"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2724 E., 2022/2120 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 3. Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/1062 E., 2021/1812 K.
Taraflar arasındaki alacak ve tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince; davalının başvurusunun esastan reddine, davacının başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılmasına yeniden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davalının kiraladığı iş yerini 31.12.2018 tarihinde tahliye edeceğine dair taahhütte bulunduğunu, kira süresi sonunda taşınmazın tahliye edilmemesi üzerine Mahkemece verilen ve kesinleşen tahliye kararı sonucunda davalı kiracının taşınmazı tahliye ederek anahtarları icra müdürlüğüne teslim ettiğini, taşınmaz anahtarlarının 24.06.2020 tarihinde icra müdürlüğünden teslim alındığını, davalının 24.06.2020 tarihine kadar kira bedeli ödemeden taşınmazı işgal ettiğini, haksız işgal nedeniyle 01.01.2019-31.03.2019 tarihleri arasındaki 3 aylık rayiç değer olarak tespit ettikleri aylık 20.000,00 TL kira bedelinin tahsili için başlatılan icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğunu, takip konusu dönemden sonra tahliye tarihine kadar işleyen 01.04.2019-24.06.2020 tarihleri arasındaki toplam 14 ay 24 gün sürenin karşılığı aylık 20.000,00 TL üzerinden toplamda 296.000,00 TL ödenememiş kira borcu bulunduğunu, sözleşme uyarınca kiralananda bırakılması gereken faydalı masrafların bırakılmadığını ve kiralanana zarar verildiğini, taşınmazın mevcut durum tespitinin ilk önce Kayseri 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/12 D.iş sayılı dosyası ile daha sonra da Kayseri 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/18 D.iş sayılı dosyası ile yapıldığını, yapılan keşifler sonrasında davacının zararının 105.292,50 TL olarak tespit edildiğini ileri sürerek; Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2020/101247 E. sayılı dosyasına yapılan itirazın iptalini, 01.04.2019-24.06.2020 arası döneme ilişkin kira alacağı yönünden fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 50.000,00 TL’nin 01.04.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini, kira sözleşmesinde faydalı imalatların iş yerinde bırakılacağı kararlaştırılmasına rağmen davalının faydalı imalatları götürmesi ve iş yerine hasar vermesi nedeniyle tespit edilecek zarar yönünden şimdilik 20.000,00 TL’nin tespit tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; itirazın iptali davasının açılması gereken bir yıllık sürede açılmadığından süreden reddi gerektiğini, itirazın iptali davası ile birlikte alacak ve tazminat talep edilemeyeceğini, birlikte talep edilmesi mümkün olmayan dava konularının bu sebeple reddi gerektiğini, arabulucuya başvurulmadan dava açıldığını, davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunmadığını, kira alacağı mı yoksa ecrimisil mi talep ettiğinin açık olmadığını, kira bedelinin döviz cinsinden kararlaştırılması mümkün olmadığından kira bedelinin Türk Lirası olarak belirlenmesi gerektiğini, tespit raporlarına itiraz ettiklerini, raporlarda eksik inceleme ve değerlendirmeler bulunduğunu, fabrika binasının ve çevresinin bir bölümünün davacıya ait olmayan parselde bulunduğunu, bu bölümlere ilişkin davacının talep hakkı bulunmadığını, faydalı imalat ve tesisat niteliğinde olan ürünlerin davacıya bırakıldığını, kendisinin yaptırdığı yapıları eski hale getirmesinin söz konusu olmadığını, raporda faydalı imalat ve tesisat olarak gösterilen ürünlerin yapıya zarar vermeden sökülebilecek ve bina için faydalı imalat ve tesisat olmayıp başka yerde kullanılabilecek ürünler olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; itirazın