Logo

3. Hukuk Dairesi2023/3271 E. 2024/3423 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı Kurum tarafından davacı eczaneye kesilen idari para cezasının miktarının mevzuata uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: 5510 sayılı Kanun'un geçici 62. maddesi uyarınca, eczanelere kesilecek idari para cezasının her fatura dönemi için brüt asgari ücretin beş katını geçemeyeceği ve Bölge Adliye Mahkemesinin de bu hesaplamaya uygun karar verdiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/646 E., 2023/46 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Adana 5. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/68 E., 2020/23 K.

Taraflar arasındaki muarazanın giderilmesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkilinin ... Eczanesinde eczacı olarak faaliyet gösterdiğini, 2016 yılı Eczane Protokolünün (5.3.14) maddesine aykırılık gerekçesi ile yürütülen soruşturma neticesinde düzenlenen inceleme raporu doğrultusunda davalı Kurumun yazılı uyarı ve 27.570,00 TL cezai şartın yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verildiğini bildirdiğini belirterek, yazılı uyarı ve 21.570,00 TL para cezası verilmesine dair işlemin iptalini, muarazanın giderilerek sözleşmenin aynı koşullarda devamına karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; Mahkemenin yetkisiz olduğunu, müvekkili Kurum işleminin mevzuata uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; İstinaf Mahkemesinin kaldırma kararı doğrultusunda 12.10.2019 tarihli bilirkişi heyet raporunun alındığı, davalı tarafından davacının işletmekte olduğu ... Eczanesi hakkında 23.12.2016 tarihli ve 19966705-934.01.17-E.6959969 sayılı işlem ile 21.750,00 TL para cezası ile yazılı olarak uyarılmaya yönelik işlem tesis edildiği, davacının işleme esas reçetelerle ilgili olarak davalı Kuruma başvuru yapmadığı, reçete içerikleri hususunda bilgi istemediği, davalı Kuruma 164 adet katılım payı atlanmış reçeteyi fatura ettiği, 103 adet reçete ile ilgili olarak ise katılım payı atlatmak amacı ile eczanesi aracılığı ile sisteme giriş yaparak silinmesi işlemlerini gerçekleştirdiği, 2016 yılı İlaç Temin Protokolünün (5.3.14.) maddesi gereğince Kasım-Aralık-Şubat dönemlerine ilişkin 1.200,00 TL, Mart dönemine ilişkin 8.235,00 TL, Nisan dönemine ilişkin 8.235,00 TL, Mayıs dönemine ilişkin 3.900,00 TL olmak üzere toplam 21.750,00 TL cezai ve yazılı uyarı yapılmasına şarta yönelik davalı Kurum tarafından tesis edilen işlemin yerinde bulunduğu, davacı hakkında herhangi bir cezai soruşturmanın bulunmadığı ancak bu hususun tespit edilen olgular dikkate alındığından sonuca etkili bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, davacı vekilince süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; Mahkemece görüşlerine başvurulan bilirkişilerin uzmanlık alanları olmaması rağmen rapor düzenlediklerini, davalı Kurumun herhangi bir zararının olup olmadığının araştırılmadığını, muayene tahsili işleminin eczacılar üzerinden yürütülmeye çalışıldığını, ilacı karşılamakla muayene ücretinin tahsili sarmalında hak sahiplerinin talebi doğrultusunda eczacıların mağdur olduğu hususlarına yönelik hiçbir inceleme yapılmadığını, muayene ötelenmesi hususunun tespiti ve reçete silinmesi eylemine ilişkin olarak eksik inceleme yapıldığını, Kurum tarafından cezai işleme dayanak tutulan yazı içerisinde dahi sistemsel bir kısım verilen muayene ücretinin atlatıldığının kesin göstergesi olamayacağının belirtildiğini, ayrıca bilirkişilerce yapılan cezai şart hesaplamasında, her fatura dönemine ilişkin cezai şartın reçete tarihleri dönemindeki 2013 yılı asgari ücret baz alınarak hesaplanması gerekirken, yanlış hesaplandığını belirterek, kararı istinaf etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; kaldırma kararından sonra konusunda uzman 3 kişilik bilirkişi heyetinden rapor alındığı, olayın oluş şekline göre davacıya cezai şart uygulanması gerektiğine ilişkin tespitin yerinde olduğu, ancak cezai şart miktarının dava konusu reçetelerin fatura dönemlerinde geçerli olan asgari ücret miktarına göre belirlenmesi gerekirken cezai işlemin uygulandığı tarihte geçerli olan 2016 yılı asgari ücret miktarı dikkate alınarak belirlendiğinin anlaşıldığı, asgari ücretin 2013 yılı Şubat ayında 978,60 TL, 2013 yılı Kasım ve Aralık'ta 1.021,50 TL, 2014 yılı Mart, Nisan ve Mayıs'ta ise 1.071,00 TL olduğu, bu değerlere göre davacıya uygulanması gereken cezai şart miktarının 2013 Kasım-Aralık-Şubat dönemi için 1.200,00 TL, Mart 2014 dönemi için 5.355,00 TL, Nisan 2014 dönemi için 5.355,00 TL, Mayıs 2014 dönemi için ise 3.900,00 TL olmak üzere toplam 15.810,00 TL olması gerektiği, karara esas alınan bilirkişi raporunun düzenlenmesinden sonra yürürlüğe giren 2020 yılı Protokolünün (5.3.14.) maddesinde, bir sözleşme döneminde 1 reçetede tespit edilmesi halinde cezai şart uygulanmayacağı hükmünün getirildiği, davacıya uygulanan cezai şart dayanağı olan toplam reçete sayısının 267 olduğu dikkate alındığında uygulanamayacağının anlaşıldığı, davacıya 15.810,00 TL cezai şart ve 1 kez yazılı uyarı cezası uygulanması gerekirken 21.570,00 TL cezai şart uygulanmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle; davacı tarafın istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden davanın kısmen kabulü ile, davalı Kurum tarafından düzenlenen 23.12.2016 tarihli ve 6959969 sayılı yazısı ile düzenlenen 21.570,00 TL para cezasının 5.760,00 TL'lik kısım yönünden iptaline, yazılı uyarı ve 15.810,00 TL'lik para cezasına yönelik talebin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili; istinaf sebeplerini tekrar ederek, kararı temyiz etmiştir.

