"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince kararın kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılması için İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi üzerine davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuş ve Bölge Adliye Mahkemesi istinaf başvurusunu kısmen kabul ederek kararı kaldırıp davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili; müvekkillerinin davalı bankadan kullandığı konut kredisinin teminatı olarak taşınmazları üzerinde davalı banka lehine 675.000,00 TL bedelli ipotek tesis edildiğini, müvekkillerinin konut kredisi taksitlerinin ödemesini tamamladığını, son taksit ödemesi esnasında davalı bankadan ipoteğin fekkini talep ettiklerini, aradan 4 ay geçmesine rağmen ipoteğin fek edilmediğini belirterek davalı bankaya borçlu olmadıklarının tespiti ile ipoteğin fekkini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davacıların dava dilekçesindeki iddialarını kabul etmediklerini, söz konusu kredilere istinaden davacılar tarafından müvekkil bankanın ilgili şubesine veya herhangi bir şubesine iletilmiş bir ipoteğin fekki talebi bulunmadığını, davacıların ipoteğin kaldırılmasına ilişkin talebinden bu dava ile haberdar olduklarını ve ipoteğin fekkedildiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; "Yargılama sırasında davalı tarafından verilen cevap dilekçesinde davacıların borçlarını 07.02.2018 tarihinde ödenerek kapatıldığını ve söz konusu ipoteğin fek edildiği bildirilmiştir. Sarıyer Tapu Müdürlüğünden gelen tapu kaydı incelendiğinde söz konusu ipoteğin 17.07.2018 tarihinde dava açılmasından sonra fek edilmiş olduğu görülmektedir. Bu sebeple dava konusu ipotek fek edilmiş olması nedeniyle davanın konusuz kalması nedeniyle" karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; davanın açılmasına davalı bankanın sebebiyet vermediğini, ipoteğin fekki için daha önce bankaya bir talep ulaşmadığını, dava ile haberdar olunduğunu ve en kısa sürede ipoteğin fek edildiğini, yerel Mahkemenin yargılama gideri ve vekalet ücretinden davalı bankayı sorumlu tutmasının hatalı olduğunu, maktu harç alınması gerektiğini belirterek kararın kaldırılarak davalı banka aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; "İpoteğin fekkine ilişkin eldeki davada kredi borcu ödenmiş olmasına rağmen ipotek davalı tarafça kaldırılmadığından davanın açılmasına davalı sebebiyet vermiş olup AAÜT 13/1 maddesi gereğince ipotek değeri üzerinden hesaplanan nispi vekalet ücretini davacıya karşı ödemekle yükümlüdür. Ön inceleme duruşmasından önce ipotek fek edildiğinden ve dava konusuz kaldığından AAÜT 6 ncı maddesine göre hesaplanan nispi vekalet ücreti yerindedir. Davanın açılmasına yukarıda açıklandığı şekilde davalı sebebiyet vermiş olmakla harç ve yargılama giderlerinden de sorumlu olup Mahkemece verilen hüküm usul ve yasaya uygun bulunmuştur. Ancak harçlar kanunu gereğince Mahkemece maktu harç alınması gerekirken nispi harca hükmedilmesi yerinde değildir. Bu nedenle kararın kaldırılarak karar ve ilam harcına ilişkin miktar düzeltilip yeniden hüküm kurulması gerekmiştir." gerekçesiyle istinaf başvurusunun kısmen kabulüne ve konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili istinaf sebeplerini tekrarlayarak kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tüketici tarafından davalı banka aleyhine açılan ipoteğin fekki davasına ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ipoteğin terkinini isteme hakkı başlıklı 883 üncü maddesi şu şekildedir;
“Alacak sona erince ipotekli taşınmazın maliki, alacaklıdan ipoteği terkin ettirmesini isteyebilir.
(Ek fıkra:4/7/2019-7181/19 md.) İpotek süreli olarak kurulmuşsa, sürenin bitiminden itibaren otuz gün içinde ipotekli taşınmaz üzerinde 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 150/c maddesinde belirtilen şerhin konulmaması hâlinde ipotek, malikin talebiyle tapu müdürlüğünce terkin edilir.”
2. Yargıtay(kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 29.02.2026 tarihli ve 2015/38057 E., 2016/6148 K. sayılı ilamının ilgili kısmında şöyle denilmiştir; "Dava, ipoteğin fekki isteğine ilişkindir. Dairemizin yerleşik kararlarında da vurgulandığı üzere, bankaların ancak davaya konu kredinin verilmesi için zorunlu, makul ve belgeli masrafları tüketiciden isteyebileceğinin kabulü gerekir. Dava konusu edilen 19,20 TL tutarındaki ipotek fek harcı zorunlu bir gider olarak kabul edilemez. Hal böyle olunca davanın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. "
3. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun esastan sonuçlanmayan davada yargılama gideri başlıklı 331 inci maddesi şu şekildedir.
“(1) Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder...”
4. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin (AAÜT) 6 ncı maddesii şu şekildedir; “Anlaşmazlık, davanın konusuz kalması, feragat, kabul, sulh veya herhangi bir nedenle; ön inceleme tutanağı imzalanıncaya
kadar giderilirse, bu Tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilirse tamamına hükmolunur...”
3. Değerlendirme
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle davalı bankanın kredi borcunun bitmiş olmasına rağmen davacının taşınmazındaki ipoteği kaldırmaması nedeniyle davanın açılmasına sebebiyet verdiğinin anlaşılmasına, dava tarihinden sonra ön inceleme tutanağı imzalanmadan önce ipoteğin fek edilmesi sonucunda dava konusuz kaldığından davacı lehine vekalet ücretinin yarısına hükmedilmesinin doğru olmasına, yerleşmiş içtihatlara uygun karar verildiğinin anlaşılmasına göre davacı ve davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,13.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.