"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/838 E., 2023/893 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Milas 2. Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)
SAYISI : 2019/665 E., 2021/449 K.
Taraflar arasındaki sözleşmeden dönme ve bedel iadesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; müvekkilinin davalı şirket ile bir adet bağımsız bölümün satışı konusunda 20.05.2019 tarihli “... Modern Projesi/ Bağımsız Bölüm Satış Vaadi Sözleşmesi” imzaladıklarını ancak projede site içerisinde yer alan spor tesislerinin kamuya ait alana inşa edildiğinden bahisle Milas Belediye Başkanlığınca inşaatın mühürlenerek durdurulduğunu, para cezası kesildiğini ve suç duyurusunda bulunulduğunu, yurt dışında yaşayan ve buradaki piyasa koşullarından habersiz olan müvekkilinin bu anlamdaki bilgisizliğinden faydalanılarak taşınmazın fahiş fiyatla satıldığını, mevcut durum itibariyle proje sahasının büyük bir bölümü şantiye halinde olduğundan teslim tarihleri çoktan geçmiş olmasına rağmen taşınmazların, yapı kullanma izin belgelerinin alınmasına uygun birer yapı haline getirilemediğini, bu itibarla davalı şirkete gönderilen .... Noterliğinin 04.09.2019 tarih ve 013096 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile sözleşmeden dönme hakkının kullanıldığını, ihtarname davalı şirkete 11.09.2019 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen satış bedelinin iade edilmediğini beyan ederek; davanın kabulü ile 85.000-Euro olan satış bedelinin ödeme tarihindeki TL karşılığı olan 456.341,50-TL'nin ödeme tarihinden itibaren işletilecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep etmiş ve mahkemenin ara kararı üzerine taşınmazın önceki maliki ...'ın dahili davalı olarak mahkemeden talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davanın süresinde açılmadığını, ihbar süresi geçirildikten sonra açılan davanın reddi gerekeceğini, zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, davaya bakmakla Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğunu, müvekkil şirketin davada taraf olmadığını, organik bağının bulunmadığını, taraf sıfatı yokluğu ile davanın reddini talep ettiklerini, inşaatın süresinde bitirilmemesinin tek başına davacı yana sözleşmeyi fesih hakkı vermediğini, bilakis sözleşmede bu hususa ilişkin olmak üzere özel cezai şart öngörüldüğünü, kaldı ki taşınmazın bitirildiğini ve teslime hazır halde olduğunu, mahkemece keşif yapılması halinde bu hususun ortaya çıkacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; yapılan yargılama ve toplanan deliller göz önünde bulundurulduğunda, davacı ve davalı şirket arasında yapılan geçersiz sözleşmede tarafların bedel ödemesi ve tapu devrini gerçekleştirdikleri, bu nedenle sözleşmenin geçersizliğini ileri sürmenin iyineyet kuralları ile bağdaşmayacağı, tarafların sözleşmeyle bağlı oldukları, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 12. maddesinde, şirketin satılan taşınmazı 15.07.2019 tarihinde mefruşatı tamamlanmış olarak "anahtar teslim" şeklinde teslim etmeyi taahhüt ettiği, sözkonusu tapunun davacıya verildiği, mahallinde keşif icra edilmek suretiyle aldırılan 16.12.2020 tarihli bilirkişi raporunda inşaat seviyesinin %60 seviyesinde olduğu, projede gösterilen yüzme havuzu, sosyal tesisler, sauna, spor alanları gibi bölümlerin henüz bitirilmediğinin tespit edildiği, Milas Belediyesinden gelen müzekkere cevabına göre kamuya ait parselde ruhsatsız olarak spor alanının yapılması sebebiyle söz konusu yapının belediye tarafından tutulan yapı tatil zaptı ile mühürlendiği ve Milas Belediyesinin 2009/2005 kararıyla yapının yıkımına karar verildiği, sözleşmeye konu taşınmazın satıcı tarafından davacıya 'anahtar teslim' şeklinde teslim edilmesinin kararlaştırılmış olduğu anlaşılmakla davacı yanın sözleşmeyi feshetmesinde haklı olduğu, tapunun iade edileceğinin davacı yanın kabulü olduğu ve sözleşme kapsamında Muğla İli, Milas İlçesi, ... Mah, 3726 parsel, A Blok, 8 bağımsız numaralı ilişkin tapunun iadesinin gerekeceği gerekçesi ile; asıl davanın kısmen kabulü, 456.341,50 TL'nin 15.09.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak davacıya ödenmesine, davacı adına kayıtlı 8 nolu bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar vermiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili, dava dilekçesinde yer alan beyanlarını tekrar ederek, dava konusu taşınmazın üçüncü şahsa iadesinin kararın kesinleşmesi ile değil, davalının satış bedelini iade etmesinden sonrasına bırakılması gerektiğini, ayrıca taşınmazın satış bedeli için ödenen bedelin bugünkü değeri ile satış tarihindeki değeri arasında ciddi fark olduğunu, davalıya ödenen bedelin iadesinin talep edildiğini, kararda bu hususun dikkate alınmadığını ve kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; talep edilen 85.000,00 Euro'nun fiili ödeme tarihinden itibaren işletilecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ederek istinaf konun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının seçimlik hakkını TL cinsinden yapmış olduğunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesince davacı alacağının TL cinsinden hüküm altına alınmış olmasının yerinde olduğu, sözleşmeden