Logo

3. Hukuk Dairesi2023/2447 E. 2024/1221 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Su parkında meydana gelen kazada yaralanan davacının, işletmeci ve sigorta şirketine karşı açtığı maddi ve manevi tazminat davasında zamanaşımı süresinin dolup dolmadığı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında sözleşmesel ilişki kurulduğu ve olay tarihinden itibaren on yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gözetilerek, davacı temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2553 E., 2023/244 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 1. Tüketici Mahkemesi

SAYISI : 2013/1496 E., 2022/413 K.

Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun davacı ve davalı... Eğlence ve Turizm Yatırımları Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi yönünden esastan reddine, davalı ... yönünden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili, müvekkilinin 13.09.2005 tarihinde gittiği davalı... Eğlence Turizm Yatırım San. ve Tic. A.Ş.ye ait "...Park" isimli su parkında, kamikaze olarak isimlendirilen su kaydırağından kaydığını, havuza süratli bir şekilde çakılan müvekkilinin sol bacağı ve sol bileğinin kırıldığını, boğulmak üzere olduğu havuzdan birlikte geldiği turist arkadaşlarının çıkardığını, beş dakika sonra arkadaşlarının çabalarıyla iki güvenlik görevlisinin geldiğini, su parkının revirine kaldırıldığını, Özel...Hastanesine ambulans ile kaldırıldığını, yanında bir tercümanın bulunmadığını, davalı şirketin olayın olduğu gün su kaydıraklarının başında cankurtaran bulundurmadığını, kusurlarının aşikar olduğunu ve tanıklarında bu duruma şahit olduğunu, davalı... A.Ş.nin bu tür yaralanmalar için sigortası bulunduğu halde hastane masraflarını kendi sigorta şirketinin karşıladığını, davalı şirketin sigortası olduğunun davacıdan gizlendiğini, yapılan doktor kontrollerinden sonra davacının sol bacağının asla bir daha eskisi gibi olamayacağını ve sakat kalacağını öğrendiğini, aynı zamanda bir yıldan beri tedavisi ile uğraşmakta olduğunu ve halen de tedavi sürecinin devam ettiğini, tekerlikli sandalye veya koltuk değneği kullanmak zorunda olduğunu, bütün bu süreçlerin ve sakatlığın duygusal yaşamını ve psikolojisini olumsuz etkilediğini ileri sürerek 50.000,00 TL maddi, 150.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 16.03.2022 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini davalı şirket yönünden 582.434,61 TL'ye, davalı ... yönünden ise 555.885,51TL'ye yükseltmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı... A.Ş. vekili; dava konusu olayın kayıtlarında mevcut olmadığını, davacının lisanından anlayan gerek tesiste, gerekse tedavi gördüğü hastanede yeterli sayıda eleman olduğunu, dava dilekçesinde bahsedilen su kaydırağının bağlı bulunduğu havuzun 130 cm derinliğinde olduğunu, normal kaymalarda iddia edilen olayın olmasının mümkün olmadığını, iddia edilen olayın davalı şirketin tesislerinde gerçekleşmediğini, maddi ve manevi tazminat istemlerinin fahiş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Davalı ...Ş. (eski ünvan İsviçre- Ergo Sigorta A.Ş,) vekili; görev ve yetki ilk itirazında bulunarak, diğer davalı şirketin ...Park Eğlence Merkezindeki olağan faaliyetleri esnasında meydana gelen bedeni ve maddi zararların davalı şirket nezdinde 3. şahıs mali sorumluluk sigorta poliçesi ise sigortalı olduğunu, bedeni - maddi zararlar tefriksiz azami poliçe teminatının 1.250.000,00 TL olduğunu, davacı tarafın dava konusu olayın meydana geldiğini ve bu olayın poliçe kapsamında olduğunu ayrıca zarar miktarını ispat etmek zorunda olduğunu, manevi tazminat taleplerinin 3. şahıs mali sorumluluk sigorta poliçesi kapsamında olmadığını, davalı ... şirketinin manevi tazminat talebiyle sorumlu tutulamayacağını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davanın kısmi dava olduğu, ıslah tarihi itibariyle zaman aşımı süresinin dolduğu, davalıların ıslah zaman aşımı itirazında bulundukları, bu nedenle davacının davasının kısmen kabulüne, manevi zarara uğrayan davacıda, bir huzur duygusunun oluşabilmesi için, davacının, yaşı ve kusur durumu, maruz kaldığı acı, tarafların sosyal ve ekonomik durumu ile hakkaniyet ilkesi gözetilerek, manevi zararın karşılığı olarak takdiren 25.000,00 TL manevi tazminatın, ( talep ile sınırlı olmak üzere ) dava tarihi tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı... Eğlence ve Turizm San. Tic. A.Ş.den tahsiline, davalı ... yönünden husumet nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddine, (talep ile bağlı olmak kaydı ile ) 555.855,51 TL maddi tazminatın davalı şirket yönünden, 50.000,00 TL davalı ... yönünden ise poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili; talep olunan manevi tazminat miktarının tamamına hükmolunması gerektiğini, davanın belirsiz alacak davası niteliğinde açılmış olduğunu, davalıların yasal sürede zamanaşımı def'inde bulunmadıklarından, her iki davalı yönünden ıslah edilmiş davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek; İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Davalı... A.Ş. vekili; hükme esas alınan bilirkişi raporunun maddi gerçeklere, dosyadaki delillere ve bilimsel değerlere aykırı olduğunu, olayın davalı işletmede gerçekleştiğine dair davacının yurt dışında ve usule aykırı olarak dinlenen tanıkları dışında bir delili olmadığını, olayın davalı işletmede gerçekletiği kabul edilse dahi hangi kaydırakta olduğunun dahi tam belli olmadığını, davacının kendi beyanı ile bilirkişilerin kazaya ilişkin açıklamalarının birbiri ile çelişkili olduğunu, aradan uzun zaman geçtiği gerekçesi ile keşfe gelinmemesinin olumsuz sonuçlarını davalı şirketin katlanmaya zorlanamayacağını, kazanın davacının iddia ettiği gibi havuz zeminine çarpma ile gerçekleşemeyeceğinin ceza dosyasında aldırılan bilirkişi raporu ile açıkça ortaya konulmuş olduğunu, hükmolunan manevi tazminat miktarının yüksek olduğunu ileri sürerek; İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

