kaynaklı alacakların ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine; karşı davada ise, vekilin hesap verme borcu ve aldıklarını iade borcunu yerine getirmediği iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı maddesi gereği; Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.

2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun ''ispat yükü'' başlıklı 190 ıncı maddesinin birinci fıkrası; ''İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.''.

3. Değerlendirme

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve davacı-karşı davalının yukarıda yer verilen hukuk kuralları gereği davalılardan alacağı bulunduğunu ispatlayamamış olduğunun anlaşılmasına göre davacı-karşı davalının karar düzeltme talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı-karşı davalının karar düzeltme talebinin REDDİNE,

Aşağıda yazılı para cezasının karar düzeltme isteyene yükletilmesine,

30.05.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.