Logo

5. Hukuk Dairesi2022/12945 E. 2023/3536 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapudan terkini davasında, mahkemenin bozma kararına uyularak verilen karara karşı yapılan temyiz isteminin incelenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, bozma kararına uyulmaksızın taşınmazın değeri farklı üzüm çeşidine ilişkin veriler kullanılarak tespit edildiği, kamulaştırmadan arta kalan kısım için usuli kazanılmış hak gözetilmeksizin fazla bedel tespit edildiği ve yasal faizin ilk karar tarihinden itibaren değil de son karar tarihine kadar yürütüldüğü gözetilerek, temyiz olunan karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, Merkez ... ilçesi, ... Mahallesi 196 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz için kıymet takdir komisyonu raporunda belirlenen bedelin rayicinden düşük olduğunu, taşınmazda bulunan derin kuyu ile damlama sulama sisteminin toprak altındaki boru sistemi ile bedelinin hesaplamaya dahil edilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26.01.2016 tarihli ve 2012/271 Esas, 2016/55 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26.01.2016 tarihli ve 2012/271 Esas, 2016/55 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 19.11.2018 tarihli ve 2017/13798 Esas, 2018/21156 Karar sayılı kararı ile dava konusu taşınmaza 15 yaşındaki kapama bağ niteliğine göre değerlendirme tarihi 2012 yılı itibarıyla dekara asgari ve azami üretim miktarını, kilogram başına toptan satış fiyatı ve ayrıntılı üretim giderlerini gösteren veri listesinin İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünden getirtilip bu verilere uygun olarak olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden, taşınmazın konumu ve niteliğine göre objektif değer arttırıcı unsurlar da dikkate alınarak değer biçilmesi gerekirken, arazi bedeli ile tesis bedeli hesaplaması yapılarak metrekare birim bedeli belirleyen rapora göre hüküm kurulması, hükme esas alınan 18.09.2014 tarihli jeoloji mühendisinin raporunda hesaplanan kuyu bedeline hükmedildiği halde mükerrer olacak şekilde ayrıca 8.500,00 TL kuyu bedeline hükmedilmesi, faiz bitiş tarihinin hüküm fıkrasında gösterilmemesi ve davanın niteliği gereği kendisini vekil ile temsil ettiren taraflar lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi gerekçeleriyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; kapitalizasyon faiz oranının yüksek alındığını, kapitalizasyon faiz oranının tespitinde değerlendirilen unsurların mükerrer olarak objektif değer artış oranının tayininde de dikkate alındığını, kamulaştırmadan arta kalan kısım için değer azalışı uygulanmasının doğru olmadığını, aksine kamulaştırma sonrasında yola çift cepheli hale geldiği için oluşan değer artışının tespit edilen kamulaştırma bedelinden düşürülmesi gerektiğini, üretim masrafları arasına genel idare gideri ve sermaye faizi kalemlerinin de dahil edilmesini, tespit edilen bedele ilk karar tarihine kadar faiz işletilmesi gerektiğini, bozma ilamı gereği müvekkili idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz üzerinde ... çeşidi üzüm tesisi bulunduğunu, ... İl Tarım ve Orman Müdürlüğü resmî verilerine göre verim miktarının 3000-6000 kg/da olarak esas alınması gerekirken 500 kg/da esas alınmasının hukuka aykırı olduğunu, dava konusu bağın herhangi bir çeşit değil Red-Globe üzüm çeşidi ile tesis edilmiş olduğunu, damlama sulama sisteminin toprak altında kalan boru ve sulama sisteminin revize edilmesi, bunun maliyeti, işçilik giderleri ve bu sistemin revize edilmesi sırasında uğranılacak kayıp ve giderlerin dikkate alınmadığını, davacı idarenin dahi kıymet takdir raporunda müvekkiline ait bağı yüksek sistem bağ olarak nitelendirdiğini, taşınmazdaki bağın yüksek verim getiren, ürün çeşitliliği piyasada kabul gören ve yüksek bedel ile pazarı olan bağlardan olduğunu, davaya konu taşınmazın son imar durumu ve mevcut halinin araştırılması gerektiğini ileri sürerek kararın bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3 üncü maddesi gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Dava konusu taşınmaz üzerinde yetiştirildiği tespit edilen üzüm çeşidine (...) ilişkin dosyada mevcut 2012 yılı ... İl Tarım ve Orman Müdürlüğü resmi veri cetvelindeki dekar başına verim miktarı, üretim masrafı ve hasat dönemindeki ortalama toptan kilogram satış fiyatı verileri esas alınarak hesaplama yapılması gerekirken, bu hususta bozma yapılmadığı halde farklı üzüm çeşidine ilişkin veriler kullanılarak taşınmazın değerinin tespit edilmesi doğru değildir.

3. Dava konusu taşınmazda kamulaştırmadan arta kalan 4.285,52 m²lik kısım için bozma öncesi kararda %10 değer azalışı bedeline hükmedildiği ve bu hususta Dairemizce bozma yapılmadığı halde, davacı idare lehine oluşan usuli kazanılmış hak gözetilmeksizin bozma sonrası kararda arta kalan bu kısım için %20 değer azalışı bedeline hükmedilerek fazla bedel tespit edilmesi isabetsiz olmuştur.

4. Tespit edilen bedelin ilk kararla ödenmesine hükmedildiği gözetilerek, ilk karar tarihi olan 26.01.2016 tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerekirken, yazılı şekilde son karar tarihine kadar yasal faiz yürütülmesi bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan temyiz olunan Mahkeme kararının BOZULMASINA,

Davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

06.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.