"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/3072 E., 2023/1332 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 11. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/690 E., 2021/412 K.
Taraflar arasındaki tespit davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davacı ile davalı ... arasında 01.09.2008 tarihinde Yeni Mamak Kentsel Dönüşüm Projesi çerçevesinde 4075 analiz nosu ile arsa ve tesis karşılığı konut yapım sözleşmesi imzalandığını, müvekkiline ait bulunan taşınmazın davalı Belediyeye devri karşılığında toplamda 320 m² arsasına karşılık imalat edilecek konutlardan çekiliş ile 80 m² konut verilmesinin kararlaştırıldığını ve davalıya eksik kalan arsa borcu ödenerek mesken ile birlikte devredildiğini, 02.11.2012 tarihinde davacı tarafından davalı Belediyeye karşı eksik enkaz bedelinden kaynaklı 17.955,34 TL'nin tahsili için Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesi 2012/576 E. sayılı dosyası ile dava açıldığını ve davanın müvekkili lehine sonuçlandığını, Yargıtay incelemesinden geçerek 2013 yılında kesinleştiğini ve bedelin davalı tarafından müvekkiline itirazı kayıt konulmadan ödendiğini, sözleşmenin kurulmasının üzerinden 12 yıl geçmesinin ardından davalının sözleşmeye konu konutları imal edip teslim etmediği gibi 17.11.2020 tarihli yazısı ile arsa ve tesis karşılığı konut sözleşmesinin tek taraflı olarak feshedilmesi nedeniyle, kira karşılığı ikamet ettiği sosyal konutu tahliye etmesi amacıyla fesihname gönderildiğini, taraflara karşılıklı edimler yükleyen arsa ve tesis karşılığı konut yapım sözleşmesini usul ve yasaya aykırı olarak tek taraflı feshetmesinin yerinde olmadığını ileri sürerek, taraflar arasında yapılan 01.09.2008 tarihli Yeni Mamak Kentsel Dönüşüm Projesi çerçevesinde arsa ve tesis karşılığı konut yapım sözleşmesinin feshinin haksızlığının tesbiti ile sözleşmenin ayakta olduğunun belirlenmesine, aksi halde sözleşmenin gelişen şartlara uyarlanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; sözleşmenin arsa ve tesis karşılığı değil tapu tahsis belgeli gecekondusu karşılığında imzalandığını, davacı adına herhangi bir arsa kaydının da mevcut olmadığını, davacının hazine arazisi üzerinde bulunan 4075 analiz numaralı tapu tahsis belgeli gecekondusu için Belediye aleyhine tesis bedelinin tamamını aldığını, davacının Belediye ile imzaladığı sözleşme yükümlülüklerine aykırı hareket ederek kendi edinimlerini yerine getirmediğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraflar arasında 01.09.2008 tarihli Yeni Mamak Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projesi tapu tahsis belgeli tesis karşılığı konut sözleşmesi imzalandığı, davacı tarafından tesis bedelinin tahsiline yönelik açılan dava nedeniyle sözleşmenin davalı tarafça tek taraflı olarak iptal edildiği, sözleşmenin hak sahibi ...'ın taahhütleri başlıklı maddesi B kısmında aynen "Yeni Mamak Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projesi" imar planı ve buna dayalı kamulaştırma işlemleri ile ilgili olarak iptal ya da bedel artırımı davası için yargı yoluna gitmeyecektir." düzenlemesi bulunmakla düzenlemenin TBK'nın 20 nci maddesi uyarınca genel işlem koşullarına aykırılık teşkil ettiği kanaatiyle yazılmamış sayılması ile davalı tarafça sözleşmenin iptali gerekçesinin yerinde olmadığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile taraflar arasında imzalanan 01.09.2008 tarihli Yeni Mamak Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projesi arsa ve tesis karşılığı konut sözleşmesinin davalı tarafça feshinin haksız olduğunun ve sözleşmenin geçerli olduğunun tespitine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; taraflar arasında imzalanan konut sözleşmesinin, idarenin kamusal yetkisine dayanarak kamu yararı nedeniyle yaptığı bir sözleşme olduğunu, bu nedenle davanın idari yargı yerinde görülmesi gerektiğini, tapu tahsis belgeli gecekondusu karşılığında imzalanan