dönme ihtarının tebliğ tarihine göre davalının temerrüte düştüğü tarih 15.09.2019 tarihinden itibaren kabul edilen alacağa avans faizi yürütülecek şekilde karar verilmesi gerekirken, yasal faiz uygulanmasına dair verilen kararın usûl ve esasa uygun olmadığı, davacı vekilinin buna yönelik istinaf başvurusunun kabulüne karar vermek gerektiği, davacı vekilinin kararın kesinleşmesi ile değil, bedelin ödenmesi halinde tapunun iptal ve tesciline karar verilmesi isteminin HMK 287 inci maddesinde hükmün kapsamına ilişkin düzenleme uyarınca infazda tereddüt oluşturacak şekilde şartlı hüküm kurulamayacağından reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle; davacının istinaf başvurusunun kabulüyle; İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve esas hakkında yeniden hüküm kurulmak suretiyle; davanın kısmen kabulü ile 456.341,50 TL'nin 15.09.2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, davacı adına kayıtlı Muğla İli, Milas İlçesi, ... Mah, 3726 parsel, A Blok, 8 bağımsız numaralı tapu kaydının iptali ile davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; dava konusu taşınmazın şirket ortağı olmayan üçüncü bir şahsa ait olduğunu ve sözleşme aşamasında alıcılar ile bu üçüncü şahıs arasında herhangi bir sözleşmesel bağ olmadığını, bu nedenle, dava konusu taşınmazın üçüncü şahsa iadesinin kararın kesinleşmesi ile değil, davalının satış bedelini iade etmesinden sonrasına bırakılmasının talep edildiğini, yerel Mahkemece reddedilen bu hususun İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesince de kabul edilmediğini, kararın bu nedenle de bozulması gerektiğini, müvekkilin ödediği 85.000-Euro'nun bugünkü değeri ile satış tarihindeki değeri arasında çok ciddi bir fark olduğunu, davalıya gönderilen ihtarnamede ve davalının ihtara cevap vermemesi üzerine açılan davada, davalıya ödenen meblağın iadesinin talep edildiğini, satış tarihi ile karar tarihi arasında yaşanan paranın satın alma gücündeki olağanüstü değişiklikler de göz önünde bulundurulduğunda, ekonomik verilerdeki tüm olumsuzlukların tek başına tüketiciye yüklenmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, kararda bu hususun da dikkate alınmadığını, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un (6502 sayılı Kanun) 40 vd. maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre; davacının dava dilekçesindeki talebinin açıkça; ''85.000-Euro olan satış bedelinin ödeme tarihindeki TL karşılığı olan 456.341,50-TL'nin iadesi''ne ilişkin olduğu, seçimlik hakkını TL olarak kullanan davacının artık bu seçiminden dönmesinin mümkün olmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2. 6502 sayılı Kanun'un 42 nci maddesinde ön ödemeli konut satışının tapu siciline tescil edilmesi, satış vaadi sözleşmesinin ise noterde düzenleme şeklinde yapılmasının zorunlu olduğunun belirtildiği, taraflar arasında imzalanan 20.05.2019 tarihli sözleşmenin akabinde, 28.05.2019 tarihinde sözleşme konusu bağımsız bölümün inşa edileceği arsanın bağımsız bölüme karşılık gelen payının davacı adına devredildiği, böylece Kanun'da belirtilen geçerlilik şartının yerine getirildiği anlaşılmıştır.
Mahallinde keşif icra edilmek suretiyle aldırılan 16.12.2020 tarihli bilirkişi raporunda; inşaat seviyesinin %60 seviyesinde olduğu, projede gösterilen yüzme havuzu, sosyal tesisler, sauna, spor alanları gibi bölümlerin henüz bitirilmediğinin tespit edildiği, Milas Belediyesinden gelen müzekkere cevabına göre kamuya ait parselde ruhsatsız olarak spor alanının yapılması sebebiyle söz konusu yapının belediye tarafından tutulan yapı tatil zaptı ile mühürlendiği ve Milas Belediyesinin 2009/2005 kararıyla yapının yıkımına karar verildiği, sözleşmeye konu taşınmazın satıcı tarafından alıcıya 15.07.2019 tarihinde, teknik şartname standartlarında teslim edilmesi kararlaştırılmış olmasına rağmen projede gösterilen yüzme havuzu, sosyal tesisler, spor alanları, sauna gibi bölümlerin henüz bitirilmediği anlaşılmakla davacı yanın sözleşmeden dönmekte haklı olduğu, bu durumda 6502 sayılı Kanun'un 45/3 üncü maddesinde yer alan; ''Sözleşmeden dönülmesi durumunda, tüketiciye iade edilmesi gereken tutar ve tüketiciyi borç altına sokan her türlü belge, dönme bildiriminin satıcıya ulaştığı tarihten itibaren en geç yüzseksen gün içinde tüketiciye geri verilir. Satıcının aldığı bedeli ve tüketiciyi borç altına sokan her türlü belgeyi iade ettiği tarihten itibaren, tüketici on gün içinde edinimlerini iade eder.'' hükmü gereğince davalı satıcının aldığı bedeli iade ettiği tarihten itibaren 10 gün içinde tüketicinin edinimlerini iade edeceği hüküm altına alındığından, Bölge Adliye Mahkemesince davacının bu husustaki başvurusunun reddine karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırı olup kararın bozulmasını gerektirir.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE,
2.Davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile; Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının B bendi altında yer alan 2 numaralı fıkrasının başına ''1. bentte yazılı bedelin davacıya ödenmesine müteakip'' ibaresinin yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine
08.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.