Logo

3. Hukuk Dairesi2023/3686 E. 2024/1679 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı tarafından, temlik edilen alacağın bir kısmının temlik sözleşmesinden önce ödendiği iddiasıyla icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Temlik sözleşmesine konu edilen alacakların bir kısmının, sözleşme imzalanmadan önce ödendiğinin anlaşılması ve borçlunun, alacağın devrini öğrendiği sırada devredene karşı sahip olduğu savunmaları devralana karşı da ileri sürebileceği gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; davacı banka tarafından dava dışı kredi borçlusu ...Temizlik Ltd. Şti. lehine genel kredi sözleşmesine istinaden kullandırılan kredi hesabının kat edildiğini, kredi borcunu ödemeyen dava dışı şirketin davalıdan olan alacağını temlik ettiğini, temlike konu faturalardan kaynaklanan alacağın var olup olmadığının sorulması üzerine davalı tarafından temlike konu faturalardan dolayı 368.199,29 TL borcun bulunduğunun ve bunun en geç 6 ay içinde temlik alana ödeneceğinin teyit ve taahhüt edildiğini, davalının temlikname gereği ödemesi gereken tutarların tümünü ödemediğini, davalı tarafından temlik sözleşmesine konu faturaların, dava dışı kredi borçlusu ...Temizlik Ltd. Şti. yetkililerinin talebi doğrultusunda başkaca alacaklılara ödendiğini ve borçlunun başkaca alacağının kalmadığının bildirildiğini, temlikname ve teyit yazısına rağmen ödenmeyen bakiye 162.088,43 TL alacağın tahsili için başlatılan icra takibinin davalı tarafından itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile davalı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; davalıya husumet yöneltilemeyeceğini, temlik sözleşmesinde 10071, 100095, 100492 numaralı faturaların sözleşmeye konu edildiği, temlik sözleşmesinin imzalanmasından sonra sadece 100492 numaralı faturaya ilişkin borç kaldığını, bu borcunda davacıya ödendiğini savunarak davanın reddi ile davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı Banka ile dava dışı borçlu arasında noter huzurunda imzalanan alacağın devri anlaşması yapıldığı, bu anlaşmada hangi alacaklar için devrin yapıldığının belirtildiği, davalı vekilinin sunduğu makbuzlardan alacağın devrinden önce ödemelerin yapıldığı, ödemesi yapılan alacakların devrine dair sözleşmesinin geçersiz olacağı gereksesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili, davalının, temlik alan dışındaki 3. kişilere yapmış olduğu ödemeler nedeniyle borcundan kurtulamayacağını ileri sürerek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava dışı şirket tarafından davacı bankaya toplam 533.767,45 TL alacağın temlik edildiği, davalı tarafından temlik tarihinden önce 367.390,00 TL'nin başka alacaklılara ödendiği, davacı hesabına ise faturalardan kalan miktar olan 162.088,43 TL'nin ödendiği, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 188 inci maddesi uyarınca borçlu davalının devredene karşı sahip olduğu savunmaları devralana karşı da ileri sürebileceği, davacı yönünden talep edilebilecek başkaca alacak kalmadığı gerekçesiyle, istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf sebeplerini tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, temlik edilen alacağın tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6098 sayılı Kanun'un 183 vd. maddeleri,

3. Değerlendirme

1. 6098 sayılı Kanun'un 183 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan, “Kanun, sözleşme veya işin niteliği engel olmadıkça alacaklı, borçlunun rızasını aramaksızın alacağını üçüncü bir kişiye devredebilir” hükmüyle, kural olarak alacağın temlikinde borçlunun rızasına gerek olmadığı, sadece alacağı talep hakkının devredildiği, borcun özünün muhafaza edildiği belirtilmiştir.

2. Alacağın iradî devrinin (sözleşmeye dayanan devir) geçerli olabilmesi için; sözleşmenin taraflarının fiil ve tasarruf ehliyetine sahip olması, geçerli bir sözleşmenin bulunması, alacaklı ile üçüncü kişi arasında 6098 sayılı Kanun'un 184 üncü maddesi gereğince yazılı devir sözleşmesinin yapılması, devredilen alacak hakkının mevcut olması ve devir engeli bulunmaması koşullarının gerçekleşmiş olması gereklidir. (Hukuk Genel Kurulunun 18.11.2021 tarihli ve 2018/(15)6-565 Esas, 2021/1464 Karar; 29.03.2023 tarihli ve 2021/(15)6-535 Esas, 2023/266 Karar sayılı kararları).

3. 6098 sayılı Kanun'un 188 inci maddesinde; "borçlu alacağın devrini öğrendiği sırada devredene karşı sahip olduğu savunmaları devralana karşı da ileri sürebilir." denilmekle, temellük edenin temlik olmasaydı önceki alacaklıya karşı ne tür def'iler ileri sürebilecekse, aynı def'ileri yeni alacaklıya (temlik alan üçüncü kişiye) karşı da ileri sürebileceği belirtilmiştir.

4. Yapılan bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde, temlik sözleşmesine konu edilen alacakların bir bölümünün, bu sözleşmenin imzalanmasından önce davalı tarafından ödendiği anlaşılmakla, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,13.05.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.