"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/416 Esas 2022/533 Karar
KARAR : Karar verilmesine yer olmadığına,
Taraflar arasındaki imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payı nedeniyle tesis edilen ipotek karşılığının artırılması istemine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizce Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle özetle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Eskişehir ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 779 parsel sayılı taşınmazda davalı idare tarafından yapılan imar planı uygulaması sonucu bir bölümünden düzenleme ortaklık payı kesildiğini, kalan kısımın ise bedele dönüştürüldüğünü, bu bölüm için belirlenen bedelin düşük olduğunu belirterek bu bedelin artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın 4.000,09 m²'lik kısmının 2009 yılı rayiç değerleri olan 30,00 TL'den toplam 120.027,00 TL olarak bedele dönüştürüldüğünü, davacıya ödeme yapılacağının bildirilmesine rağmen herhangi bir başvuruda bulunmadığını, aksine bahsi geçen taşınmazın bedelinin tahsili için Eskişehir 1. İcra Müdürlüğünün 2012/5566 Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yaptığını ve ödemenin yapıldığını, davanın süresinde açılmadığını, zamanaşımı itirazlarının olduğunu, 2012 yılı m² rayiç değerlerinin 50,00 TL olduğunu, davacının istediği bedelin çok fahiş olduğunu ileri sürmüştür.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 23.05.2013 tarihli ve 2012/247 Esas 2013/290 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Eskişehir 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Kanun'un 21 inci maddesi ile 2492 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) geçici 6 ncı maddesinde yapılan değişiklik de; “24.2.1984 tarihli ve 2981 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan imar uygulamalarından doğan ve ipotekle teminat altına alınanlar da dâhil olmak üzere her türlü alacak ve bedeller, borçlu idarelerce, ipotek veya uygulama tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunda belirtilen kanuni faiz oranı uygulanmak suretiyle güncellenerek ilgililerine ödenir. Bu hüküm devam eden davalarda da uygulanır,” hüküm uyarınca taşınmazın ipotek veya uygulama tarihindeki niteliği esas alınmak suretiyle bedele dönüştürülen davacı payının o tarihteki karşılığı tespit edildikten sonra, bu bedele 3095 sayılı Kanun'da belirtilen kanuni faiz oranı uygulanmak suretiyle dava tarihine güncellenerek bedel tespiti için bilirkişi kurulundan ek rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi ve harç ile vekâlet ücretinin maktu olarak hüküm altına alınması gerektiğinden bahisle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar
Eskişehir 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 26.03.2015 tarihli ve 2014/640 Esas, 2015/407 Karar sayılı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. Eskişehir 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; "24.02.1984 tarihli ve 2981 sayılı İmar ve Gecekondu Mevzuatına Aykırı Yapılara Uygulanacak Bazı İşlemler ve 6785 sayılı İmar Kanunu'nun Bir Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun hükümlerine göre yapılan imar uygulamalarından doğan idarelerin taraf olduğu her türlü alacak ve bedel artırım davalarında taşınmazın değeri; uygulamanın tapuda tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi olarak esas alınmak ve o tarihteki nitelikleri gözetilmek suretiyle tespit edilir. Tespit edilen bu bedel, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu esas alınmak suretiyle dava tarihi itibariyle güncellenir ve ortaya çıkan gerçek bedel hak sahibine ödenir" hükmü getirilmiştir. Bu durumda yukarıda açıklanan hususta ek rapor alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Üçüncü Karar
Eskişehir 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 12.03.2019 tarihli ve 2017/376 Esas 2019/88 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
C. Üçüncü Bozma Kararı
1. Eskişehir 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; dava konusu taşınmazı da içerisinde alan imar uygulaması Eskişehir 1. İdare Mahkemesinin 2012/1167 Esas, 2012/873 Esas, 2012/874 Esas, Eskişehir 2. İdare Mahkemesinin 2012/251 Esas 2012/254, Esas sayılı dosyalarında açılan iptal davaları neticesinde iptal edilmiş, iptal kararları üzerine geri dönüşüm işlemleri başlatılmış ve Odunpazarı Belediye Encümeni 30.04.2015 tarihli ve 723 sayılı kararı ile geri dönüşüm işlemleri kabul edilerek, 12.05.2015 tarihli ve 1575 sayılı karar ile askıya çıkartılmış, işlemler tamamlandıktan sonra dava konusu taşınmaz 12.05.2017 tarih 15966 yevmiye numarası ile 779 parsel olarak tapuda tescil edilmiştir. Dava konusu 779 parsel sayılı taşınmazın; dava tarihinden sonra, yargılama devam ederken davalı idare tarafından 07.12.2017 tarihinde tapuya tescil edilen yeni bir imar uygulamasına tabi tutulduğu anlaşılmış ise de dava konusu edilen imar uygulamasının iptal edilmesi ile davanın konusuz kaldığı ve yeni yapılan imar uygulaması ile dava konusu taşınmazda bedele dönüşen alan var ise buna ilişkin taleplerin yeni bir davanın konusu olacağı düşünülmeden yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olduğundan kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B.Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Dördüncü Karar
Eskişehir 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 07.09.2022 tarihli ve 2022/416 Esas 2022/533 Karar sayılı kararı ile konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Eskişehir 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; idare mahkemesince verilen iptal kararları doğrultusunda, dava konusu taşınmazda yapılan imar uygulaması iptal edilmiş ve geri dönüşüm işlemleri tamamlamış olup bu nedenle davanın reddi ile taraflarına vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payı nedeniyle tesis edilen ipotek karşılığının arttırılması istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. 3194 sayılı İmar Kanun'un 17/son maddesi.
3. 6745 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12 nci maddesi.
4. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Yargılama sırasında davaya dayanak imar uygulamasının kesinleşen mahkeme kararı ile iptali sonucu davalı ... tarafından geri dönüşüm işlemlerinin ve tapu sicil müdürlüğü tarafından tescil işlemlerinin tamamlandığı anlaşılmış olduğundan konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve dava açıldığı tarihteki haklılık durumu nazara alınarak, yargılama giderlerinden davalı idarenin sorumlu tutulmasında ve davacı taraf lehine maktu vekâlet ücreti takdir edilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı idare vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Davalı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,19.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.