"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/843 E., 2023/1161 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Diyarbakır 1. Tüketici Mahkemesi
SAYISI : 2021/245 E., 2022/110 K.
Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; dava dışı ...'ın, taşınmazı Halk Bankası Diclekent şubesinden konut kredisi çekerek satın aldığını, çekilen konut kredisinin teminatı olarak satın alınan iş bu dava konu taşınmaz üzerine bankaca ipotek konulduğunu, taşınmazın satın alım tarihi ile kredinin tahsis tarihi ve taşınmaz üzerine ipoteğin konulduğu tarihin aynı dönemde olduğunu, dava dışı ...'ın, şifahi anlaşmaları gereği satın alma bedelinin tümünü kendisine ödemesi halinde evvelce konut kredisi olarak bankadan çekmiş olduğu tutarı bankaya ödeyeceğini ve böylece bankanın taşınmaz üzerindeki ipoteği kaldıracağını belirterek, bu taşınmazı üzerindeki ipotek ile birlikte kendisine sattığını ve tapusunu da devrettiğini, satın alma bedelinin tümünü dava dışı ...'a ödemesi üzerine ...'ın taşınmaz için çekilmiş olan konut kredisinin kalan tutarının tümünü Halk Bankasına ödediğini, banka çekilen kredi tutarının tümü kendisine ödenmiş olduğu halde bugüne kadar taşınmaz üzerindeki ipoteği kaldırmadığını, ipoteğin kaldırılması için bankaya yaptığı başvurunun bankanın 14/12/2018 tarih ve 744 sayılı yazısı ile reddedildiğini, ipoteğin özünün çekilen konut kredisinin teminatı olduğunu, ipoteğin konulmasına sebep olan konut kredisinin tamamen ödenmiş olmasına rağmen bankanın taşınmaz üzerindeki ipoteği haksız bir şekilde kaldırmamasının mağduriyetine sebep olduğunu ileri sürerek davaya konu taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili, dava dışı ...'ın dava konusu taşınmaza malik iken Halk Bankası A.Ş'den konut kredisi için taşınmazı teminat olarak gösterdiğini, gösterilen teminatın sadece konut kredisi için gösterilmediğini, ipoteğin resmi senedinin şartlar kısmında da belirtildiği üzere banka nezdinde kullandırılan asaleten/kefaleten tüm borçlarının teminatı olarak alındığını, her ne kadar dava dışı ... aldığı konut kredisini ödemiş olsa da T.H ... Medikal firmasına olan kefaletinin devam ettiğini, bankanın ipotek hakkının devam ettiğini, dolayısıyla ipotek şerhinden kaynaklanan şart ve yükümlülüklerle birlikte taşınmazı satın alan davacının taşınmazın satışı ile ipotekle ilgili yükümlülükten kurtulamadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; konut kredisi sözleşmeleri sırasında teminat olarak verilen ipotek akitlerinde, konut kredisi dışındaki doğmuş ve doğacak alacaklar yönünden ipoteğin teminat olması hususunda yazılan hükümler yerleşik içtihatlara göre geçersiz şart niteliğinde olup, yazılmamış sayılır, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun (4721 sayılı Kanunu) 884 üncü maddesi gereğince malikin ipoteğin fekki talebinde haklı olduğu gerekçesi ile tapu kaydına/bağımsız bölüm üzerine tesis edilen ipoteğinin kaldırılması gerektiğinden davanın kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili; Diyarbakır 9. İcra Dairesi tarafından 2020/5579 E sayılı dosya ile dava dışı ... ve Tasfiye Halinde ... Şirketi hakkında icra takibi başlatıldığını, söz konusu icra takibi ile dava dışı ...'ın borçlu konumunda yer aldığını, dava dışı ...'ın ... Medikal firmasına imzalamış olduğu sözleşmedeki kefalet imzası gereği kefalet borcunun devam ettiğini, dolayısıyla dava dışı ...'ın kefalet borcu devam ettiğinden dava konusu taşınmaz üzerindeki ipotek borcunun da devam ettiğini, davacı da ipotek şerhinden kaynaklanan şart ve yükümlülükleri ile birlikte taşınmazı satın almış olduğundan ipotek sorumluluğunun devam ettiğini, ipotek hakkının sona ermesi için alacağın tümünün ifa edilmesi gerektiğini, somut olaya bakıldığında, dava dışı konumunda bulunan ... tarafından her ne kadar konut kredisi ödenmişse de ... hakkında Diyarbakır 9. İcra Dairesi tarafından başlatılan icra takibinin hala devam ettiğini, İpotek Resmi Senet 'madde 1' içeriği incelendiğinde ipotek maliki dava dışı ... ipotek verenin tüm kefaletlerinden, asaleten kefaleten borçlarından, bankaya karşı imzalanan adi ve müteselsil kefaletlerinden ….300.000.tl' ye kadar sorumlu olduğu şeklinde açık bir şekilde yazdığını, ipotek şerhinden kaynaklanan şart ve yükümlülükler ile birlikte taşınmazı satın alan davacının taşınmazın satışı ile ipotekle ilgili yükümlülükten kurtulamadığını ileri sürerek; ilk derece mahkemesi kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu taşınmazın davacı adına kayıtlı olduğu, dava tarihi itibari ile ve halen taşınmaz üzerinde ipotek şerhinin devam ettiği, bu hali ile davacının dava açmakta hukuki yararının bulunduğu, dava konusu dayanak kredi sözleşmesinin konut kredisinden kaynaklandığı, bu hususun taraflarında kabulünde olduğu ve ihtilaf konusu olmadığı, ipoteğe konu borcun ödenmiş olduğu, dava dışı ... tarafından bila tarihli olarak imzalanan konut finansmanı (mortgage) kredisi sözleşmesinin ''Teminat Bilgileri'' başlıklı 14. maddesinde