Logo

3. Hukuk Dairesi2023/3045 E. 2024/1184 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı şirketin, orman sahasında madencilik faaliyeti için tahsis edilen alan için 2004, 2005 ve 2006 yıllarına ilişkin arazi tahsis bedelini ödeyip ödemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalıya tahsis edilen alanın büyüklüğü, ilgili yönetmelik hükümleri ve sözleşme koşulları gözetilerek, davalının arazi tahsis bedelini ödemekle yükümlü olduğuna karar verilmiş ve yerel mahkemenin kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/255 E., 2022/374 K.

Taraflar arasında birleştirilerek görülen alacak davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesince davanın kabulüne dair kararın bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Asıl davada davacı ... Temsilcisi; Samsun İli Kavak İlçesi .........., Köyünde bulunan devlet ormanının 47.275 m²'lik kısmında 31.12.2007 tarihine kadar, taş ocağı küşad ve imaline mahsus ruhsatname sahibi davalı lehine izin ve irtifak hakkı tesis edildiğini ancak, davalının taahhüdüne aykırı olarak arazi tahsis bedelini ödemediğini ileri sürerek; 2005 yılı arazi tahsis bedeli olan 11.483,97 TL, 30.09.2005 ile 31.12.2005 tarihleri arasında 5 aylık gecikme faizi olan 1.722,59 TL ve %18 KDV tutarı olan 2.377,18 TL olmak üzere toplam 15.583,74 TL'nin davalıdan tahsili ile 31.01.2006 tarihinden itibaren Kurumlarına yasal faizi ile birlikte ödenmesine, karar verilmesini talep etmiştir.

2. Birleşen 2006/247 E. sayılı dosyada davacı İdare Temsilcisi; davalı şirket ile Orman İşletme Şefliğinin yapmış olduğu 06.05.2006 tarihli taahhütname gereği 42276 m²' lik orman alanın kiralanması nedeniyle 31.12.2007 yılına kadar izin irtifak hakkı tahsis edilen sahada 2006 yılı arazi tahsis bedeli olan 12.173,00 TL, 30.12.2006 tarihine kadar 3 aylık gecikme faizi olan 912,98 TL, %18 KDV tutarı olan 2.355,48 TL olmak üzere toplam 15.441,46 TL'nin işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

