Logo

5. Hukuk Dairesi2023/10378 E. 2024/3448 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan bir taşınmazın bedelinin tespiti davasında, Yargıtay'ın bozma kararından sonra, davalının davanın reddine ilişkin beyanına rağmen davanın kabulüne karar verilmesi nedeniyle uyuşmazlık çıkmıştır.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın bozma ilamında, bedel blokesi yapıldıktan sonra davalı tarafın davanın esası hakkında beyanının alınarak karar verilmesi gerektiği belirtilmesine rağmen, davalının davanın reddine dair beyanı alınmasına rağmen davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülerek İlk Derece Mahkemesi kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2023/298 Esas, 2023/363 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve dava konusu taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir ili, ... ilçesi, ... Mahallesi ... ada ... parsel (eski ... Mahallesi ... parsel) sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazın arsa vasfında değerlendirilerek emsal satışlara göre bedel tespitinin yapılmasına karar verilmesini arazi olarak değerlendirilecek ise kapitalizasyon faiz oranının %3 ve objektif değer artış oranının ise %350-500 oranında uygulanması gerektiğini, buna göre dava konusu taşınmazın kıymetini etkileyen bütün nitelik ve unsurların ayrı ayrı değerlendirilerek taşınmazın hakkaniyete uygun gerçek karşılığının tespit edilerek, kamulaştırma bedeli olarak hükmedilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 10.06.2022 tarihli ve 2021/100 Esas, 2022/383 Karar sayılı kararıyla davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 08.09.2022 tarihli ve 2022/2344 Esas, 2022/2389 Karar sayılı kararıyla tespit edilen kamulaştırma bedelinin bankaya yatırılması yönünde İlk Derece Mahkemesince 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesi gereğince davacı vekiline usulüne uygun olarak iki kez 15 günlük süre verildiği, buna rağmen kamulaştırma bedelinin depo edilmediği, böylece davanın usulden reddine yönelik Mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucunda; kamulaştırma bedelinin bloke edilmesi için davacı idareye verilen usulüne uygun yasal süreler içerisinde bedel depo edilmediğinden davanın reddine karar verilmiş ise de dosyaya sunulan 06.01.2023 tarihli banka dekontuna göre davacı idarenin karar tarihinden sonra depo kararını yerine getirdiği anlaşıldığından, taraflara davanın esası hakkındaki beyanları sorularak ve usul ekonomisi de gözetilerek işin esasına girilip dosyada mevcut bilirkişi kurulu raporları denetlenmek suretiyle karar verilmesi gerektiğinden, Bölge Adliye Mahkemesi kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile uyulan bozma kararı gereğince davanın kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; dosya kapsamında alınan bilirkişi raporları arasındaki çelişki giderilmeden karar verildiğini, davaya konu taşınmazın arsa olma niteliklerini taşımadığını, hükme esas alınan raporun da emsal incelemesinin niteliklerine uygun düşmediğini, davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemiş olmasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; idarenin davalının mülkiyet hakkını ihlal edecek şekilde yeterli ödenek ayrılmadan kamulaştırma işlemine başlaması ve mahkemenin ret kararından sonra yeniden yargılamaya devam edilmesinin davalının zararına sebep olduğunu, uyuşmazlığa konu taşınmazın arsa vasfında olduğunu, taşınmazın gerçek bedelinin belirlenmediğini, bedelin çok düşük olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere göre; Dairemiz ilamında depo kararının yerine getirilmesinden sonra davalı tarafın işin esasına girilerek karar verilmesini isteyip istemediği yönünde beyanı da alınmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği yönünde bozma kararı verilmiş olup, davalı vekilinin davanın reddi gerektiğine dair beyanda bulunduğunun anlaşılması karşısında davanın reddine karar verilmesi gerekirken davanın kabulüne karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı idare vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, aşağıda yazılı kalan temyize başvurma harcının davalıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

20.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.