"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2117 E., 2023/64 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kızıltepe 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/169 E., 2021/199 K.
Taraflar arasındaki muarazanın giderilmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili; müvekkili olan davacının mesken abonesi olduğu davalı şirketin köylere jeneratör dağıtıp mazot satarak elektrik ihtiyacını bu şekilde sağlamak amacıyla yeni sistem kurduğunu, bu sistemin yürürlükteki mevzuata aykırı olduğunu, sistemin hayata geçirilmesi için 40 tane köyün elektriğinin mono faza düşürüldüğünden diğer iki hattan elektrik alan evlerin elektriğinin kesildiğini, ayrıca köyün içme suyu kaynağını üç faz elektrikle çalıştığından dolayı içme suyuna dahi ulaşılamadığını ileri sürerek; davalı şirketin köye jeneratör koyarak bu şekilde elektrik dağıtım işi yapmak şeklinde yürürlüğe sokmaya çalıştığı sistemin mevzuata aykırı olduğunun tespiti ile davalı şirketin yarattığı muarazanın giderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği'nde müvekkili şirketin elektrik dağıtımını nasıl yapması gerektiğine ilişkin bir düzenleme olmadığını, tarımsal sulamada kaçak elektriğin önüne geçebilmek için jeneratörle enerji verme yoluna gidildiğini, mağduriyete sebebiyet vermemek adına köyde su dağıtımı yapılabilmesi için yakıt ve bakım masrafları da dahil sabit jeneratör hizmeti vermek istediklerini, Dicle Bölgesinde kaçak kullanımın fazla olduğunu, bunun da kamu zararı oluşturduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Yönetmelikte elektrik dağıtımının ne şekilde yapılacağına dair esasların belirlendiği, davalı şirketin jeneratörle elektrik hizmetini sunma uygulaması ile elektrik enerjisinin kaliteli, sürekli ve kesintisiz sağlanamayacağının mevzuat hükümleri ve bilirkişi raporu ile de desteklendiği üzere açık bir hale geldiği, yine davalı ... şirketinin trafo enerji hattını üç fazdan tek faza düşürmesi işlemi ile evlerde elektrik enerjisinin kullanılamaz hale geldiği, abonelerin elektriksiz kaldığı, su kuyusundan motor ile temin edilen su ihtiyacının da kuyu motorlarının tek faz ile çalışamaması nedeniyle karşılanamadığı, bu halde abonelikleri olan vatandaşların elektriksiz ve susuz kaldığı, bu nedenlerle davalı şirketin trafo hattını üç fazdan tek faza indirerek elektriği kullanılamaz hale getirip jeneratör ile elektrik dağıtımını gerçekleştirmeye çalışması şeklindeki uygulamasının kamu hizmeti niteliğinde olan elektrik sağlama hizmetinin esaslarına ve mevzuata aykırı görüldüğü gerekçesiyle; davanın kabulüne, davalı şirket tarafından davacıların elektrik aboneliklerinin bulunduğu üç (3) faz (TRİFAZ) bağlantısı olarak temin edilen elektrik enerjisinin tek faz seviyesine düşürülmesi nedeniyle oluşan muarazanın menine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; davalı şirketin tüm iş ve işlemlerinin Yönetmeliğe uygun olarak icra edildiğini, bu davadaki amacın güncel fatura ve kaçak borcu olan tarımsal sulama abonelerine enerji temini olduğunu, meskenlere usulüne uygun olarak monafaz enerji verildiğini, trifaz enerji verilemeyeceğini, davacıların taleplerinin kötü niyetli olduğunu, mevzuat gereği müvekkili şirketin kaçak trafoya enerji verme yükümlülüğünün bulunmadığını, köy içme sularının MARSU'nun sorumluluğunda olduğunu, müvekkili şirketin içme suyunu besleyen ana trafoyu jenaratör desteği ile çalıştırmak istediğini ancak köylülerin izin vermediğini, asıl amacın trifaz enerji ile çalışan tarımsal sulama motorlarının aktif hale getirmek olduğunu, bölgede yüksek oranda kaçak enerji kullanılmasından dolayı elektrik akımının güçsüzleştiğini, sürekli bu sebepten dolayı kesinti meydana geldiğini, Yönetmelik kapsamında tedarik edilen ve tüketicilere ulaştırılan elektrik enerjisi bedelinin tahsiline yönelik çalışma başlatıldığını ancak bir kısım çiftçilerin elektrik bedellerini ödememek ve elektrik tüketimini Yönetmelikte gösterilen yükümlülükleri yerine getirmemek için her türlü yolu kullandıklarını, trafo merkezlerinden elektriğin tamamen kesilmeyle trifazdan monofaza düşürüldüğünü, bu işlemde her hangi bir hukuka aykırılığın bulunmadığını, hükme esas alınan raporun çelişkili olduğunu ileri sürerek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; mahallindeki olası kaçak kullanımların nasıl tespit edileceği ve müeyyidesinin ne olacağının Yönetmelikte belirlenmiş olduğu, Yönetmelik kapsamında davalının elektrik kesintileri hariç anlaşma koşulları çerçevesinde taahhüt ettiği elektrik enerjisini kesintisiz olarak sağlaması gerektiğinin açıkça düzenlendiği gerekçesiyle; istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaftaki sebepleri tekrar ederek, kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı tarafından elektrik hizmetinin verilmesi sırasında yaratılan muarazanın giderilmesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu'nun 1 inci maddesi.
2. 30 Mayıs 2018 tarihli Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği'nin Tedarikçilerin yükümlülükleri başlığı altında yer alan 38 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi.
3. Değerlendirme
1. Somut olayda; davacıların, davalı şirketin elektrik abonesi oldukları, aboneliğe konu yerleşim yeri olan köye elektrik dağıtım faaliyetinde bulunan davalı şirket tarafından, köye giden elektrik akımının trifazdan monofaza düşürülmesi suretiyle ve jeneratör vasıtasıyla elektrik dağıtımının hayata geçirilmeye çalışıldığı, bu süreçte bölgede uzun süreli elektrik kesintilerinin yaşandığı, bölge halkının su ihtiyacını karşıladığı sulama kuyusuna ait trafonun çalışmadığı sabit olup, bu husus davalının da kabulündedir.
2. Derece mahkemelerince hükme esas alınan ve denetime elverişli bulunan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere; yukarıda açıklanan mevzuat hükümleri uyarınca, kullanıcılarına düşük maliyetle, yüksek kalitede, kesintisiz elektrik enerjisi sunmakla yükümlü olan davalı şirket tarafından uygulamaya konulmak istenilen jeneratör ile enerji dağıtımının; uzun süreli elektrik dağıtımına uygun olmadığı, iletim şebekesinden sağlanan enerjiye göre daha maliyetli olduğu, bu durumda davalının ilgili mevzuata ve abonelik sözleşmesine aykırı davranış sergilediği anlaşılmakla, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
22.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.