Logo

3. Hukuk Dairesi2023/3817 E. 2024/1830 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı avukata verilen çek bedelleri ve havale yoluyla gönderilen paranın iadesi için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Dekontta açıklama bulunmaması nedeniyle havalenin borç ödemesi olduğuna dair karinenin aksinin davacı tarafından ispatlanamaması, çeklerin ileride kurulacak vekalet ilişkisi için verildiğinin ispatlanamaması ve dava değerinin yüksekliği nedeniyle yemin deliline dayanılmaması gözetilerek, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; müvekkilinin, avukat olan davalıya şirket işlerinin takibi için 09.01.2017 ve 30.01.2017 tarihli 75.000,00'er TL bedelli çekleri verdiğini, ayrıca davalının banka hesabına 100.000,00 TL nakit gönderdiğini, aradan geçen zamanda davalıya vekalet verilmediğini, bu nedenle davalıya verilen çeklerin bedelleri ile ödenen paranın iadesi için noter ihtarı gönderildiğini, cevabi ihtarname ile talebin reddedildiğini, bu kez müvekkili tarafından davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek; takibe vaki itirazın iptali ile takibin devamına, müvekkili lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; taraflar arasında avukat-müvekkil ilişkisi ve vekalet akdi bulunmadığını, iddia edilen ihtilafın davacı ile ilgisi olmadığını, yapılan ödemelerin davacı şirket yetkilisinin kardeşi ... ile davalı arasındaki özel hukuk ilişkisine dair borç ödenmesi olduğunu, geri ödemeye müteallik ödemeler olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı tarafın davalıya 09.01.2017 tarihli 75.000,00 TL bedelli, 30.01.2017 tarihli ve 75.000,00 TL bedelli çekler ile banka hesabına 100.000,00 TL nakit gönderildiği, davacının çeklerin verilmesi ile paranın gönderilmesinin taraflar arasında kurulacak olası vekalet ilişkisi kapsamında olduğuna yönelik iddiasını ispat edemediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; davalı avukata, müvekkili şirkete ait davaları takip etmesi için dava konusu çeklerin verildiğini ve paranın gönderildiğini ancak vekaletname düzenlenmediğini, bir hizmet verilmediği halde davalının bu meblağları iade etmediğini, tanık dinletme talebinin reddinin hatalı olduğunu, dava dışı ...'un şirket yetkilisi olmadığını, davalı ile ... arasındaki hukuki ilişkinin şirketi ilgilendirmediğini, davanın tarafının şirket olduğunu ileri sürerek; kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraflar arasındaki ihtilafın çeklerin ve paranın hangi amaçla verildiği noktasında olduğu, ispat yükü üzerinde olan davacının parayı davalıya ödünç verdiğini yasal delillerle kanıtlaması gerektiği, davalının yapılan ödemelerin dava dışı ...'un borcunun ödenmesine ilişkin olduğuna dair savunmasının vasıflı ikrar (gerekçeli inkar) niteliğinde olduğu ve ispat yükünün yer değiştirmeyeceği, havalenin kural olarak ödeme vasıtası olduğu, yasal karinenin aksini (havalenin borcun ödenmesinden başka bir amaçla yapıldığını) havaleyi gönderen tarafın ispat etmesi gerektiği, dekontta da paranın vekalet ilişkisi nedeniyle gönderildiğine dair bir açıklamanın bulunmadığı, bunun yanı sıra çekin, kayıtsız şartsız belli bir miktarın ödenmesini öngören bir havale, başka bir deyişle bir ödeme vasıtası olduğu, yine çekin ödemeden başka bir amaçla verildiği iddiasının da davacı tarafından kanıtlanması gerektiği, dava değeri dikkate alındığında davanın tanık ile ispatının mümkün olmadığı, davacının iddiasını yazılı delillerle ispatlayamadığı gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf sebeplerini tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davalı tarafa verilen çeklerin bedellerinin ve banka havalesi yoluyla gönderilen paranın iadesi için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) "İspat yükü" başlıklı 6 ncı maddesi,

2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) "İspat yükü" başlıklı 190 ıncı maddesinin birinci fıkrası ile 200 üncü maddesi,

3. Hukuk Genel Kurulunun 09.06.2004 tarihli ve 2004/4-362 E., 2004/347 K. sayılı kararı

3. Değerlendirme

Temyiz olunan kararda belirtilen gerekçeye, banka yoluyla gönderilen havaleye ilişkin dekontta bir açıklamanın yer almaması sebebiyle yapılan ödemenin borç ödemesi olduğuna dair karinenin aksinin davacı tarafça ispat edilmemiş bulunmasına, yine uyuşmazlık konusu çekler bakımından; davacı tarafın bu çeklerin ilerde kurulacak vekalet ilişkisi için verildiğinin ispatlanamamış olmasına, dava değeri itibariyle iddiasını yazılı delille ispat edemeyen davacının yemin deliline de dayanmadığının anlaşılmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,05.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.