iptali talebi tefrik edilerek 01.04.2019- 24.06.2020 tarihleri arasındaki döneme ilişkin kira alacağı ve kiralanana verilen zarara ilişkin tazminat talepleri yönünden değerlendirme yapıldığı, taraflar arasında imzalanan 01.01.2009 başlangıç tarihli ve 10 yıl süreli, yıllık 18.000,00 Euro bedelli kira sözleşmesi ile fabrika binası ve müştemilatının kiraya verildiği, taşınmazın 24.06.2020 tarihinde tahliye edildiği, kira sözleşmesinde yapılan faydalı imalatların kiralananda bırakılacağına dair hüküm bulunduğu, Türk Parasının Kıymetinin Korunmasına ilişkin yasal düzenleme gereğince kira bedelinin tespitine dair alınan bilirkişi raporu ile davalının 01.04.2019-24.06.2020 tarihleri arası dönemde 129.200,34 TL kira borcu olduğu, davalının bu tarih aralığına ilişkin kira borcu ödediğini ispata yarar belge sunamadığı, davacı vekilince bu miktar üzerinden davanın ıslah edildiği, tespit raporunda mevcut zararların olağan kullanım ya da hor kullanımdan mı kaynaklandığına ilişkin değerlendirme yapılmayıp imalatların yıpranma oranları belirtilmediğinden kiralanana verilen zararlar ve davalının faydalı imalatları söküp götürmesi nedeniyle oluşan zararlar yönünden mahallinde yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporu ile tespit edildiği ve toplamda 91640,78 TL zarar olduğu gerekçesiyle; davanın kabulü ile 01.04.2019 - 24.06.2020 tarihleri arası dönemden kaynaklı kira alacağının (ıslahta belirtilen miktar olan 120.200,34 TL) 50.000,00 TL'sinin dava tarihinden, 70.200,34 TL'nin ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, kiralanın hor kullanılması ve kiralanana verilen zarar yönünden 20.000,00 TL'nin dava tarihinden, 71.640,78 TL'nin ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili; sözleşme süresi dolduğundan kira alacağının rayiç bedel üzerinden hesaplanması gerektiğini, bilirkişiler tarafından düzenlenen raporun gerçek ve güncel zararı karşılamadığını, taleplerinin ilgili dönem ve dava tarihine göre alacak tutarlarının belirlenmiş olmasına, davalının haksız fiili ile kiralanana zarar vermesine rağmen Mahkemece faiz başlangıç tarihlerini ıslah tarihlerine göre hüküm altına alınmasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, kararın kaldırılmasını istemiştir.
2. Davalı vekili; usule dair itirazlarının değerlendirilmediğini, davanın ancak ecrimisil davası olabileceğini, kira bedeli talebinin hukuka aykırı olduğunu, arabuluculuk dava şartının gerçekleşmediğini, itirazın iptali davası yanında birden çok taleple dava açılamayacağını, kira alacağının belirsiz alacak olarak açılmasında hukuki yararın olmadığını, kira ilişkisinin 01.01.2019 tarihi itibariyle son bulduğunun davacının da kabulünde olup ecrimisil bakımından görevli Mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, hükme esas alınan raporun hatalı olduğunu, rapora konu zararların taraflarınca gerçekleştirilip gerçekleşmediğinin tespiti yapılmadan yaptığı lüks masrafları 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) kendisine tanıdığı hakla beraberinde götürmüş olmasının zarar olarak hesaplanması sonucu tespit edilen bedelin hukuka aykırı olduğunu, kırık camlar yönünden isnat edilen zararlarında gerçeği yansıtmadığını, önceki delil tespitine ilişkin dosyalar yönünden aleyhlerine yargılama giderlerine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, tanık deliline başvurulmasına rağmen tanık isim ve adreslerini bildirmek üzere süre verilmediğini, ıslah dilekçesine itiraz sürelerinin erken duruşma günü verilerek kısıtlandığını ileri sürerek, kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; kira sözleşmesi, kiralananın tahliye edildiği 24.06.2020 