Logo

3. Hukuk Dairesi2024/196 E. 2024/2511 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Alt kiracı olan davacının, asıl kiraya verene yaptığı kira ödemelerini, aralarındaki sözleşme hükmüne dayanarak rücuen tahsil edebilmesi için başlattığı takibe yapılan itirazın iptali talebinin değerlendirilmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Alt kira sözleşmesinin devam etmesi ve davacının dava dışı asıl kiraya verene yaptığı ödemelerin kesinleşmiş mahkeme kararına dayanması, ayrıca taraflar arasındaki sözleşmede davacının bu ödemeleri davalıdan talep edebileceğinin kararlaştırılmış olması ve takibe konu alacağın likit olmaması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/10 E., 2023/234 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 6. Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/1134 E., 2021/1370 K.

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmiş incelemenin duruşmalı yapılması davalı vekili tarafından istenilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 24.09.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde gelen davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ...'ın sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saat 14.00'te Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; davalının, dava dışı ...’a 05.07.2007 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile kiraladığı taşınmazda, müvekkilinin asıl kiracı ... ile düzenlenen 05.07.2007 başlangıç tarihli alt kira sözleşmesi ile kiracı olduğunu, davalının müvekkiline gönderdiği 05.05.2011 tarihli ihtarnamede, ... ile düzenlenen asıl sözleşmenin 05.07.2011 tarihinde sona ereceği, 05.07.2011 sonrası müvekkili ile yeni kira sözleşmesi düzenlemeye hazır olduğunu bildirdiğini, bunun üzerine müvekkili ile davalı arasında 05.07.2011 başlangıç tarihli yeni bir kira sözleşmesi düzenlendiğini, bu sözleşmenin 15. maddesinde, kiralananla ilgili meydana gelecek ihtilaflar sebebiyle müvekkilinin ...’a ödeme yapmak zorunda kalması halinde bu bedeli tüm masrafları ile birlikte davalıya rücu edeceğinin düzenlendiğini, bu kapsamda Temmuz 2011’den itibaren kira bedellerinin davalıya ödendiğini ancak aynı dönem için ...'ın müvekkili hakkında başlattığı takip ve sonrasında açtığı dava nedeniyle kira bedellerinin ikinci kez ...’a ödenmek zorunda kalındığını, müvekkilinin söz konusu zararının sözleşmenin 15 inci maddesi doğrultusunda tazmini için davalı hakkında takip başlatıldığını ancak davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini ileri sürerek; takibe vaki itirazın iptali ile takibin devamına, davacı lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; alt kiracılık ilişkisini usulüne uygun sonuçlandırmayan davacının ödediği kira bedelinin müvekkilinden isteyemeyeceğini, davacı tarafından hazırlanan kira sözleşmesinin müvekkilinin okumasına, incelemesine ve tartışılmasına fırsat verilmeden alelacele imzaltıldığını, alt kiraya verenin boş teslim ihtarına rağmen kiralananı tahliye edip boş olarak teslim etmeden müvekkili ile kira sözleşmesi düzenleyen davacının kusurlu olduğunu, genel mahkemelerde dava açmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı ile dava dışı ... arasındaki alt kira sözleşmesinin karşılıklı olarak veya mahkeme kararı ile sona erdirilmediği sürece geçerli bulunduğu, alt kira sözleşmesinin kiracısının, kira bedellerini kendi kiraya verenine ödemekle yükümlü olacağı, taraflar arasında geçerli kira sözleşmesi varken asıl kira sözleşmesinin kiraya vereni davalı ile yeniden bir sözleşme yapılmasının alt kira sözleşmesini sona erdirmeyeceği, ancak asıl kira sözleşmesinin kiraya vereni davalı ile davacı arasında yapılan sözleşmenin taraflar açısından bağlayıcı olacağı, davacı alt kiracının 05.07.2011 tarihi itibariyle işleyen kira bedellerinin ödenmesi noktasında aleyhine başlatılan takipler nedeniyle dava dışı ... yapmış olduğu ödemeleri davalından talep edebileceği gerekçesiyle; davanın kabulüne, takibe davalının vaki itirazının 517.227,20 TL asıl alacak, 145.007,83 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 662.235,03 TL yönünden iptali ile takibin devamına, koşulları oluşmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili; takibe konu alacağın muayyen ve likit olduğunu, icra inkar tazminatına hükmedilmemesinin doğru olmadığını ileri sürerek, istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. Davalı vekili; Mahkemece savunmalarının kararda yer verilmediğini ve değerlendirilmediğini, tarafı olmadığı dava dosyalarında dar yetkili icra hukuk mahkemesi kararlarının müvekkili hakkında bağlayıcı ve kesin delil niteliğinde kabulüne hukuken imkan olmadığını, davacının kusur durumunun araştırılmadığını, davacının icra hukuk mahkemesinde davasını kaybettikten sonra genel mahkemede menfi tespit ve istirdat davaları açarak hukuk yollarının tümünü tüketmesi gerektiğini, alt kira sözleşmesinin sona erdiği hususunun mahkemece göz ardı edildiğini, davacının kusurlu olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacı ile dava dışı ... arasındaki alt kira sözleşmesinin karşılıklı olarak veya mahkeme kararı ile sona erdirilmediği sürece geçerli olduğu, alt kira sözleşmesinin kiracısının kira bedellerini kendi kiraya verenine ödemek zorunda olduğu, taraflar arasında geçerli kira sözleşmesi varken asıl kira sözleşmesinin kiraya vereni ile yeniden bir sözleşme yapılmasının alt kira sözleşmesini sona erdirmeyeceği, takibe konu alacağın ilama bağlı olup, infazının icra kanalı ile yapıldığı, ayıba karşı tekkeffül hükümleri ve sözleşmenin 15 inci maddesi gereğince; davacının zararlarından, ödenen kira bedeli ve masraflardan davaya sebep olan davalı kiraya verenin sorumlu olduğu, alacağın bilirkişi tarafından yapılan hesap sonucu tespit edilmesi karşısında likit olarak kabul edilemeyeceğininden, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş olmasında da usul ve yasaya aykırı bir durum bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı ve davalı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdükleri sebepleri tekrar ederek; kararın bozulmasını talep etmişlerdir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, alt kiracı olan davacının, kendi kiraya verenine yapmak zorunda kaldığı ödemelerin rücuen tahsili amacı ile asıl kiraya veren aleyhine başlattığı takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 299, 309 ve devamı maddeleri.

3. Değerlendirme

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında; hukuki ilişkinin ve bu ilişki nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarının doğru şekilde belirlendiği, alt kiracı olan davacının, dava dışı kendi kiraya verenine yaptığı ödemeleri davalıdan talep edeceğinin taraflar arasında düzenlenen sözleşmede kararlaştırıldığı, alt kira sözleşmesi sona ermediğinden davacının dava dışı kiraya verene kira bedellerini ödemesi gerektiği gibi davacı tarafından yapılan ödemenin kesinleşmiş mahkeme kararına dayalı olduğu, uyuşmazlığın çözümü yargılamayı gerektirdiği ve takibe konu alacağın likit olmadığının anlaşılmasına göre, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

17.100,00 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,

Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,24.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.