"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2023/62 E., 2023/252 K.
Mahkemece bozmaya uyularak verilen karar davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davacının, dava dışı kiraya verenler ile 06.06.2012 tarihinde imzaladığı ve 27.07.2012 tarihinde tapuya şerh edilen kira sözleşmesi ile İstanbul İli, ... İlçesi, ... Mahallesi, ... Mevkiinde 265 Ada 20 Parselde kayıtlı taşınmaz üzerinde bulunan akaryakıt istasyonunu 07.06.2027 yılına kadar geçerli olmak üzere kiraladığını, davalı ile 22.07.2013 tarihli bayilik sözleşmesi bulunduğunu, davalının açıkça sözleşmeye aykırılık teşkil edecek şekilde 2014 yılı Mayıs ayında ürün alımı yapmayarak ve istasyonu kapalı tutmak suretiyle davacının zararına neden olması neticesinde, 27.08.2014 tarihli noter ihtarnamesi ile istasyon faaliyetlerinin sözleşmeye uygun olarak yürütülmesi aksi halde sözleşmenin feshedileceğinin davalıya bildirildiğini, dava tarihi itibariyle taraflar arasındaki bayilik sözleşmesi ve bağlı tüm sözleşmelerin feshedildiğini, davalının hukuka aykırı eylemleri nedeniyle kira sözleşmesinden kaynaklanan haklarını kullanamadığını ileri sürerek; taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin feshedildiğinin tespiti ile davalının kiralanan taşınmaz üzerindeki haksız müdahalesinin menine, kiralananın üzerine kurulu istasyonun tüm eklentileriyle birlikte teslimine ve muarazanın bu şekilde giderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili; davacı ile imzalanan 22.07.2013 tarihli bayilik sözleşmesi kapsamında taşınmazda OMV Petrol Ofisi bayii olarak faaliyet gösterdiklerini, davacının iddialarının haksız olduğunu ve hiçbir haklı neden olmaksızın 2014 yılı Mayıs döneminden itibaren taraflarına mal ve yakıt satışını durdurduklarını, davacının 190.000,00 TL tutarındaki parayı uhdesinde tutmakla kendilerinden yakıt talep edilmesine rağmen davalıyı oyaladığını, şirketi iflasa sürüklediğini, bayilik sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmelerine rağmen davalıya keyfi olarak mal vermediğini, davacı tarafın bayilik sözleşmesini tek taraflı olarak hazırladığını, davalı şirketin sözleşme üzerinde değişiklik yapma imkanı olmadığını, sözleşmenin tek taraflı olarak dayatıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Davanın açıldığı İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 13.08.2015 tarihli, kararıyla; uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklandığı gerekçesiyle, mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
1.Dairece verilen 10.05.2017 tarihli ilamla; uyuşmazlığın bayilik sözleşmesinden kaynaklandığı, davanın tarafları arasında kira ilişkisi bulunmadığı, tarafları tacir olan sözleşmenin niteliğine göre mahkemenin görevli olduğu gerekçesiyle, karar bozulmuştur.
2.Yetkisizlik kararı üzerine dosyanın gönderildiği Mahkemenin ilam başlığında tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; taraflar arasında bayilik sözleşmesi bulunduğu, davalının akaryakıt satmaya hazır olduğu halde davacının akaryakıt göndermediğine ilişkin herhangi bir somut delil sunamadığı, davacıyı bu hususta ihtarname tebliğ ederek temerrüde düşürmediği, davacının 27.08.2014 tarihli ihtarname ile istasyon faaliyetlerinin sözleşmeye uygun olarak yürütülmesi aksi halde bayilik sözleşmesinin haklı nedenle feshedileceğini davalıya ihtar ettiği, tacir olan davalının sektörde faaliyet gösteren farklı şirketlerin bulunduğu da gözetildiğinde davacı ile sözleşme yapma zorunluluğunun bulunmadığı, davacıya cari hesap borcu bulunduğu, istasyonu 7/24 esasına göre faal tutma yükümlülüğüne uymadığı, akaryakıt bedellerini zamanında ödemediği, ürün satma taahhüdünü yerine getirmediği, bu sebeplerle davacının taraflar arasındaki sözleşmeyi haklı olarak feshettiği, davalının akaryakıt istasyonunun üzerindeki tüm tesisleri ve eklentilerini, makine ve teçhizatları ile birlikte davacıya teslim etme yükümlülüğü bulunduğu gerekçesiyle; davanın kabulü ile taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin münfesih olduğunun tespitiyle, taşınmaza vaki davalı müdahalesinin önlenmesine, taşınmazın üzerinde kurulu istasyonun tüm eklentileri ile birlikte davacıya teslimine karar verilmiş; karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davacının bir haklı neden olmaksızın şirkete mal ve yakıt satışını keyfi olarak durdurduğunu, akaryakıt istasyonunun atıl bırakıldığı iddiası yönünden davacı tarafından yaptırılmış bir tespit olmadığını, hükme esas alınamayacak bilirkişi raporları üzerinden karar verildiğini, mali müşavir bilirkişi raporuna itirazlarının dikkate alınmadığını ve çelişkilerin giderilmediğini, davacı tarafın davalıya akaryakıt vermediğinin taraf şirketlerin ticari kayıtlarında açıkça belli olduğunu, savunmalarının değerlendirilmediğini, yükümlülüklere aykırı davrananın davacı olduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
B. Gerekçe ve değerlendirme
Uyuşmazlık, sözleşmenin haklı nedenle feshi ile müdahalenin meni istemine ilişkindir.
Temyizen incelenen kararda belirtilen gerekçeye ve özellikle davalının sözleşme ile üstlendiği yükümlülükleri yerine getirmediğinin tespit edilmiş olmasına göre davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar verilmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370/1 maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,05.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.