tarihine kadar varlığını sürdürdüğünden uyuşmazlığın anılan sözleşme hükümleri çerçevesinde çözüme kavuşturulması gerektiği, kira bedelinin 01.01.2009 tarihli kira sözleşmesi ve 06.10.2018 tarihli ve 30557 numaralı Resmi Gazete'de yayımlanan Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karara İlişkin Tebliğ (Tebliğ No: 2008-32/34)’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ’in (Tebliğ No: 2018-32/51) 8 nci maddesi uyarınca belirlenmesi gerekmekle bedelin ödendiğinin ispat edilemediği, sözleşmede yıllık kira bedelinin peşin olarak ödeneceği açıkça kararlaştırıldığından faizin buna göre işletilmesi gerektiği, davalının sözleşme uyarınca kiralananda bırakması gerektiği halde söküp götürdüğü faydalı imalat bedeli ve kiralanana verilen zarar karşılığı (inşaat, elektrik, makine zararı) bilirkişi raporunda belirlenen 91.640,78 TL tutarında sorumlu olacağı, kiralanana verilen zarar haksız fiil niteliğinde olduğundan faiz başlangıç tarihi olarak anahtar teslim tarihinin esas alınması gerektiği gerekçesiyle; davalının istinaf başvurusunun esastan reddine, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak, davanın kabulü ile toplam 120.200,34 TL bakiye kira alacağının; (01.04.2019-31.12.2019 tarihi için belirlenen) 74.714,94 TL'lik bölümü için 01.04.2019 tarihinden itibaren, (31.12.2019-24.06.2020 tarihi için belirlenip davacının ıslah dilekçesinde talep ettiği) 45.485,40 TL'lik bölümü bakımından ise 01.01.2020 tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsiline, kiralanın hor kullanılması ve kiralanana verilen zarar ile kiralananda bırakılması gereken faydalı imalat bedeli yönünden toplam 91.640,78 TL'nin tahliye tarihi olan 24.06.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; dava şartları, görev ve diğer usuli itirazlarının hatalı değerlendirildiğini, bilirkişi raporuna itirazlarının dikkate alınmadığını, zararların şirketçe gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin tespit edilmediğini, lüks olup söklüp götürülebilecek imalatların götürüldüğünü, kırık camlar yönünden sorumlu olunmadığını, kiralananın uzun zaman boş kalıp rüzgar ile de camların kırılmış olabileceğini, elektrik ve makine tesisatından sökülebilir olanların götürüldüğünü, bunların alınmasının zarar vermediğini ve demirbaş da olmadığını, yıpranma payı itirazlarının değerlendirilmediğini, kiracı mülkiyetinde olup yeni yerde kullanılan eşyalar için itiraza rağmen zarar tespiti yapıldığını, her bir hasar kaleminin hor kullanım mı olağan kullanım mı sonucu oluştuğunun değerlendirilmediğini, tanıklarının dinlenmediğini ileri sürerek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kira alacağı ve kira sözleşmesi uyarınca kiralananda bırakılması gerekirken götürülen imalat bedelleri ile kiralanana verilen zarardan kaynaklı tazminat istemlerine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Kanun'un 299 ve devamı maddeleri.
3. Değerlendirme
Temyizen incelenen kararda belirtilen gerekçeye ve özellikle bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya elverişli bulunmasına, farklı tarihlerde yapılan tespitler ile taşınmazın durumunun ve Mahkemece yargılama sırasında yapılan keşif ile zararın belirlenmesine, sözleşmenin özel şartlar kısmının 4. maddesinde: "Kiracı tarafından yapılan faydalı imalat ve tesisatlar, tahliye anında aynen ve çalışır vaziyette kiralanan yerde bırakılacaktır." düzenlemesine yer verilmiş olmasına, tacir olan davalının kira sözleşmesi uyarınca kira bedelleri ile kiralananda meydana gelen zarardan sorumlu olduğunun anlaşılmasına göre, davalı vekili tarafından ileri sürülen temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
GN - SK - AKG - YÖ