yer alan “Müşteri, gerek bu sözleşmeden gerekse bankayla imzalamış olduğu başka sözleşmelerden ve/veya herhangi bir nedenden doğmuş veya doğacak her türlü vergi, resim, harç, icra ve yargılama giderleri, masraflar ve bu sözleşme gereğince bankaya borçlu olduğu tüm tutarların teminatı olarak; özellikleri 27. maddede yazılı olarak belirtilen gayrimenkulü, mütemmim cüzü ve teferruatı ile birlikte, bankanın belirleyeceği tutar üzerinden 1. derece, 1. sırada bankanın tercihine bağlı olarak anapara ya da üst sınır ipoteği tesisini kabul ve taahhüt eder.” düzenlemesi ve tapu müdürlüğünce düzenlenmiş olan 02/03/2017 tarih ve 494 yevmiye numaralı ipotek senedinin ''Sözleşme Şartları '' başlıklı bölümün 1. maddesinde yer alan “ …..doğmuş ve doğacak diğer bütün borçlardan ve sebepsiz zenginleşme, haksız fiil, kanun gibi diğer her türlü sebeplerden bankanın merkez ve şubelerine karşı doğmuş ve doğacak tüm borçlarının 300.000TL’sına kadar olan borçları ile .............yukarıda yazılı taşınmazını/taşınmazlarını teminat olarak bankaya 1. derecede, fekki bankadan bildirilinceye kadar süresiz olarak ipotek etmeyi kabul ettiğini/ettiklerini” düzenlemelerinin yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler gözönüne alındığında önceden hazırlanmış ve standart sözleşmede yer alması karşısında, davalı tarafından tüketici ile müzakere edildiği ispatlanamadığından haksız şart niteliğinde olduğu, dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğe konu kredi borcunun ödendiği, buna göre ipoteğin temin ettiği borcun ortadan kalktığı, bu nedenlerle yazılı olduğu şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olmasında isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile davalının yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili istinaf başvurusunda belirttiği sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı bankadan kullanılan konut kredisinin teminatı olmak üzere krediye konu taşınmaz üzerine tesis edilen ipoteğin, kredi borcunun tamamen ödenmesi nedeniyle fekkine karar verilmesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 883/1 inci maddesi; ''Alacak sona erince ipotekli taşınmazın maliki, alacaklıdan ipoteği terkin ettirmesini isteyebilir.'' şeklindedir.
2. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un Tüketici sözleşmelerindeki haksız şartlar başlıklı 5 inci maddesi şöyledir:
(1) "Haksız şart; tüketiciyle müzakere edilmeden sözleşmeye dâhil edilen ve tarafların sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerinde dürüstlük kuralına aykırı düşecek biçimde tüketici aleyhine dengesizliğe neden olan sözleşme şartlarıdır.
(2) Tüketiciyle akdedilen sözleşmelerde yer alan haksız şartlar kesin olarak hükümsüzdür. Sözleşmenin haksız şartlar dışındaki hükümleri geçerliliğini korur. Bu durumda sözleşmeyi düzenleyen, kesin olarak hükümsüz sayılan şartlar olmasaydı diğer hükümlerle sözleşmeyi yapmayacak olduğunu ileri süremez.
(3) Bir sözleşme şartı önceden hazırlanmış ve standart sözleşmede yer alması nedeniyle tüketici içeriğine etki edememişse, o sözleşme şartının tüketiciyle müzakere edilmediği kabul edilir. Sözleşmeyi düzenleyen, bir standart şartın münferiden müzakere edildiğini iddia ediyorsa bunu ispatla yükümlüdür. Sözleşmenin bütün olarak değerlendirilmesinden standart sözleşme olduğu sonucuna varılırsa, bu sözleşmedeki bir şartın belirli unsurlarının veya münferit bir hükmünün müzakere edilmiş olması, sözleşmenin kalan kısmına bu maddenin uygulanmasını engellemez.
3. Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 20.04.2021 tarihli ve 2020/8138 E., 2021/4360 K.; 08.12.2021 tarihli ve 2021/4139 E., 2021/12670 K.; 16.03.2022 tarihli ve 2021/1625 E., 2022/2357 K.; 24.03.2022 tarihli ve 2022/279 E., 2022/2730 K. sayılı ilamlarında da; "sair bankacılık ve borç işlemlerinden dolayı doğmuş ve doğacak asalet ve kefalet borçlarının ayrıca herhangi bir şekilde Bankaya karşı doğmuş ve doğacak ipotek verene ait asalet borçlarının teminatı olarak " verilen üst sınır ipoteklerinde ilgili kısım haksız şart olarak kabul edilmiştir.
3. Değerlendirme
Temyizen incelenen karar; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle dava konusu uyuşmazlığa ilişkin zorunlu arabuluculuğun dava tarihinden daha sonra yürürlüğe girdiğinin, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 883 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği davaya konu ipoteğin verildiği alacak sona ermiş olduğundan taşınmaz maliki olan davacının alacaklı bankadan ipoteği terkin ettirmesini isteyebileceğinin, davalı bankanın bu talebi yerine getirmek zorunda olduğunun, konut finansmanı kredi sözleşmesi ve resmi ipotek senedinde bahsi geçen hükümlerin yasal mevzuat ve yerleşmiş içtihatlar doğrultusunda haksız şart niteliğinde olduğunun, yerleşmiş içtihatlara uygun karar verildiğinin anlaşılmasına göre davalı tarafın temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
16.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.