3. Davalı ...Ş. vekili; davalı şirket tarafından ıslaha karşı zamanaşımı def'inde bulunulmuş olmasına karşın mahkemesince işbu dilekçelerinin gözden kaçırılarak davalı şirket yönünden aleyhe hüküm kurulduğunu, ıslah dilekçesinin davalı şirkete 17.03.2022 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı şirket tarafından ıslah dilekçesine karşı itiraz dilekçesinin 18.03.2022 tarihinde dosyaya sunulduğunu, olaydan tarihinden ıslah tarihine kadar 2 yıllık ve her halükarda 10 yıllık zamanaşımı süresi dolduğundan ıslah edilen tutar yönünden zamanaşımı nedeniyle talebin reddine karar verilmesi gerektiğini, hasarın poliçe teminatları doğrultusunda değerlendirilmesi ve poliçede belirtilen muafiyetlerin de uygulanması gerektiğini, dava dilekçesinde faiz talep edilmediğinden faiz isteminin de reddine karar verilmesi gerektiğini, vekili olduğu davalı şirketçe düzenlenen poliçe genel ve özel şartlara bağlı olup, sigortalının sorumluluğuna hükmedilse bile, gerçekleşen hasarın meydana geliş şekli itibari ile de poliçe teminat kapsamı dışında olması sebebi ile müvekkil şirketin poliçeden doğan bir sorumluluğunun olmadığını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek; İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı vekilinin kısmi dava olarak 15.09.2006 tarihinde açtığı davada, 50.000,00 TL maddi tazminat talebinde bulunduğu, 16.03.2022 tarihli ıslah dilekçesiyle de maddi tazminat istemini neticeten 555.885,51 TL’ye artırdığı, davalı ... vekilinin bu ıslaha karşı süresi içerisinde 18.03.2022 tarihinde zamanaşımı def’inde bulunduğu anlaşıldığı gerekçesiyle davacı ve davalı... A.Ş. vekillerinin istinaf başvurularının HMK'nın 353/1-b.1 inci maddesi uyarınca esastan reddine; davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, mahkeme kararının HMK’nin 353/1-b.2 ncı maddesi uyarınca düzeltilmek üzere kaldırılmasına ve esas hakkında yeniden karar verilmesine, davalı... A.Ş. hakkında açılan manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile; 25.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihi olan 14.09.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte adı geçen davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, davalı ... hakkında açılan manevi tazminat davasının; husumet (pasif dava ehliyeti) yokluğundan reddine, davalılar hakkında açılan maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile; 50.000,00TL maddi tazminatın (davalı ... yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydı ile) dava tarihi olan 14.09.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; davanın zaman aşımına uğramadığını, davanın makul sürede bitirilmediğini, adil yargılanma hakkı bağlamında ihlalin gerçekleştiğini, ceza davasının açılabilmesinin imkansız hale getirilmiş olduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, su parkında bulunan su kaydırağından kayarak düştüğü havuzda yaralanan davacının, davalıların dikkat ve özen yükümlülüğünü yerine getirmediği iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 125 inci maddesi.

3. Değerlendirme

Temyizen incelenen karar, tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, taraflar arasında sözleşme ilişkisi kurulduğunun ve olay tarihinin üzerinden on yıllık zamanaşımı süresinin geçmiş olduğunun anlaşılmasına göre, davacı tarafından ileri sürülen temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanması gerekmektedir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle,

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

26.03.2024 tarihinde oybirliği ile karar verildi.