3. Birleşen 2005/62 E. sayılı dosyada davacı İdare Temsilcisi; davalı şirket ile Orman İşletme Şefliğinin yapmış olduğu 06.05.2004 tarihli taahhütname gereği 70000 m²' lik orman alanın kiralanması nedeniyle 31.12.2007 yılına kadar izin irtifak hakkı tahsis edilen sahada 2004 yılı arazi tahsis bedeli olan 10.633,30 TL, 30.03.2005 tarihine kadar 6 aylık gecikme faizi olan 2.552,00 TL ve KDV leri ile birlikte toplam 15.558,70 TL'nin işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı vekili; müvekkiline, 06.05.2004 tarihli sözleşmede 5 yıl için toplam 70000 m² tahsis edildiğini, bu tahsis edilen yerin 5 yıl kullanılacak olduğunu, davacının talep etmiş olduğu 117,247 m²'lik alanı müvekkilinin kullanmadığını ve kullanmasını imkansız olduğunu, taahhütname tarihinden sonra yürürlüğe giren 21.06.2005 tarihli Madencilik Faaliyetleri İzin Yönetmeliğinin 20 nci maddesi ile Çevre ve Orman Bakanlığınca verilen iznin beş hektardan az olması halinde ağaçlandırma bedeli dışında başka bir bedel alınamayacağının kararlaştırıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 18.09.2014 tarihli ve 2006/9 E., 2014/300 K. sayılı kararıyla; taraflar arasındaki ilişkinin sözleşmeden kaynaklanan alacak borç ilişkisi olduğu, bu sözleşmede ödeme planının belirtilmemiş olduğu, davalı şirketin yıllık yapacağı ödemenin kendisine tahsis edilen maden işletmesini kullanmaya bağlı olmaksızın taahhüt edilen bir borç olduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin herhangi bir neden ile iptal edilmemiş veya hükümsüz kılınmamış olduğu, davalı yancada dava konusu borca ilişkin ödemede bulunulmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile, 15.583,74 TL'nin asıl dava tarihi olan 31.01.2006 tarihinden itibaren, 15.441,46 TL'nin birleşen dava tarihi olan 29.12.2006 tarihinden itibaren, 15.558,70 TL'nin birleşen dava tarihi olan 18.03.2005 tarihinden itibaren, işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...' den alınarak davacı Kuruma verilmesine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin 18.09.2014 tarihli kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 22.06.2020 tarihli ve 2017/8123 E., 2020/4980 K. sayılı ilamıyla; Mahkemece, arazi tahsis bedelinin, arazinin fiili kullanım durumuna bakılmaksızın her yıl alınacağına yönelik yorumu sözleşmenin bütününe uygun ise de davalının, taahhütname tarihinden sonra yürürlüğe giren 21.06.2005 tarihli Madencilik Faaliyetleri İzin Yönetmeliği'nin 20 nci maddesi ile Çevre ve Orman Bakanlığınca verilen iznin beş hektardan az olması halinde ağaçlandırma bedeli dışında başka bir bedel alınamayacağının, beş hektarı geçmesi halinde aşan kısım için orman mevzuatı hükümlerine göre, sadece ağaçlandırma bedeli arazi tahsis bedeli ve teminat alınacağının kararlaştırıldığı, davalının bu yönde araştırma yapılması gerektiğini ileri sürmesine rağmen karar gerekçesinde bu yönde bir değerlendirme yapılmadığı, Mahkemece, davalıya tahsis edilen alan kesin olarak belirlenip, ileri sürülen Yönetmelik hükümleri değerlendirilerek somut olayda uygulama alanı bulup bulmayacağı gerekirse bu konuda uzman kişi ya da kişiler vasıtasıyla bilirkişi incelemesi yaptırılarak açıklığa kavuşturulduktan sonra sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu yer ile ilgili Ocak Taahhütnamesi düzenlendiği tarihte 5 hektarın altında ağaçlandırma bedeli dışında bir bedel alınmayacağına ilişkin yönetmeliğinin yürürlükte bulunmadığı, taahhütnamede belirtilen Ocak ruhsat sahasının 100.000 m² olarak maden ruhsat alanını ise 70.000 m² olarak tahsis edildiği, Fen bilirkişisinin 21.07.2022 tarihli raporunda ormanlık alan olarak belirtilen kısımların 2004 yılına ait haritaya göre 102.431,88 m² olarak hesaplandığı, 14.06.2006 tarihli müzekkere cevabında da ormanlık alan için ağaçlandırma bedeli talep edildiği şeklinde belirtildiği, maden mühendisleri bilirkişi raporunda kullanılan alan ve ya da kullanılması planlanan alan kadar izin alınmakta olunduğunu ve ihtiyaca göre izin ve alan değişikliği yapılarak alan tahsisi yapılabileceğinin belirtildiği, davalı tarafça ruhsatta belirtilen 100.000 m² ve 70.000 m² alan dışında kullanım alanı ile ilgili yeniden ruhsat yada izin talebinde bulunduğuna dair dosya kapsamına göre bir belge bulunmadığı, 2004 yılı itibari ile tespit edilen alan değerlendirilerek bilirkişi raporunda hesaplanan miktarlar yönünden davacının davasının asıl ve birleşen dosyalar yönünden kabulüne karar vermek gerektiği gerekçeleriyle, asıl davanın kabulü ile 15.783,70 TL'nin 31.10.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, birleşen 2005/62 E. sayılı dosyada davanın kabulü ile 15.558,70 TL'nin 17.03.2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, birleşen 2006/247 E. sayılı dosyada davanın kabulü ile 15.441,46 TL'nin 29.12.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili; bilirkişi raporlarında ormanlık sahanın 5 hektardan az olduğunun tespit edildiğini, Çevre ve Orman Bakanlığınca verilen iznin beş hektardan az olması halinde ağaçlandırma bedeli dışında başka bir bedel alınamayacağına dair 21.06.2005 tarihli Madencilik Faaliyetleri İzin Yönetmeliğinin 20 nci maddesinin uygulanması gerektiğini, müvekkilinin kullandığı ormanlık alanın 3.979 m² olduğundan 5 hektardan az olduğunu, yönetmelik gereği arazi tahsis bedeli ödeme yükümlülüğünün bulunmadığını, davacının sadece ağaçlandırma bedeli talep edebileceğini ancak, davacının dava dilekçelerinde 2004, 2005 ve 2006 yıllarına ait arazi tahsis bedelini talep ettiğinden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, kararın yasaya aykırı olduğunu belirterek hükmün bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davalının, orman sahasında madencilik faaliyetinde bulunulması için 06.05.2004 tarihli ocak taahhütnamesi gereği ödemesi gereken 2004, 2005 ve 2006 yıllarına ilişkin arazi tahsis bedeli ve gecikme bedelinin tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 3213 sayılı Maden Kanunu'nun “Madencilik Faaliyetlerinde İzinler” başlıklı 7 nci maddesinin dördüncü fıkrası

2. 6831 sayılı Orman Kanunu'nun "Ormanların muhafazası " ana başlıklı 16 ncı maddesi

3. Değerlendirme

Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin ileri sürülen sebeplerin incelenmesinin artık mümkün olmamasına, Mahkemece uyulan bozma ilamında gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yapılıp bilirkişi raporun alınarak, bozmada bahsi geçen yönetmeliğin somut olayda uygulanamayacağına karar verilmiş olmasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Mahkeme kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun Geçici 3 üncü maddesi atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 439 uncu maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

6100 sayılı Kanun’un Geçici 3 üncü maddesi atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 440 ıncı maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

19.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.