Logo

3. Hukuk Dairesi2023/4295 E. 2024/2756 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, davalı hastanenin kusurlu tıbbi müdahalesi nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemiyle açtığı davada, davalı hastanede tedavi gördüğünün ispatlanıp ispatlanamadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının sunduğu reçete, tedavi gördüğünü ispata yeterli bir belge olarak kabul edilmediği ve iddianın genişletilmesi yasağı kapsamında istinaf ve temyiz aşamalarında sunulan deliller dikkate alınmadığı için, davacının davalı hastanede tedavi gördüğünü ispatlayamaması sebebiyle yerel mahkeme kararları onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2085 Esas, 2023/1202 Karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 2. Tüketici Mahkemesi

SAYISI : 2019/977 E., 2022/11 K.

Taraflar arasındaki maddi ve manevi tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esasta reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili, davacının baş ağrısı şikayeti ile davalı merkeze başvurması üzerine doktor tarafından iğne vurularak evine gönderildiğini, kısa bir süre sonra evde nöbet geçirdiğini, götürüldüğü devlet hastanesinde 15 günden fazla süre yoğun bakım ünitesinde kaldığını ve menenjit teşhisi konulduğunu, % 65 iş gücü kaybı yaşadığının tespit edildiğini, işitme ve konuşma bozukluğu oluştuğu için yaşıtları ile yapabileceği birçok şeyden mahrum kaldığını, davalı hastanenin tanı ve tedavi hizmetinde özen göstermediğini, yeterli tetkik yapılmadığını ileri sürerek hatalı/eksik tıbbı müdahale nedeniyle şimdilik 1.000,00 TL, sürekli sakatlığa ilişkin ve 6.000,00 TL faturalı sağlık harcamaları olmak üzere toplam 7.000,00 TL maddi ve 70.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili, davacının hiçbir zaman müvekkilinin hastası olmadığını, şirkette ... isimli bir doktor da çalışmadığını, davacı yanın delil olarak sunduğu reçetede doktorun soyadı, hastane/doktor kaşesi ve protokol numarası olmadığını, reçetedeki yazının doktor yazısına benzemediğini, davacı ile hasta kabul sözleşmesi kurulmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı tarafın hizmeti kabul etmediği, davacının ise yasal ve geçerli bir belge sunamadığı, davacının dosya kapsamındaki delillerle davalı şirket bünyesindeki tıp merkezinden hizmet aldığını ve hizmetin kusurlu olduğunu kanıtlayamadığı, ispat yükünün davacıda olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili; dava dilekçesini tekrar ederek tanık beyanı ile hastaneden kusurlu hizmet aldığının sabit olduğunu, tedaviye ilişkin belgelerin usulüne uygun tutulmasının ve muhafaza edilmesinin sağlık kuruluşunun görevi olduğunu, hasta kayıtlarının usulüne uygun tutulmadığını ileri sürerek; ilk derece mahkemesi kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı tarafça delil olarak sunulan reçetede doktor ismi dışında dışında bilgi olmadığı, tıp merkezinden gelen kayıtlarda davacının kaydına rastlanamadığı, Sağlık Müdürlüğünce davacının davalı tıp merkezine başvurduğunu beyan ettiği tarihte tıp merkezinde görev yapan ... isimli bir doktor olmadığının belirtildiği, davacının delil olarak sunduğu reçetede de doktorun diploma numarası, soyadı gibi herhangi bir bilgi olmadığı, reçete tarihi 2007 olup davanın 13.01.2017 tarihinde açıldığı, tüm bu zaman zarfında davacı tarafça herhangi bir suç duyurusunda da bulunulmadığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili; istinaf nedenlerini tekrar ederek, davacı asilin şifai araştırması neticesinde ... isimli doktoun Ok Meydanı ... hastanesinde çalıştığını öğrendiğini ve kendisine muayene için başvurusu sonucu alınan kağıttaki yazı ile dosyaya sunduğu önceki reçetedeki yazının aynı olduğunu, bu mücbir sebebin istinafça değerlendirilmediğini ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, doktor hastası ilişkisindendir.

2. İlgili Hukuk

1.4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun "İspat yükü" başlıklı 6 ncı maddesi.

2.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) "İddia ve savunmanın genişletilmesi veya değiştirilmesi" başlıklı 141 inci maddesi.

3. Değerlendirme

Temyiz olunan kararda belirtilen gerekçeye, yukarıda yer verilen hukuk kurallarına, davacının delil olarak dayandığı reçetenin davacının davalı şirket nezdindeki hastanede tedavi gördüğünü ispata yeterli bir belge niteliğinde olmadığının ve davacının hastanede tedavi gördüğünü ispatlayamadığının, iddianın genişletilmesi yasağı kapsamında süresinde bildirilmeyen ve karşı tarafa da açıkça muvafakat edilmeyen delillerin kanun yolu aşamasında dikkate alınamayacağının anlaşılmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.