"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/604 E., 2023/1964 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 11. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/589 E., 2022/571 K.
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davacı ile davalının anne bir baba ayrı kardeş olduklarını, muris anne ...'ın 12.11.2018 tarihinde vefat ettiğini, muris anne ile davacı'nın Yalova HSBC Bankasında müşterek Euro hesabı olduğunu, HSBC Yalova Şubesi kapanınca, muris ...'ın müşterek hesapta bulunan 253.196,00 Euro'yu alarak, aynı gün Yapı Kredi Bankası Yalova Şubesindeki kendi adına açılmış olan hesaba aktardığını, veraset belgesindeki miras paylarının 1/3 olduğunu, 253.196,00 Euro'dan 126.598,00 Euro'nun davacı'ya verilmesi, kalanın ise üçe bölünmesi gerektiğini, ancak hesaptaki paranın hepsinin 1/3 er olarak paylaşıldığını, dava dışı ...nin davacının müşterek hesaptaki payı olan 126.598,00 EURO dan kendisine verilen 42.199,00 EURO'nun (392.450 TL) iadesini kabul ettiğini, müşterek hesaptan gelen paranın son kayıt üzerinden üçe bölünmesinin haksız iktisaba sebebiyet vereceğini ileri sürerek, davalıdan 392.450,00 TL'nin faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; Yapı Kredi Bankasında bulunan meblağın muris anneye ait hesapta yer aldığını, bu bedelin tamamıyla murise ait olduğunu, murisin hesabında bulunan ve miras yoluyla intikal eden toplam 253.196,00 Euro'nun 1/3 hissesinin davalıya ait olduğu için banka tarafından bu bedelin müvekkiline ödendiğini, davacının iddialarını kabul etmediklerini, HSBC Bankasına muris ve davacı ...'nin ne kadar bedeller yatırdığının belli olmadığını, hesabı ikisinin birlikte açmış olması içerisindeki bedeli kim yatırırsa yatırsın yarı oranında hak sahibi olacakları anlamına gelmeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
III.İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 'HSBC Bankasının 21.03.2022 tarihli cevabi yazısında davacı ve murise ait müşterek döviz hesabının ortakların ayrı ayrı hesap üzerinde hareket edebilecek şekilde 19.07.2011 tarihinde açıldığı, Vasfiye'nin hesapta biriken toplam 246.116,61 Euro'yu 25.11.2016 tarihinde çektiği, YapıKredi Bankası Yalova Şubesinde muris ... adına 23.11.2016 tarihinde açılmış olan hesaba aynı gün, aynı miktarla aktarıldığı, hesaptaki paranın nihai olarak 253.196,00 Euro'ya ulaştığı, 26.12.2019 tarihinde 1/3 pay oranında mirasçılara aktarılarak hesabın kapatıldığı, muris ile davacı adına HSBC Yalova Şubesinde açılan müşterek hesapta biriken paranın Yapı Kredi Bankası Yalova Şubesi'nde muris adına açılan hesaba aktarıldığının dosya kapsamında açık olduğu, tanık beyanları, banka hareketleri birlikte değerlendirildiğinde, muris adına olan Yapı Kredi Bankası Yalova Şubesi'ndeki hesapta bulunan paranın davacı ile açılan müşterek hesaptaki paraya ilişkin olduğu kanaatine varılmakla, paranın 1/2 payının davacıya, diğer 1/2 payın murise ait olup mirasa konu olduğu, bu itibarla davalıya intikal etmesi gereken kısmın hesapta bulunan 253.196,00 Euro'nun yarı payının 1/3 ü oranında olması gerektiği gerekçesiyle; davanın kabulüne, 392.450,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar vermiştir.