2. Davalı vekili; Medula sistemine muayene katılım payını tahsil etmemek amacıyla reçete girilip silinmesi eylemini yapan eczanelerin tespit edilerek Protokolün (5.3.14) maddesi gereği işlem tesis edilmesi gerektiğinin bildirildiğini, konu hakkında gerekli inceleme yapılarak rapor düzenlendiğini, raporda Hatay ilinde faaliyet gösteren bazı eczanelerin kendi eczanelerindeki bilgisayarlardan ve/veya diğer eczanenin Medula şifresini kullanarak yine kendi bilgisayarlardan sanal reçete girdikleri ve muayene ücretlerini bu reçeteler ile askıya aldıkları, aynı hastalar adına gerçek reçetelerin girilmesine müteakip sanal reçetenin sistemden silindiği ve bu şekilde birçok reçetenin müvekkili Kuruma muayene ücreti olmadan fatura edildiği, davacıya ait eczane tarafından da bazı reçetelerin bu yöntem ile Kuruma fatura edildiği anlaşıldığından, Kurum ile TEB arasında imzalanan 2016 yılı Eczane Protokolünün (6.10) maddesi dikkate alınarak davacı hakkında (5.3.14) maddesi gereği işlem yapıldığını, müvekkil Kurumca tesis edilmiş işlemde herhangi bir hukuka aykırılığın söz konusu olmadığını ifade ederek, kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, muarazanın giderilmesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun geçici 62 nci maddesi,

2. Sosyal Güvenlik Kurumu Kapsamındaki Kişilerin Türk Eczacıları Birliği Üyesi Eczanelerden İlaç Teminine İlişkin Protokol'ün (5.3.14) maddesi.

3. Değerlendirme

1. 2020 yılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kapsamındaki Kişilerin Türk Eczacıları Birliği Üyesi Eczanelerden İlaç Teminine İlişkin Protokol'ün (5.3.14) maddesinde; "Muayene katılım payını tahsil etmemek amacıyla reçete girilip silinmesi, hastanın ilaç almasını engellemek amacıyla reçete girilip silinmesi, hastanın rızası dışında adına devam reçetesi girilip silinmesi veya ilaç verilip sürelerini ihlal amacıyla reçete girilip silinmesi fiillerinin tespit edilmesi durumunda yapılan her bir işlem için fiile iştirak eden tüm eczanelere ayrı ayrı 100 (yüz) TL cezai şart uygulanarak eczane yazılı olarak uyarılır. Maddede sayılan fiillerden her hangi birinin tekrarı halinde cezai şart miktarı 300 (üçyüz) TL olarak uygulanır. Bir sözleşme döneminde 1 reçetede tespit edilmesi halinde cezai şart uygulanmaz." denilmiştir.

2. 5510 sayılı Kanun'un geçici 62 nci maddesinde; "Bu maddenin yayımı tarihinden önce, ayakta tedavide hekim ve diş hekimi muayenesi katılım paylarının eczanelerce usulüne uygun tahsil edilmemesi nedeniyle, eczacılar hakkında öngörülen cezai şart, her fatura dönemi için brüt asgari ücretin beş katı tutarını geçemez. Bu madde kapsamına giren fiiller için bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce tahsil edilen tutarlar iade ve mahsup edilmez." denilmiştir.

3. Açıklanan bu mevzuat hükümleri uyarınca somut olay değerlendirildiğinde; 5510 sayılı Kanun'un geçici 62 nci maddesinde her fatura dönemi için brüt asgari ücretin beş katı tutarını geçemez ifadesinin yer aldığı, Bölge Adliye Mahkemesince brüt asgari ücret tutarının her fatura dönemi için hesaplandığı anlaşılmakla, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz eden davacıya yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

31.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.