Logo

5. Hukuk Dairesi2023/11220 E. 2024/5385 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tapu maliki ile davalı idare arasında, kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin belirlenmesi ve sorumlu idareden tahsiline ilişkin uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal değer biçilmesinde isabetsizlik görülmemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olması gözetilerek, davalı idarenin temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2778 Esas, 2023/665 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: Antalya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/336 Esas, 2022/503 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ... Mahallesi 26703 ada 2 parsel sayılı taşınmazda 533 m² hisseye sahip olduğunu, söz konusu taşınmazın imar planında sığınak alanı olarak planlandığını, geçerli bir kamulaştırma uygulaması yapılmaksızın ve kamulaştırma bedeli ödenmeksizin dava konusu taşınmaza el atıldığından bedelinin davalı idareden tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; kamu ortaklık payı alanlarından tahsis edilen alanda 3194 sayılı İmar Kanunu (3194 sayılı Kanın) uyarınca düzenleme ortaklık payına tabi olmayan ve imar planında yesil alan üzerinde "S" işareti ile "Sığınak" gösterimi ve yapılaşma kararı getirilen parsellerin kamulaştırılması işlemlerinin ilgili belediyenin yetkisinde bulunan bir uygulama olduğunu, imar planında "Sığınak" gösterimi ve yapılaşma kararı getirilen parsellerin ilgili belediyece yapılan imar uygulaması sonucu düzenleme ortaklık payı alanından karşılanması gerekirken kamu ortaklık payı alanından karşılanarak vatandaşların söz konusu parsellere hisselendirildiğini, sığınak ihtiyacının belirlenmesine ve uygulamasına yönelik 3194 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesi gereği işlem yürütülmediğini, uygulamada yapılan hatadan dolayı mağduriyetin oluştuğunu, bu durumun dava konusu edilerek imar planı ve uygulamanın yenilenmesi gerektiğini, bu nedenle müvekkilinin olayda herhangi bir kusurunun bulunmadığını davanın öncelikle husumet yönünden aksi kanaatte olunması halinde ise esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne belirlenen bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza fiili el atmanın söz konusu olmadığını, idari yargının görevli olduğunu, görev yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, imar planını yapan belediye olduğundan husumetin belediyeye yöneltilmesi gerektiğini, emsal taşınmazın emsal olma özelliğine sahip bulunmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu... Mahallesi 26703 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 1/1000 ölçekli imar planında sığınak alanı olarak planlı olduğu, taşınmazın 03.12.1996 tarihli ve 136 sayılı ... Belediye meclisi kararı ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planı kapsamına alındığı, 17.08.2011 tarih 28028 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 648 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 1-ç bendinde "genel sığınak alanları"na ilişkin yetki ve sorumluluğunun Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına verildiği, bu nedenle husumetin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına yöneltilmesinin yerinde olduğu, dava konusu taşınmazın imar planına alındığı tarih olan 03.12.1992 tarihinden bu yana imar planına alınma amacına uygun şekilde kamulaştırma yapılmadığından davacının mülkiyet hakkının kısıtlandığı, kamulaştırmasız el atma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü ile dava konusu taşınmazın 1/1000 ölçekli imar planı içerisinde kalması nedeniyle arsa vasfında kabul edilerek emsal araştırma yöntemi ile değerinin tespitinde isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ... olarak davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin belirlenmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsiline ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 7421 sayılı Kanun ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’na (2942 sayılı Kanun) eklenen Ek Madde 1 ve 11 inci maddeleri

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.