IV.İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; murisin HSBC Bankasındaki hesabı münferit hareket etme yetkisi kapsamında kapattığını, Yapı Kredi Bankasında ayrı hesap açtığını, hesaba ortak hesap kaydı düşülmediğini hesabın müşterek olduğuna ilişkin somut bir delilin dosya kapsamına sunulamadığını, söz konusu bankadaki hesabın tamamının murise ait olduğunu, Mahkemenin hesabın ortak hesap olduğu tespitinin yerinde olmadığını, dava konusu hesabın açılması ile murisin ölümü arasında 3 yıla yakın zaman geçtiğini ve bu sürede davacının bu hesaba aktif işleminin ve eyleminin bulunmadığını, davalı işlemleri ile davacının hesaptan haberdar olduğunu, davacının davalının miras payını engellemek için bu davayı açtığını ileri sürerek; kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C.Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı ile murisin birlikte yaşadıklarını, HSBC Bankasının 21.03.2022 tarihli cevabi yazısında davacı ve murise ait ortak döviz hesabının 19.07.2011 tarihinde açıldığı, muris ...'ın hesapta biriken toplam 246.116,61 Euro'yu 25.11.2016 tarihinde çekerek, YapıKredi Bankası Yalova Şubesinde kendi adına 23.11.2016 tarihinde açılan hesaba 246.116,61 Euro olarak aktardığı, murisin 12.11.2018 tarihinde vefatı sonrası hesaptaki paranın 253.196,00 Euro olduğu ve 26.12.2019 tarihinde 1/3 pay oranında mirasçılara aktarılarak hesabın kapandığı, muris ile davacı adına HSBC Yalova Şubesi'nde açılan müşterek hesapta biriken paranın iki gün önce YapıKredi Bankası Yalova Şubesinde muris adına açılan hesaba aynı gün aynı miktarla aktarılması sebebiyle, murisin hesabındaki paranın davacı ile ortak hesaptan aktarılan para olduğunun banka kayıtları ile sabit olduğu, Yapı Kredi Bankasındaki dava konusu hesaptaki paranın yarısının davacıya ait olduğu, diğer yarısının ise muris terekesi olacağı ve bu yarı orandaki tutarın muris mirasçıları arasında 1/3 olarak paylaştırılması gerektiği, 253.196,00 Euro'nun 1/2 si olan 126.598,00 Euro'nun davacıya ait olduğu, bu tutarın yarısının dava dışı kardeş ... tarafından 42.199,00 Euro olarak ödenmesinin kabul edildiği, ancak davalı tarafından fazladan alının 42.199,00 Euro'nun iade edilmediği ve iadesi istenilmekle, dava tarihi olan 20.10.2020 tarihli Euro kur birim fiyatı olan 9.30 TL üzerinden 42.199,00 Euro'nun TL kaşılığının 392.450,00 TL olarak talep edildiği, bu talebin yerinde olduğu, hesaplamada aykırılık bulunmadığı, davacının davalıdan 42.199,00 Euro karşılığı 392.450,00 TL alacaklı olduğu, Mahkeme kararının usul ve yasaya uygun bulunduğu gerekçesiyle, davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebeplerle kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, muris ile davacının müşterek banka hesabından murisin bireysel hesabına aktarılan banka mevduatının yarısının davacıya ait olduğu ve davalının diğer yarısında 1/3 oranında hak sahibi olduğu ileri sürülerek, davalının bu banka mevduatında fazladan aldığı iddia edilen tutarın iadesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6908 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun "Müteselsil alacaklılık" başlıklı 169 uncu maddesi.
3. Değerlendirme
1. Müşterek hesapta, her bir hesap sahibi müteselsil alacaklı durumundadır. Müşterek hesaptaki paylar aksi iddia edilip kanıtlanmadıkça birbirine eşittir. Hesabın, teselsüllü müşterek hesap olması ise, tarafların her birinin bu hesaptan istediği kadar para çekebilmesi ve bankanın bu nedenle sorumluluğunun doğmaması ile ilgilidir. Taraflardan biri müşterek hesaptaki payından fazlasını çekmişse, fazlası için diğer hesap sahibine karşı sorumludur. Bu sorumluluk diğer hesap sahibinin vekili gibi hareket etmesine dayanır (Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 12.09.2022 tarihli ve 2022/4588 E., 2022/6369 K. sayılı ilamı). Ayrıca müşterek hesaba yatırılan paranın kaynağını araştırmaya gerek yoktur. Eş söyleyişle, taraflara ait paranın, sonradan taraflar adına açılan müşterek hesaplara yatırılmış olması, hesabın müşterek olma niteliğini değiştirmez. (Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 03.03.2022 tarihli ve 2022/890 E., 2022/1821 K. sayılı ilamı.)
2. Yargıtay (Kapatılan) 13. Hukuk Dairesinin 08.02.2016 tarihli ve 2015/40233 E., 2016/3203 K. sayılı ilamında da; "sonradan müşterek hesaba dönüştürülmüş olsa da taraflardan herbiri, hesaptan para çekerken payına göre kendi adına, payından fazlası için diğer hesap sahibinin vekili olarak hareket etmekte olduğu ve payından fazla çektiği miktarda diğer hesap sahibine göre borçlu durumuna düştüğü" belirtilmiştir.
3. Temyizen incelenen kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle, 19.07.2011 tarihinde davacı ile muris ... adına müşterek olarak açılan HSBC Bankasındaki hesapta biriken toplam 246.116,61 Euro'yu muris ...'ın 25.11.2016 tarihinde çekerek, YapıKredi Bankası Yalova Şubesinde kendi adına açılan hesaba aynı gün, aynı tutarla aktardığı, murisin vefat üzerine hesapta bulunan paranın tamamının miras payları oranında mirasçılara dağıtıldığı, emsal Yargıtay içtihatlarına göre müşterek hesaba yatırılan paranın kaynağını araştırmaya gerek olmadığı, taraflar arasında aksine sözleşme olmadığı takdirde pay oranlarının eşit olduğu, müşterek hesaptan aktarılan paranın yarısının davacıya ait olduğu, murise ait yarı oranındaki payda 1/3 pay sahibi olan davalının fazlaya ilişkin kısmı iade etmesi gerektiği anlaşılmakla davalının tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.10.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.