sözleşmenin rızaen imzalandığını ve sözleşmede konut teslimine ilişkin bir hüküm bulunmadığını, sözleşmenin fesih işleminin usul ve yasaya uygun olduğunu, davacının sözleşme hükümlerine aykırı hareket ederek kendi edimlerini yerine getirmediğini, davacının enkaz bedeli dışında herhangi bir alacağı bulunmadığını, sözleşmenin 1. maddesinde yer alan ve davacının bedel artırım davası için idari yargı yoluna gidilemeyeceği yönündeki taahhüdü yerine getirmemesinin Medeni Kanunu'nun 23 üncü, Borçlar Kanunu'nun 26 ve 27 nci madde hükümlerine aykırılık oluşturduğunu, davacının bedel artırım davası açması ve aynı dava ile kendisine enkaz bedeli yerine muhtesat bedelinin tamamının ödenmesi yönündeki talebinin sözleşmeye aykırı olarak hareket ettiğinin göstergesi olduğunu, davacının sözleşmeye aykırı olarak, mahkemeden yapı bedelinin tamamının alınması talebi ile dava açarak, yapı bedelinin tamamını almasının kabul edilemeyeceğini belirterek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; her ne kadar davalı ... davacı tarafından açılan tesis bedelinin tahsiline yönelik dava nedeni ile 17.11.2020 tarihli yazı ile 01.09.2008 tarihli sözleşmeyi feshettiğini bildirmiş ise de 4075 nolu analiz raporuna göre yapı bedelinin 29.821,58 TL olduğu, yapı bedeli ve ağaç bedeli toplamı olan 30.158,58 TL'den, yapının enkaz bedeli ile ağaç bedeli toplamı olan 3.319,16 TL'nin düşülmesi sonucunda bulunan 26.839,00 TL'nin davalı tarafından davacıya ödenmesine dair Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/576 E., 2013/66 K. sayılı dosyası ile verilen kararın Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 2013/18711-19423 E-K sayılı ilamı ile onanarak, davalının karar düzeltme talebinin reddi üzerine hükmün 04.11.2013 tarihinde kesinleştiğinin anlaşılması, sözleşmenin, hak sahibi ...'ın taahhütleri başlıklı maddesi B kısmında yer alan "Yeni Mamak Kentsel Dönüşüm ve Gelişim Projesi'' İmar planı ve buna dayalı kamulaştırma işlemleri ile ilgili olarak iptal ya da bedel artırımı davası için yargı yoluna gitmeyecektir." düzenlemesinin gerekçe gösterilerek, sözleşme tarihinden 12 yıl geçtikten sonra davacının sözleşmesinin feshedilmesinin hakkaniyete uygun bulunmaması, Mahkemece, sözleşmenin anılan madde hükmüne dayanılarak sözleşmenin iptali gerekçesinin yerinde olmadığından davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmaması gerekçesiyle, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde bildirdiği sebepleri tekrar ederek, kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin feshinin haksız olduğunun ve sözleşmenin geçerli olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 123 ve 125 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
Temyizen incelenen kararın, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre ve özellikle taraflar arasında davacıya ait taşınmazın davalıya devri ve belirlenen eksik bedelin ödenmesi karşılığında davalı tarafından yapılacak konutlardan 1 adet dairenin davacıya verileceğine dair sözleşme imzalandığı, davacı tarafından arsa devrinin davalı ...'ye yapıldığı, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin Türk Borçlar Kanunu'nun 123 ve devamı maddelerinde düzenlenen karşılıklı borç yükleyen sözleşme niteliğinde olduğu, sözleşme uyarınca davacının taşınmazını davalı ... devrettiği ve belirlenen bakiye bedeli ödemek suretiyle üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirdiği, bu durumda davacının Türk Borçlar Kanunu'nun 125/1 maddesi gereği borcun ifasını veya ifa yerine geçecek müsbet zararını isteyebileceği, davalı taraf davacının sözleşmeye aykırı davranması nedeniyle sözleşmenin feshedildiğini savunmuş ise de; davacının dava açmasının salt sözleşmeye aykırılık oluşturmayacağı anlaşıldığından, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün onanmasını gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
24.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.